Siyasal İslamcı köktenciliğin nedenleri

  • 5.02.2015 00:00

 Bu başlık çok uzun değerlendirmeler gerektiriyor. Burada genel unsurların üzerinde durulacak. Elbette kendi öznelliğimiz ve sınırlarımız çerçevesinde.

Yakın zamanda şiddeti bir yöntem olarak öne çıkaran İslamcı yapıların güç ve görünürlük kazandıkları açık. Bunun içsel ve dışsal nedenleri mevcut. İçsel derken, İslamcı yorumların kendi tarih ve gelenekleriyle kurdukları ilişki vurgulanıyor. Reaksiyoner doğası belirgin hareketlerde, dışsal unsurlar da fazlasıyla önemli olabiliyor. Batılı güçlerin Ortadoğu politikaları gibi.

Önce dışsal unsurları ele alalım: Batı’nın (SSCB ve Rusya dâhil) iki arkaik rejim biçimini ısrarla koruması, bu rejimlerin ömürlerini fazlasıyla uzattı: Seküler otoriter rejimler ve halkına hesap verme mekanizmaları olmayan muhafazakâr monarşiler. Tüm dünyada bu rejimler çözülürken veya dönüşürken, Ortadoğu’da ömürleri uzamış oldu.

Bu rejimler, etnik ve dinî meseleleri çözmek bir yana, onları derinleştirmek üzerine “böl ve yönet” stratejileri izlediler. Bazılarının düşündüğü gibi, sözgelimi, Suriye ve Irak’ta dinî gerilimler Esad veya Saddam zayıflayınca ortaya çıkmadılar.

Bu unsurları bir yönetim tekniğine dönüştürenler bizzat diktatörlerdi. “Siyaset” zaten etnik veya dinî unsurlar üzerinden işliyordu. Dolayısıyla bugünkü boğazlaşmalarda geçmiş yönetimlerin tercihleri hafife alınmamalı.

Yine bahsedilen rejimlerin en büyük hatalarından birisi, muhalefetle güç paylaşımı riskini alma cesareti gösterememeleri oldu. İran’daki İslam Devrimi’nin en önemli nedeni, Şah’ın liberal, sol, İslamcı hiçbir aktörü iktidar denklemine dâhil etmemesiydi.

Muhalefet, kurumsal siyaseti hiç bilmediği, siyaset tecrübesi hiç olmadığı için, abartılı bir soyutlamacılığa meyletti. Gerçek hayatta karşılığı olmayan hayali söylemlere yaslandı. Oysa muhalefete önce yerel yönetimlerde bir alan açılsaydı, ayakları yere basan siyasal tecrübeler edinebilirlerdi.

Ortadoğu, yerel yönetimlerin işlerlik kazanmaması ve muhalefete açılmaması bakımından adeta tarih-dışı kalmış bir bölge hâline geldi.

Tüm bu vahim hatalarda sözkonusu rejimleri gözü kapalı destekleyen Batılı güçlerin büyük rolleri oldu.

Tarihsel bir başka hata, Arap Baharı sırasında AB, ABD ve Rusya’nın kısa vadeli çıkarlarını ve güvenlik meselelerini çok fazla öne çıkarmalarıydı. Sözgelimi çok sayıda ABD’li Senatör için İsrail’in güvenliği sağlandıkça, Mısır’ın rejiminin ne olduğu önemli değildi. Elbette buradaki güvenlik algısı son derece indirgemeci ve kısa vadeli bir yoruma dayanıyordu.

ABD- AB- Rusya, eski rejimlerin dışladığı İslamcı, sol ve liberal aktörlere dayalı bir gelecek riskini göze alamadılar. Mısır’ın 2011’de yaptığı ilk serbest seçimlerde Müslüman Kardeşler’in oyları yüzde 40’lara dayanmış, Selefi partiler, sürpriz biçimde yüzde 25’in üzerinde oy almışlardı. Bu Meclis, Batılıları ürküttü.

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım: Ne İhvan’ın ne de Selefilerin Mısır’a uygun gerçekçi siyasal projeleri vardı. Daha da kötüsü, aralarında “Hangimiz daha İslamcı?” yarışına kapıldılar.

İhvan adayı Mursi Başkan seçildikten sonra büyük bir hata yaparak, sadece kendi çevresinin arzularını yansıtan bir anayasayı, yüzde 30 katılımlı bir referandumdan geçirdi. Laik kesimleri hızla uzaklaştırdı ve asker, fırsatı kaçırmayarak darbe yapıverdi.

ABD ve AB, Sisi’nin darbesine giden süreçte ve sonrasında Mısır’ın eski, çürümüş rejiminin yeniden inşasına sessiz kaldılar. Ortadoğu’da, tüm ideolojik sorunlarına rağmen, şiddet kullanmaktan uzak duran İhvan’ın oyun dışına itilmesi, çok sayıda Müslüman genç için kötü bir mesaj oldu. Demokrasiye olan inanç büyük bir darbe daha aldı.

Tıpkı İsrail konusundaki tarafgirlik gibi, ABD ve AB’nin Sisi’den yana (örtük) destek sunmaları, İslam adına siyasal şiddeti savunanların ekmeğine yağ sürmüş oldu.

Bugünkü yazımızda meselenin dışsal boyutlarına eğilmeye çalıştık. Başka bir yazıda ise İslamcı akımların kendileriyle ilgili eleştirilerimizi paylaşacağız.

ytaskin@marmara.edu.tr

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums