Erdoğan yapacağını yaptı ve ortalık toz duman oldu

  •  

 Bilgisayarın başına oturdum yazmak için ülkenin öne çıkan sorunlarının hangisini öne almalıyım diye  sıralamaya başladım,bir türlü ilk sıraya yerleştireceğim konu öne çıkmıyor  hepsi bir birbiriyle yarışıyor sanki..

Ülke sorunları biri birinden ne geri ne de ileri ama Erdoğan ivedi olan sorunlarımızdan çok ülke gündemini değiştirmek, toplumu inanç ve manevi duygularıyla yönlendirmek ve ayrıştırmak  konusunda  marifeti tartışılmaz ama iç sorunlarımızda bugünden yarına ertelenmeyecek kadar yakıcı.

Şöyle notlarımı karıştırıyorum:

 Dünya medyasının birinci haber olarak görüp girdiği  ama bizim medyanın çok azının iç sayfadan gördüğü, merkez medyanın habersiz olduğu;Kolombiya Devleti İle Devrimci Silahlı Güçler(FARC) 52 yıldır süren 260 bin insanın ölümüne neden olan iç savaşı sonlandıran ön anlaşmayı imzaladılar..Yazıya devam ederken ajanslara düşen olumsuz haber barış severleri ve taraftarlarını hayal kırıklığı yaratan haberle sarsıldı; Kolombiya’da yapılan referandum sonucunda 63 bin gibi küçük bir farkla halk barış anlaşmasını reddetmiş ve savaştan yana olanların şimdilik Kolombiya’da kazandığı gözüküyor.

Kolombiya’daki başlangıcın darısı bizim başımıza iç barışımızı tehdit eden Kürt sorununun doğurduğu,32 yıldır süren PKK ile silahlı kuvvetler arasındaki çatışmanın en kısa zamanda sona ermesi.

PKK ile Güvenlik güçlerimiz arasında süren 32 yıllık çatışmanın bilançosu tam 50 bin kişinin hayatına mal olurken;3 milyon insanın zorunlu göçe tabi tutulduğu, ekonomik külfetinin ise  300 milyar dolara mal olduğu,bazı AKP’li bakanlara(Cemil Çiçek) göre bu savaşın toplam ticari kaybının bir trilyon dolara mal oldu, diye açıklamaları basına da yansımıştı hatırlanacağı gibi.

Ülkemizin  bir başka yakıcı sorunu 601.Haftasında Galatasaray lisesinin önünde bir araya gelen Cumartesi Annelerinin eylemi göze çarpıyor,devlet tarafından ortadan kaybettirilenler yakınlarının akıbetinin öğrenmek için toplanıyorlar.

Bir de karanlıkta kalan ve aydınlanmayan, aydınlanmayacak gibi de gözüken 17 bin 500 faili meçhul cinayet var.Bunlar faili meçhul değil aslında faili belli cinayetler.

Bu olayların takipçisi olması gereken medyamız ve gazeteci geçinen esnaf, tetikçi takımı ise; itirafçılık ve meslektaşlarını ihbar etmekten,gammazlamaktan asli görevlerini unutmuş durumdalar.

Onların görevi AKP’ye muhalif olan gazeteci ve yazarları hedef göstermek;Mehmet Altan 2 bin 346  atılan akademisyenler arasında  niye yok diye YÖK başkanına soruyor.Bir başkası Ahmet Altan niye tutuklanmıyor diye hedef gösteriyor. Yandaş medya tetikçileri  şimdi de birbirlerini FETÖ’nün yandaşları diye suçlamaya başladılar.

Evrensel anlamda mesleğini yapmak isteyen  gazeteciler ise artık bu  ülke de suçlu muamelesi görüyor.

Ülke ekonomisi konusundaki tabloyu görmezden gelip yoksulluk,gelir dağılımındaki adaletsizlik yandaş medya takımı hiç gündeme getirmiyor.

Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündemine almadığı hiçbir konuyu  onlar da haber yapmıyorlar.

İşsizlik yüzde 10.2’ ye çıkmış..

Üniversite mezunu olan gençlerde işsizlik ise yüzde 25’i bulmuş.

Gelir dağılımındaki tablo ise tam bir felaket  AKP’e iktidara geldiğinde 11 milyon insan yoksulluğu yaşarken, şimdi  bu rakam  16 milyon 700 bin kişiye çıkmış.

Basın özgürlüğü,yargı bağımsızlığı,temel hak ve özgürlükleri savunmak hak aramak lüks oldu.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra hukuk dışı bir sistemle yönetilmeye başlandık..

O sistemin adı da OHAL.

OHAL ile artık parlamentoya ,yargıya ihtiyaç duyulmuyor, her şeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önerisiyle hükümet kanun hükmünde bir kararnameyle hallediyor.

Erdoğan biz iktidara geldiğimizde Güneydoğudan OHAL’i kaldırdık diye övünüyordu;şimdi OHAL’i ülke sattına yaydı.

Erdoğan bir konuşmasında işte bakın OHAL ile “ne grev var ne de direniş,gösteri gibi  ıvır zıvır olanlar yok oldu” diyor.

Bir elin parmakları kadar muhalif olan medya da  OHAL  ile sesi soluğu kesilmiş bir durumda..

Yayın hayatına son verilen Hayat tv,İMC tv ve radyolar bunun örnekleri olurken,muhalif  gazeteciler-yazarlar ve aydınların  tutuklanması, ıvır zıvırsız tepkisiz uygulanır oldu.

Erdoğan Fransa’da da OHAL var ama kimse buna tepki göstermiyor diye OHAL’e karşı çıkanlara köpürüyor..  Fransa’da basın özgürlüğü,yargı bağımsızlığı engellenmiyor,kitlesel işten atmalar ve seçilmiş belediyelere kayyum atanmıyor,mallarına el konulmuyor..Bu konuda Fehmi Koru’nun Erdoğan’a kapak olacak 30 Eylül 2016 tarihli  yazısını hararetle okumalarını  öneririm,internete girip bu yazıyı  Google den bulabilirler.

Erdoğan içinde yargı bağımsızlığı,basın Özgürlüğü  ve muhalefetin olmadığı,çoğulculuğun yok sayıldığı,temel hak ve özgürlükleri ıskalayan,aykırı seslerin yok edildiği ve entelektüellerin cezaevlerine atıldığı adına da kendine göre demokrasi dediği bir sistemi OHAL ile yürütüyor  artık..

Erdoğan bir başka cemaati görevlendirdi.

Kamuoyunun dikkatinden kaçan bir başka gelişme ise Erdoğan’ın  Cemaatsiz siyaset yapamayacağının hamlesi bu;Erdoğan 29 Eylül 2016 Tarihinde Kaçak Sarayda Maarif Vakfı Mütevelli Heyetini  kabul etti..

Kabulde  mütevelli heyetine Cemaat okullarının yerini alacak MAARİF VAKFI adıyla yeni bir uluslar arası eğitim hamlesi başlatılması kararına varılıyor.. Talimatında Erdoğan Maarif Vakfı Mütevelli heyetine bir misyon yüklüyor:onlar,onlar dediği FETÖ terör örgütünü   kastederek 173 ülkede okul açmışlar, sizler 193 ülkede okul açmalısınız,diye hedef gösteriyor.Bunu ben 30 Eylül 2016 tarihli Star gazetesinin baş yazarı Ahmet Taşgetiren’in köşesinden öğrendim..

Din bir türlü siyasetin dışında kendi mecrasına bırakılmıyor.

Erdoğan’a yakın aile eşrafının yer Aldığı TÜRGEV ve Ensar Vakfı’da AKP’nin parti teşkilatları gibi  çalışırken;bu vakıflar fiilen Cemaatin boşluğunu doldurmanın organizasyonu içine girmiş durumdalar.

Böylesi siyasette ve eğitim de ağırlığı ‘din referanslı’  olan bir siyasetin yer aldığı ülkede, Laiklik nasıl yaşam biçimi olur ve dünyayı algılayan, sorgulayan bir nesil nasıl yetişir ve böylesi din ağırlıklı verilen  bir eğitimden liyakati esas alan,yer yüzüyle rekabet edecek bireyler  çıkar mı?

Ya İşçi ölümleri.

Hukuksuzluktan  gücünü alan iş cinayetleri aldı başını gidiyor, İş kazaları bir katliamlara dönüşmüş durumda ve AKP’e iktidarında tam 17 bin işçi iş kazası altında hayattan koparılmış.Türkiye’de günde 4 işçi ölürken 7 işçi sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor.

Bu katliamların hesabını sorması gereken Türk-iş ve Hak-iş gibi işçi konfederasyonları ve Memur Bir-Sen gibi memur konfederasyonları AKP’nin parti örgütleri gibi hareket ediyorlar,bu cinayetlerin durdurulması veya önlem alınması gibi bir basın açıklaması yapma lüksünde bile bulunmuyorlar.

Sorunları gündemden düşüren tartışma.

Erdoğan Öyle bir Lozan lafı etti ki..

Lozan  ne zaferi bizi aldattılar demesi..  Gündemi altüst etmekle kalmadı Erdoğan’ın  ne kadar ilkesiz ve tutarsız olduğunu  da ortaya koydu..

Daha düne kadar Lozan Türk milletinin kimliğidir,diyen Erdoğan değil mi?

Lozan Bizim tapumuzdur, devlet olmamızın belgesidir diyen  kim?

Şimdi tam tersi çıkmış Lozan da bizi kandırdılar, satıldık anlamına gelen sözlerle coşuyor.

Bu Lozan’ı bize zafer olarak yutturma sözü gerçekten tuhaf olduğu gibi inandırıcılığı da yok.

Bekir Coşkun’un veciz tanımıyla dünyada Lozan’ı yok sayan tek adam bizim Cumhurbaşkanımız çıktı demesi,olayı özetliyor..

Bir ülke düşünün ki  toplumun yarısı o insan için ölümü seçiyor ve aynı toplumun yarısı o insanı bir kaşık suda boğmak istiyor?

Ve bu kişi  biz ve onlar diyerek konuşuyor ardından da; bir olacağız iri olacağız,diri olacağız ve Türkiye olacağız diyor!.

Tezada bakın!

Erdoğan’ın Lozan tanımıyla birlik ve beraberlik tanımı ne kadar birbirine benziyor ama siyasi ortamda toz dumandan gözükmüyor.

Erdoğan’a birileri siyasetin güzel söz söyleme sanatı olmadığını,dış politikanın da hamasetle yürütülemeyeceğini yüksek sesle söylemeli.                                                                                                                                            

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums