DEVLETSİZ ÜLKE TÜRKİYE

  • 2.07.2019 00:00

 Anayasa’sında hukuk devleti diye yazan ülkede yargı da tuz kokmuş durumda.

Yaşananları hatırlatalım.

YSK,kaçak Saray’dan gelen siyasi baskı ile karar veriyor ve sandık darbesi yapıyor.

İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlık seçimini kazanmış adayın mazbatasını elinden alıp,YSK’nın seçimi yenilemesi..Gene YSK’nın seçimi kazanan HDP’li Belediye Başkanlarından KHK’lı oldukları gerekçesiyle mazbatayı alıp,ikinci olan Akp’li adaylara vermesi.

Büyük Millet Meclisi adına bütçe denetimi yapan Sayıştay’ın işlevsiz bırakılması.

Örneğin İstanbul Büyük Şehir Belediyesi için hazırlanan Sayıştay raporunun ortada kalması,gereğinin yapılmaması.

Halbuki bilinen bir gerçektir;denetimin olmadığı yerde yozlaşma olur,yozlaşma da yolsuzluk ve hırsızlığı meşrulaştırır.

Bir başka yozlaşma;TÜİK,rakamlarla oynuyor enflasyon ve işsizlik rakamlarını düşmüş gösteriyor,bu oyunlarla 12.5 milyon emeklinin ve kamu kesimi çalışanların alacağı enflasyon farkını gasp ediyor.Yetim hakkı yiyor.

Devletin resmi yayın organı olan Anadolu Ajansı(AA) 31 Mart seçimlerinde muhalefet seçimi kazandığı için,on iki saat veri akışını kesiyor..Yine Anadolu Ajansı muktedirin talimatı ile Kürt oylarını hedefleyip PKK lideri Abdullah Öcalan’ın mektubunu Ali Kemal Özcan diye bilinmeyen,karanlık adamın üzerinden basına servis ediyor.

Böyle siyasal bir amigoya dönüşmüş resmi bir yayın organının yaptığı haberlere,kim inanır,kim ciddiye alır?

Devleti yönetenlerin izni ile TRT yönetimi,devletin televizyonunda geçmişte uzun yıllar PKK’nın yöneticiliğini yapmış,Kırmızı Bültenle  aranan Osman Öcalan’a açıklama yaptırıyor..

İşin daha kötüsü bu gelişmeler Erdoğan’a soruluyor;’ne var bunda Abdullah Öcalan ile bir akademisyen görüşmek istemiş,yetkili olanlarda izin vermiş’ deyip geçiştiriyor..

Osman Öcalan’ın TRT Kürdide konuşmasını ise ‘ben,Kırmızı Bültenle arandığını bilmiyordum,arkadaşlar herhalde kanalın reytingi için yapmışlar’ diye vahim bir olayı küçümsüyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Ekrem İmamoğlu kazanırsa “Kandilden Saraçhaneye tünel kazılacak” diyebiliyor ama,Osman Öcalan’ın kırmızı bültenle arandığını,muktedir gibi o da bilmiyor.Dilsiz oluyor.

Erdoğan’ın diplomasının iki yıllık mı,dört yıllık mı tartışmaları gündemden düşmüyor;eski milletvekili Tarih Profesörü Yusuf Halaçoğlu ben Erdoğan’a “senin diploman sahte beni mahkemeye ver diyorum, vermiyor.” demekte.Hukukçular Erdoğan’ın ileride diploması konusunda sahte evrak tanzim etmekten yargılanacağını tartışıyorlar,ne Saraydan ne de Akp tarafından hiç bir cevap gelmiyor..Ama, Akp’nin paralı trolleri Peygamberimizin diploması mı, vardı diyorlar.

Erdoğan’ın üniversiteden bir arkadaşı yok mu,İmam Hatipli arkadaşları çıkıp konuşuyorlar ama,üniversiteden arkadaşı olan biri kişi daha ortaya  çıkmış değil.

Yargının kaçak Saray’a bağlı hareket ettiğinin belgelerine geçelim.

Muktedir yargının verdiği,kendisinin de beğenmediği hiç bir kararı uygulatmıyor.

Muhalefetin kaçak Saray dediği,Erdoğan’ın adını Külliye koyduğu bin 153 odalı mekanın oturma izni yok ve gecekondu konumunda,tapu gibi bir yargı kararı var.

Yargının bu kararına Erdoğan uygulamadığı gibi,”eyy yargı gücün yetiyorsa gel yık” diye,meydan okudu ve kaçak Saray’a yerleşti.

Anayasa Mahkemesi(AYM) gibi en üst mahkemenin kararlarını  tanımıyor ve saygı da  duymuyor, Muktedir..

Hatırlayın,AYM’nin  Can Dündar ve Erdem Gül’ün tahliyesine karar vermesine; ”ne saygı duyuyorum,ne de katılıyorum,yerel mahkeme buna direnmeliydi” diye,yerel mahkemeye tepki gösterdi.

Bu diğerlerine kötü örnek olmaya başladı.

Yine Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu Mehmet Altan için en son hali üzerinden aldığı ihlal  kararında ”tutuklanması şöyle dursun gözaltına bile alınamaz” diyor..

 

Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım,”AYM’si dosyaya hakim değil” gibi bir yalanı söylemekten utanmadı.

Dönemin Hükümet sözcüsü ve eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ sabah saat 7.30’da tweet atıp :”AYM beraat kararı veremez” diye babalanıyor.Halbuki Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu “Beraat vermiyor” Mehmet Altan’ı devletin anayasayı çiğneyerek suç işlediğini karara bağlıyor.Bu kadar pişkinler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın  Baş Hukuk danışmanı iş hukukçusu Mehmet Uçum koştura koştura CNN’e çıkıp,Anayasanın 153.Maddesinin emredici kuralına rağmen “Yerel Mahkemeyi AYM’nin kararına direnmeye çağırıyordu.”

Bu açıklamalar karşısındayerel mahkeme suç işleyerek Mehmet Altan’ı beş buçuk ay daha zorla hukuksuz bir biçimde içeride tutuyor,böylece Altan anayasa çiğnenerek 21 ay hapis yatmış oluyordu.

Mehmet Altan içerideyken KHK ile 30 yıldır hocalık yaptığı üniversiteden atılıyor,Anayasa mahkemesi kararı ile üniversiteye dönmek için baş vuruda bulunuyor;OHAL Komisyonu baş vurusunu red ediyor,AYM’nin kararını yok hükmünde sayarak,Anayasa’nın 153 Maddesini ihlal ediyor,komisyon çekinmeden suç işliyor.

Ülkeyi yönetenler göz göre göre devletin tabutuna çivi çakmaya devam ediyorlar.

TBMM’de bir KHK Komisyonu var,bu komisyon KHK mağdurlarının hakları hakkında karar alan bir komisyon.

Berat etmiş 20 bin KHK’lı işlerine geri dönmek için,KHK komisyonuna baş vuruyor ve komisyon buna duyarsız kalıyor,aldırmıyor.

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu KHK komisyon başkanına,’bu insanların mağduriyetini niye görmüyorsunuz ortada bir yargı kararı var’ diyor.Komisyon başkanı ‘yargının verdiği karar önemli değil,bizim görüşümüz önemli’ diye yanıt veriyor.Sözün bitti yerler bunlar.

Kısacası bunlar anayasayı ve yargı kararlarını  tanımıyorlar.

Türkiye uluslararası hukuk endeksinde 126 ülke arasında 109’cu sırada.

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit:”Yargıya olan güvensizlik yüzde 70’lerde ,eğer bu güvensizliği biz yüzde 20’ye düşüremezsek hiç bir sorunumuz çözemeyiz” diye açıklamada bulunmakta .Nasıl olacak ‘evet efendim,sepet efendim’ diyen yargı mensuplarıyla mı?

Devletin tabutuna son çivi çakılmak üzereyken..

Bunu Türkiye’nin mozaiğini oluşturan İstanbul Seçmeni gördü ve felakete ‘dur’ dedi..

23 Haziran’da İstanbul seçmeni mazbatası gasp edilen Ekrem İmamoğlu’nu ikinci defa seçerek,13 bin olan oy farkını,806 bin gibi rekor  bir farka çıkartarak kaçak Saraya da saltanat süren muktediri uyardı.

Erdoğan ne diyordu sık sık,İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi de kaybeder.

Eğer Türkiye ivedi olarak demokrasi ve hukuka dönemezse yarın geç olabilir, var olan devleti de  kaybederiz.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums