Erdoğan söz orucu tutmadan bu ülkede sular durulmaz

  • 21.07.2015 00:00

 7 Haziran Genel seçim sonuçlarından sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan bir ara susar gibi oldu.

Bizde artıkErdoğan sandık sonuçlarını içselleştirir, toplum olarak normalleşir, gerçekle yüzleşirizve Erdoğan’da anayasal sınırlarına çekilir ülke normale döner diye bir beklentiye girdik

Ama ne gezer huylu huyundan vaz geçer mi?

17/25 Aralıkta yargıya darbe yapmışErdoğan,makas değiştirerek ilk önce Deniz Baykal ile görüşüp gündem belirleyip, TBMM başkanlığında izlediği stratejiyle  MHP’yi muhalefet partisi olmaktan çıkartıp, AKP’nin yedek gücüne dönüştürdü ve partisinin  adayını Meclis başkanlığını kazanınca Erdoğan, tekrar siyaset  sahnesinde yer almaya başladı.

Erdoğan’ın MHP ile görünmez bir ittifak içerisinde siyaset yaptığı ortayaçıkıyor, bunu daTBMM’nin başkanlıkseçiminin sonuçları göstermiyor mu?

Erdoğan, MHP’ye olan siyasi yakınlığını, bunu da HDP Gaziantep milletvekili  Celal Doğan ile kaçak saraydaki görüşmede  dile getiriyor; bizim tabanımızla MHP tabanı birbirine yakındırlar koalisyon hükümeti olacaksa AKP-MHP arasında olmalı diyor.

Bu itiraf Erdoğan ile MHP’nin çözüm süreci diye bir şey yoktur,bu çözüm sürecini sürdürmek PKK’yı meşrulaştırmak anlayışıyla kesişmesi, tesadüf olmasa gerek!

Dolmabahçe mutabakatı diye bir şey yoktur diyerek Erdoğan yine esip gürlemeye başladı..

Çözüm süreci olmazsa olmazlarımızdandır deyip, hatta bu süreci başka bir adla zenginleştirerek  sahiplenen Erdoğan; bu bir kardeşlik projesidirdiyerek,baldıran zehri içeceğim demesininereye koyacağız. Erdoğan’ın Kürt sorunu açısından geldiği nokta bir tezat oluşturuyor ,bu da bir  Erdoğan klasiği haline geldi.

MHP’eile  Erdoğan’ın Kürt sorununa bakışı  ve  HDP’yi ortak düşman ilan etmeleri,  Erdoğan’ın birden  çözüm masasını devirmesi, her türlü yoruma açık değil mi?

Peki AKP genel başkanı Davutoğlu’nun çözüm süreci bizim olmazsa olmazlarımızdan sözünü nereye koyacağız veya Erdoğan’ı nasıl aşarak çözüm sürecinin de içine alan koalisyon protokolünü, Davutoğlu nasıl hayata geçirecek, bu da ayrı bir soru olarak karşımıza çıkıyor.

Dolmabahçe mutabakatının Erdoğan’ın bilgisi ve her aşaması telefonla bilgilendirilerek yürütüldüğünü, hatta oturma sırasının bile Erdoğan’a anlatıldığını öğreniyoruz..Bu haberi de Cumhuriyet Gazetesi Genel yayın yönetmeni Can Dündar 19 Haziran 2015  tarihli köşesinden öğrenmiş olduk.

 Davutoğlu’nun önünde en büyük engel CumhurbaşkanıErdoğan’dır.Erdoğan’ı bay pas ederek,anayasal sınırına çekmesikoalisyon hükümetinin programına yazdırması kolay bir şey değil.

Erdoğan’a söz orucu tutturmadan bu ülkede ne sorunlar çözülür, ne sular durulur ne de normalleşme olur..Ne de koalisyon hükümeti kurulur.

Erdoğan anayasal sınırların içinde kalmayı kabul etmeyen, gerekçesi de beni halk seçti tezine savunan ama anayasanın değişmediğini reddeden, parlamenter sistemi neredeyse işine göre uyarlayan ve karar alması için işletmiş bir karaktere sahip,bu açıdan Allah Davutoğlu’na sabırlar versin işi çok zor.

Koalisyon hükümetini kurmakla Davutoğlu’nun sorunu bitmiyor,Davutoğlu Erdoğan’a  sözorucu nasıl tutturacak, anayasal sınırları içinde kalmasını nasıl kabul ettirecek.

Davutoğlu’nu daha zor günler bekliyor.

Erdoğan, tek adamlığa yatkın bir karaktere sahip ve demokrasinin kuvvetler ayrılığını kabullenmeyen, hoşuna gitmeyen yargı kararlarını uygulatmayan, darbeci bir zihniyete hakim.

Yargı kararlarını çıkarına göre yorumlayan ve uygulayan bir siyaset anlayışına ve demokrasilerde muhalefeti olmayan iktidar meşru değildir,anlayışını yok sayan bir kişi.

Onun için kendine muhalif olan,yaftalanmayan medya,gazeteci,kişiler ve örgütler kalmadı bu zamana kadar.

Erdoğan Koalisyon hükümetini kurdurmayacak gibi gözüküyor.

Bunu nereden çıkarttınız diye sorarsanız?

Çünkü, Kurulacak koalisyon hükümetinin, hükümet protokolünün birincimaddesi evrensel hukuku referans alacak bu da;”temel hak ve özgürlükleri,medya özgürlüğünü, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı,yargı kararlarının uygulanması, hukuk devletinin olmazsa olmazları olacak..”

Hukuka dönmek Erdoğan’ı denetlemek olacak;ister istemez yolsuzluklar,kaçak sarayın konumu kendiliğinden gündeme gelecek ve bu hukuki süreç işleyince de 17/25 Aralık’a uzanacak.

17/25 Aralık’ta Erdoğan devlete sivil darbe yaptı.

17/25 Aralık’ın  gündeme gelmesi Erdoğan’ın  aklından çıkmayan, uykularını kaçıran  tam bir kabus olayı. Onun için Erdoğan  bütün kozlarını ve anayasal yetkilerinikullanarak tekrar bir erken seçimi zorlayacak ve  şansını deneyecek.

Hukuka dönen bir koalisyonhükümeti  Erdoğan’ınyakınlarını sanık sandalyesinden kaçıramaz.

Erdoğan söz orucu da tutamaz,koalisyon hükümetini de kurdurmamak için tüm imkanlarını kullanacak,Allah kimseyi Erdoğan düştüğü duruma düşürmesin..

Dikkat ederseniz Erdoğan’ın konuşmalarının tamamı  vatan,bayrak,devlet ve sınırlar üzerinden milli duygulara vurgu yapıyor,sınırımızda bir Kürt devleti kurulması bizim kırmızı çizgilerimiz sözü ve Suriye’ye Türk Silahlı Kuvvetlerinin(TSK) girmesini istemesi boşuna değil.Kendini haklı çıkartmak ve iç sorunları gündeme getirmeyip, toplumun dikkatine dışa çekmek ve gündem değiştirip   dış güçler ülkemi  bölüyor-parçalıyor hamasetini öne çıkartması, iç siyasetteki sıkışıklığının aşma yollarını arıyor.

Erdoğan’ın  işi gerçekten  zor, aşağı tükürse sakal yukarı tükürse bıyık misali.

Bir umudu var Erdoğan’ın; yapılacak bir erken seçimle AKP’nin tekrar tek başına iktidar olması, bu da Erdoğan için bir Rus ruleti oyunu, onu da çok iyi biliyor ve oynamaktan başka bir şansı da yok.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums