Diktatörlerin değişmez yol hikâyeleri

  • 14.03.2016 00:00

 Tarihe baktığımızda diktatörlerin en   kanlısı seçimle iş başına gelenlerdir .

Bunların başında Almanya’ya faşizmi yaşatan büyük Almanya sevdasıyla iktidarını uzatmak için  ikinci dünya savaşını çıkartan, altı yıl süren savaşta 52 milyon insanın ölümüne sebep olan, insanlık suçunu  işleyen Aldof  Hitler’ de seçimle iktidara gelmişti.

Hiç bir diktatör ülkeyi tek başıma yöneteceğim diyerek iktidara gelmemiş,muhalefette iken hep özgürlüklerde bahsetmiş,bireyin özgürlüğünü toplumun özgürlüğünün önünde olduğunu,hatta bir kişi özgür değilse toplum da özgür değildir diyecek kadar, demokrat  vaatlerde bulunmuştur.

Erdoğan’ da böyle diyordu  ülkemde bir kişi özgür değilse toplum da özgür değildir..

Bu ülkede üstünlerin hukuku olmayacak, hukukun üstünlüğü olacak diye halktan oy alarak iktidara  geldi Erdoğan.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi( AİHM) kararlarının Türkiye Cumhuriyeti anayasasının  üstünde olduğunu ve kimsenin bunu reddetme lüksüne sahip olmadığını, bağlayıcı olduğunu söylüyordu,şimdi bu mahkemenin de kim olduğunu iddia ediyor.Artık bu ülkede kimse yoksul olmayacak,çalıp çırpamayacak, aç- susuz kalmayacak hırsızlıklar önlenecek diye sıralıyordu.

Bir insan nasıl zengin olmuştur diye sorulduğunda;  iyi çaldığı için zengin olmuş,fakir de çalamadığı için fakir kalmıştır diyor;parmağındaki alyansı çıkartarak gazetecilere gösterip ‘benim sermayem bu’  eğer bir gün Tayyip Erdoğan Zengin olmuşsa bilin ki haram yemiştir diye, şov yapıyor  yeri göğü inletiyordu.Şimdi oğlunun her biri otuz milyon dolar olan altı gemisi için  gemicik diyor.

Toplumla alay edercesine bir de kalkıp biz üç beş hurmayla açlığını bastıran Muhammedlin Ümitleriyiz, demiyor mu!.

2016  bütçesi üzerine  TBMM’ de partisi adına söz alan  HDP’li bir milletvekili Erdoğan’ın mal varlığının üç milyar dolar olduğunu iddia edince, Erdoğan bu milletvekili hakkında tazminat davası açacağını avukatlarına talimat verdiğini söyledi.

Ama iş adamı Rahmi Koç  Erdoğan’ın bir milyar dolar mal varlığı olduğunu yıllar önce açıklamasına rağmen,  Rahmi Koç’un iddiası hakkında Erdoğan sessizliğini sürdürüyor.

Erdoğan İktidara geldiğinde   değişmez üç ilkeleri olacağını bunu da üç  ‘Y’ diye adlandırıyor  ‘yoksulluk,yolsuzluk yasaklar’ olarak ballandır ballandıra açıklıyordu.

İktidarının ilk yıllarında Erdoğan,işaret parmağıyla orta parmağını  makas işareti yaparak hortumları kestik ya, şimdi hırsızlar ülkeyi soyanlar karalamaya başladılar derken, meydanlarda toplanan kitleleri  coşturuyordu.Şimdi yolsuzluk ve hırsızlıktan bahsedenler gözaltına alınıyor.

17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu Erdoğan’ı bütün ilke ve ideallerinden vaz geçirdi ve ancak diktatörlükle iktidar ömrümü nasıl uzatır, yargılanmadan kurtulurum tek adamla ülkeyi nasıl  yönetirim senaryoları üzerine yoğunlaştırdı.

 Erdoğan’ın ekonomik ve sosyal politikalarını  kusursuz savunan, şimdi ise muhalif olan ekonomist bir yazar şöyle diyordu yandaş gazetesindeki köşesinde:”Erdoğan iktidarını uzatacaksa, iki şeyi hayata geçirmeli bir kendi medyası olmalı, ikincisi ise kendi burjuvazisi.”

Eğer Erdoğan bunları yaratamaz ve hayata geçiremezse  yüzde kaç oy alırsa alsın, iktidar ömrü pamuk ipliğiyle bağlı diye önerisini noktalıyordu.

 Bu öneriyi getiren iktisatçının yandaş medyadaki serüveni  çok sürmedi AKP’ye gayet doğal olan bir eleştiri getirmesiyle gazeteden kovuldu.Aynı kişi başka bir gazetede yazmaya başlayınca da  ekonominin çok kötüye gittiğini,Erdoğan’ın demokrasiye inanmadığını yazmaya başladı.

 Bir iktisatçı da taşı gediğine koyuyordu  meslektaşına gönderme yaparak;bu arkadaşımızın ekonominin kötüye gittiğini anlaması ve Erdoğan’ın demokrat olmadığını görmesi için kovulması gerekiyormuş.

Erdoğan bu iktisatçıyı kovdu ama önerilerini dikkate almış olmalı ki, kendi yandaş medyasını ve kendi zenginini yaratmaya çalışmaya başladı.Kamu ihaleleriyle yarattığı zenginlerin aktardı paralarla havuz medyasının ortaya çıkışı da  bunu göstermiyor mu?

Erdoğan iktidara geldiğinde Türkiye’de   dolar milyarderi 4 iken, dünyaca ünlü FORBES ekonomi dergisinin açıklamalarına göre ; 2015 yılında dergi Türkiye’de 32 dolar milyarderi olduğunu açıklıyordu.

Özellikle 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra kendine bağlı medya ve zenginini yanına, kendisinin talimatıyla devreye girecek çakma bir “Sulh Ceza Hakimliği” denilen bir mahkeme kurdu, kısacası bu mahkeme Erdoğan’ın talimatıyla çalışır oldu.

Peş peşe muhalif olana gazetecileri,gazeteleri,televizyonları ve muhalif olan iş adamlarını ve holdingleri hukuksuz operasyonlar yaparak gözaltılar ve tutuklamalar yapmaya başladı.Hatırlanırsa gezi olaylarından  sonra Koç holdinge bağlı ülkenin en büyük rafinerisi Tüpraş’a polis eskortu eşliğinde  vergi operasyonu başlattı Erdoğan..

Ülkenin medya tarihinde önemli yeri olan Milliyet gibi bir gazete el değiştirdi Erdoğan’a  yakın bir iş adamı aldı.Vatan gazetesini de aynı adam alarak ve gazetede muhalif olan köşe yazarlarını kovdurdu, bunların başında gelen Hasan Cemal ile başladı ve arkası çorap söküğü gibi devam ediyor.

Bir dönem ne istediler de vermedim dediği, şimdi paralel devlet ve terör örgütü olarak suçladığı;kendine muhalif olan cemaatin  gazeteleri ve televizyon kanallarını,iş adamlarına,bankalarına el koymayla başlayıp kayyımlar ataması yapması..Kürt sorununu gündemden düşürmeyen ve demokratik bir Türkiye şiarıyla yayın yapan İMC Tv’yi uydudan attırması, Ekran karartmaları hız kesmeden son sürat yol alıyor.

Şimdi de CNNTürk’te “Her şey” adlı program yapan Mirgün  Cabas’ın programını sonlandırdı.Mirgün Caabas Erdoğan’ın hiç hoşuna gitmeyen ve sorunlar üzerine kafa yoran, eserler ortaya çıkartan kişileri ve sivil toplum yöneticilerini ekrana çıkartıyordu.Bunların başında Kürt sorunu,AKP’nin dış politikadaki açmazları ve yalnızlığının yanında işçi ölümleri geliyordu.

Yine aynı kanalda ekonomi programı yapan, işçi ölümlerinin almanağını tutan ve ekonominin barometresini ölçen ve yeryüzüyle kıyaslayan Emin Çapa’nın programına da son verdirdi. Erdoğan’ın 14 yıllık iktidarında tam 17 bin işçi iş kazası altında katledildi,bu işçi ölümlerinde Türkiye dünya sıralamasında ikinci durumda.

Emin Çapa işçi ölümlerinin önlenemez  bir kaza olmadığını bilinçli bir cinayet ekonomisinin sonucu olarak dünyadaki maden ölümlerinden verdiği örneklerle, Erdoğan iktidarını çok rahatsız ediyordu.

Diktatörlüğe giderken güzergahında karşısına çıkacak olan,demokratik yolları kesmek için yukarıda üstünde durduğumuz medya özgürlüğünün olmaması,zenginin olması ve kendine bağlı bir saray medyasının trolleri nöbetleşe iş başındalar.Üçüncüsü de denetlenebilir olmaktan kurtulmak için çakma bir yargının olması ile,hem muhalefeti etkisiz hale getirecek hem de hesap verir bir kişi olmaktan kurtulmak  ve tek adam zihniyetiyle ülkeyi yönetmenin her türlü ırkçı,mezhepçi ve dinci yolları deneyen bir adam olarak karşımızda duruyor  Erdoğan..

Boşuna mı Erdoğan, muhalif olan gazetecilerden,muhalefetten ve  istediği gibi karar almayan mahkemelere köpürüyor.

Ülkesini yeryüzüne kapatarak diktatörlükle yönetmek isteyenlerin yol hikayesi değişmiyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums