Egemenlik milletin peki paralar kimin?

  • 25.12.2014 00:00

 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla  polisin aramaları sonucu; Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın evinde ayakkabı kutularının içinden çıkan 4.5 milyon doların,(daha bu para iade edilmedi ama edilmesi de an meselesi) yine İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in evinden çıkan 1 milyon 250 bin dolar ve parasının faizi 20 bin TL;Rıza Sarraf’’ın sağ kolu olarak bilinen  Abdullah Habban’ın 1 milyon TL,800 bin Erosu,60 bin TL ve 2.5 kg altını yıllık paralarının   faiz tutarı  olan 55 bin TL’si  mahkeme kararıyla  iade edildi..Buraya kadar olanlarda bir anormallik yok.

İşin tuhaf yanı bu paralar için AKP’liler ve  hükümet yanlısı havuz medyası,onların yazar geçinen tetikçi takımı, bu paraları paralellerin polisleri koyduğu  iddiasında bulunmuşlardı koro halinde.

Şimdi ne diyecekler çok merak ediyoruz.

Peki hani bu paraları operasyon yapan cemaatin polisler koymuştu?

Bu milyon dolarları mahkeme niye polislere vermiyor da, evlerinden çıkan şahıslara veriyor?

Evinde 4.5 milyon doları saklayan müdüre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dürüst adam diyorsa,bakanları rüşvetle etki altına almış hem de 4 Nisan 2013 yılında MİT raporu ile  bilgilendirdiği Rıza Sarraf’a da hayır sever biri diye savunursa, o kişinin yargısı yürütmeye bağlanmış bir ülke de nasıl yargılayacaksınız.

Gerçekten neresinden tutsanız bu 17/25 yolsuzluk ve rüşvet operasyonu elinizde kalıyor.

17/25 Aralık ülkenin gündeminden düşmüyor ama hukuki olarak ta bir arpa boyu yol alınmıyor..

Dört bakan için TBMM’nde  yolsuzluk ve rüşveti araştırmak için kurulan komisyon 22 Aralık’ta kararını verecekti, yüce divanda yargılanıp yargılanması konusun da oylanmasıbeklenirken; birden komisyon bu kararı 5 Ocak 2015 tarihineertelediğini açıkladı.

Bu kararın ertelenmesi değişik tevatüre neden olduğu gibi siyasetin ve  medyanın da değişmez  gündemi oldu.

Komisyonun AKP’lilerin çoğunluk olmasından kaynaklanan ama adil olmayan Erdoğan talimatlı bir karar olduğu tartışılmaz bir vaka.

İddialardan biri:eğer biz bakanlardan birini veya hepsini yüce divanda yargılanması konusunda meclise sevk edersek ;bu davanın takipsizliğe uğramasını nasıl anlatacağız başta milletvekillerine, parti teşkilatlarına ve seçmenlere..

İkinci iddia ise: yüce divana göndermezsek Haziran’da yapılacak genel seçimlerde, muhalefetin seçim meydanlarında ana gündemi olacak ve en zor olanın da seçmenlerimizin yarısı böyle bir yolsuzluğa inanmış durumda, bunu nasıl seçmene anlatacağız ikilemi içinde alınmış bir karar olarak parti de ciddi tartışmaların olduğu yaygın bir kanı.

Erdoğan ve AKP’liler ve havuz medyası bir bütün içinde hareket etmelerine rağmen, ne yaparsa yapsın  17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu ülkenin gündeminden bir türlü çıkartamıyor.

Çıkartamadığı için de hukuk dışı yaptığı her hareketi kendinin zora sokuyor.

İşte 14 Aralık’ta medyaya yaptığı darbe operasyonu da bunun somut kanıtı.

Cemaat medyasına yaptığı operasyon ülke içinde de yurt dışından gelen tepkiler, özgür medyaya yapılmış bir darbe olarak  karşılandı.. AB ve ABD’den gelen ve direk  Erdoğan’ı hedef alan ve Erdoğan’ın  hesaplayamayacağı kadar sert çıkışlar hükümeti çok zor duruma soktu.

AB kim oluyor aklını kendine saklasın diyordu üç gün önce Erdoğan, birden çark ederek;AB dönem başkanlığına seçilen kişiyi arayarak; AB Türkiye için stratejik bir üyelik hedefi diye de kutlaması tam traji komik bir  olay. Alkışlanan söz duygularınızı okşar ama gerçekle yüzleştiğinizde de iç ezilmesi yaşarsınız.

Bir devlet düşünün ki, anayasasında hukuk devleti yazacak ama yargının aldığı kararları yürütmenin başı ve devletin en zirvesinde ki kişi, bu kararları kendi meşrebine göre ya uygulayacak ya da uygulamayacak..

Mekan olarak seçtiği kaçak Ak Saray binasının hukuki  durumu; yargı bu binanın kaçak olduğuna karar verdi ama Erdoğan,güçleri yetiyorsa gelip yıksınlar deyip binanın içine yerleşti..

Kaçak Ak Saray’ın  kaça mal olduğunu da kesin bir rakamla bilen yok,TOKİ’ye Ankara TMMOB Şubesi maliyetini soruyor, TOKİ, maliyetini açıklarsak  ülke ekonomisi zarar görür diye yanıt veriyor..Kaçak bina hakkında  mecliste Ak Saray konusunda çok yoğun bir soru yağmuruna tutulan, Maliye bakanı Mehmet Şimşek ağzından mı kaçırdı, yoksa geçiştirmek için mi söyledi 1 milyar 370 milyon TL dedi ama bu rakamı TOKİ teyit etmediğine göre rakam daha yüksek olsa gerek.

Yolsuzluk,rüşvet,adam kayırma, ihaleye fesat karıştırma ve harcamaların denetlenmesi gündeme gelince..

Erdoğan ve tayfasının koro halinde;bunları boş verin bu millet her şeyi biliyor ve egemenliği kime teslim ettiğine bakın diyorlar..

Bizde soralım,Egemenlik Milletin ise Bu Paralar Kimin?

Bilmem farkındalar mı AKP’liler ve havuz medyasından beslene gazeteci takımı;eğer 17/25 Aralık operasyonu  Erdoğan’a, çocuklarına  ve yakınlarına uzanmasaydı, Erdoğan ismi geçen dört bakan başta olmak üzere hepsini anında yüce divana teslim ederdi; bu yolsuzluğun ve rüşvetin ucu değil Erdoğan’ın  gövdesini sarmış durumda

TBMM’de görev yapan yolsuzlukları soruşturma komisyonunun dört bakan için yüce divanlık oylama kararını Erdoğan talimatlı(muhalif milletvekilleri hariç)  5 Ocak 2015’e erteleseler de, 17/25 Aralık’ın üstünü örtecek bir şal bulamazsınız?

Yolsuzluk ve rüşvet Uluslararası boyutta; Türkiye’nin de içinde olduğu  OECD ve şeffaflık örgütü gibi örgütlerin   raporlarına girmiş.

Bu yolsuzluğa ve rüşvete taraf olanlar dilsiz ve şeytan olarak tarihe geçecekler.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums