- 7.02.2017 00:00
AKP’nin Adalet bakanı Bekir Bozdağ ile ekonomi bakanı Nihat Zeybek’in Mart ayının ilk haftasında;Almanya’da yaşayan Türk vatandaşlarla yapacakları ‘Evet’ kampanyasına yönelik toplantılarına yerel yönetim güvenlik nedeniyle izin vermedi..
Başta Erdoğan ve AKP’ hükümetinin önde gelen kurmayları deyim yerindeyse bir bardak suda fırtına koparttılar..
Cumhurbaşkanı Erdoğan,Eyy Almanya uygulamalarınız Nazi’lerden farklı değil;sizi dünyaya rezil rusvay edeceğiz dedi..
Adalet Bakanı Bekir Bozdag Almanya’nın toplantılarına izin vermemesini Faşizm olarak yorumladı..
Yasağı yasakla savunmanın ve yarıştırmanın bir anlamı yok..
Bireyin özgürlüğünü, azınlık haklarını, çoğunluk karşısında yayma,toplantı yapma ve koruma hakkı vermeyen iktidarlar demokrat değillerdir,bu ülkenin adı ister Almanya ister Türkiye olsun fark etmez.
Herle bunu konuşan AKP’e hükümeti ise bu konuda en son konuşan olmalıdır..
AKP’e son beş yıldır temel hak ve özgürlükleri yok sayan uygulamalarını fikri bir takip yapın,OHAL’den sonra bu zirve yaptı..
Cumhurbaşkanı Erdoğan demiyor mu,OHAL’den sonra ıvır-zıvır yok oldu; bak grev,gösteri,yürüyüş ve direniş gibi bir şey var mı diye övünmüyor mu?
OHAL’in 3 ay değil 12 ay uzatılsa bize yetmez diyen yine Erdoğan değil mi?
OHAL ile çıkarttıkları KHK’lerle kapalı salonlarında toplantı yasağından tutunda,üç kişinin bir araya gelip basın açıklaması yapmasına polis, coplu,biber gazlı, tomalı saldırılar düzenleyerek gözaltına almıyor mu,güvenlik gerekçesiyle.. Üniversitelerdeki manzaralar bunu göstermiyor mu?
Aykırı bir ses,görüntü ve gösteriye tahammül etmeyenlerin Nazilerden ve Faşizm den bahsetmesi AKP’lileri komik duruma düşürüyor..
OHAL’ den sonra ne gösteri yaptırıyorlar,ne yürüyüş,ne miting, grev, ne de sıradan bir basın açıklaması.
Üniversitelerin salonlarında meslekleiryle ilgili toplantılara güvenlik nedeniyle izin verilmiyor.
OHAL’den sonra 117 gazeteci tutuklandı,şuan da cezaevleirnde 147 gazeteci tutuklu,54 gazetecinin mal varlığına el konuldu,600 akademisyenin işine son verildi,195 medya kuruluşu kapatıldı bu rakamlar, ABD’nin Türkiye üzerine hazırladığı insan hakları raporuna girdi, 2 bin 500 gazeteci ise işsiz kaldı.
OHAL’den sonra binlerce kişi işini kaybetti, görevden uzaklaştırıldı,açığa alındı,42 bin kişi tutuklandı..
Başta gazeteciler olmak üzere bu insanlar aylardır sorgusuz sualsiz hapiste yatıyorlar,ortada suç dosyaları yok.Böylesi uygulamaları toplum olarak biz asker darbelerde bile yaşamadık.
OHAL ilanıyla ülke bir açık cezaevine döndü.
AKP’ye muhalif olan gazetelerin ve yazarların enselerinde boza pişiriliyor ve heran bu gazeteler kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kalırken, aykırı yazanlar ise tutuklanacağım korkusu içindeler.
Ülke bir parti devleti mantığı ile yönetilirken, toplumun her kesimine bir korku yayılmış,vatandaşın hakkını arayacak hukuki bir kurum ve argüman yok gibi..Savunma hakkı gaspedilmiş durumda.
Hatta AKP’e hükümetini eleştirenlerin iş ve mal güvenliği şöyle dursun can güvenlikleri tehlikeye girdi..
AKP’nin kurcusu eski Bakan Abdullatif Şener AKP’e hükümetini eleştirenlerin can güvenliği yok diye her ortamda açıklamalar yapıyor.
Türkiye artık bir parti devletine ve tek adamla yönetilen rejime doğru evriliyor. 16 Nisan referandumdumundan çıkarttırmak istedikleri 18 maddelik anayasa değişikliği de, bunu ortaya koymuyor mu?Evet çıkarsa Ülkeyi ve toplumu çok tehlikeli, karanlık ve korkulu günler bekliyor.
Ülkenin o kadar ivedi yarına ertelenmeyecek sorunları var ki;terör,gelir dağılımındaki adaletsizlik,işsizlik,iş cinayetleri,enflasyon ikili rakama dayanmış,istihdam her geçen gün daralıyor,doların ateş bir türlü düşmüyor, Turizm can çekişiyor ama yandaş medya her şeyi güllük gülistanlık gösteriyor, Akp’de hamaset yapıyor.
Suriye’deki gelişmeler ve Kürt sorunu başka bir boyut kazanmış durumda,PKK ve PYD artık ABD ve Rusya tarafından terör örgütü görülmüyor muhatap alınıyor.. Ankara,yumuşak karnı olan Kürt sorununu yokmuş gibi hareket etmesi ise, içe dönük milliyetçi söylemlerle geçiştiriyor.
Seçilmiş HDP’nin ikisi eş genel başkanı olmak üzere 13 Kürt kökenli milletvekilinin tutuklanması,Figen Yücedağ’ın milletvekilliğinin düşürülmesi.. 103 Belediye Başkanlığını kazanmış DBP’nin Kürt belediye başkanlarının 82’ni görevden alıp hapse atacaksınız, yerlerine bürokratlardan oluşan kayyumla belediyeleri yöneteceksiniz;kendinize gelince bu milli irade olacak,Kürtler seçince terör ve güvenlik diyeceksiniz!.
Türkiye kendi sorunlarını çözmediği gibi , birde kalkıp başta Almanya olmak üzere Batıya ayar verip, demokrasi dersi vermeye kalkmıyor mu?
Ankara’ya düşen temel hak ve özgürlükleri boğmayacaksın ki, başkasının yaptığına karşı çıkma hakkın olsun.
Almanya toplantılara izin vermeyince Faşizm oluyor,AKP’e muhaliflerini sustururken,tutuklarken hiç bir gösteri ve yürüyüş hakkı yaptırmazken bunun adı da güvenlik oluyor..
Güldürmeyin insanı çok komik duruma düşüyorsunuz.
Hani OHAL şartlarında referanduma gitmeyiz diyordunuz?
Sayın Cumhurbaşkanına ve AKP’lilere sorumuzu hatırlatalım:
“15 Temmuz Darbesinin siyasi ayağını ne zaman ortaya çıkartacaksınız?”
Yorum Yap