- 13.11.2014 00:00
Bakanlarınız hem sağır hemde uyduruyor olmalı sizin tabirinizle biz onlardan öğrendik; KAÇAK AKSARAY’ın maliyetini ve örtülü ödeneğin ne kadar olduğunu..Vatandaşlarına kızma bakanlarınızın yalancısıyız.
Bakanlarınız mı yalan söylüyor, siz mi doğru söylüyorsunuz sayınCumhurbaşkanı?
Bizim Cumhurbaşkanına harcamalarının ve saltanatının denetlenmesi konusunda bir sorusorulmasın ve haber çıkmasın medyada kıyameti koparıyor ortalığı birbirine katıyor.
Başlıyor saydırmaya hem de ne saydırma kavgada söylenmeyecek kadar ;hakaret ve iftiralar havalarda uçuşuyor bunlar vatan hainleri,alçaklar,şerefsizler,dış düşmanların uşağı, darbecilervs. vs..
Hukuken, kaçak ve oturma müsaadesi verilmeyen bin odalı Ak Saray gündemden düşecek gibi değil.
Dış medyada çıkan kaçak Ak Saray haberleri ve yorumları eksik olmuyor hem de birinci sayfadan görülüp ve yorumlar yapılırken;demokratik ülkelerde devlet başkanlarının ve diktatörlerin saraylarıyla karşılaştırmalar yapılmakta.
Almanya’nın önde gelen siyasi dergilerinden Focus Almanya cumhurbaşkanın bütçesiyle Erdoğan’ın bütçesini karşılaştırarak “1 Erdoğan 24 Guack yapıyor” diye haber yapmış. Alman cumhurbaşkanlığı bütçesi 32,45 milyon Euro, Türkiye’de ise bunun beş katı,143 milyon Euro.Erdoğan’ın diğer masraflarını da katarken, özel bir ayrıntıya dikkat çekmiş dergi;Erdoğan’ın daha üç aydır görevde olması diye..
Bu kaçak Ak Saray Erdoğan’ın kimyasını bozmuş olacak ki;Erdoğan Bakanlarının kaçak bin odalı Ak Saray’ın maliyetinin açıklamalarından pek hoşnut olmadı.Hoşuna gitmediği her halinden belli oluyor ve burnundan soluyordu. Neredeysebakanlarına hakaret etmemek için kendini zor tutuyordu; Türkmenistan’a giderken Hava alanında yaptığı basın toplantısında. Kaçak Ak Saray’ın maliyeti ve Erdoğan’ın özel kullandığı “örtülü ödenek” in medyanın gündemine oturması Erdoğan’ı çileden çıkartmış hop oturup hop kalkıyor neredeyse sende mi bürütüş, diyecek oldu bakan Şimşek’e.
Erdoğan,MaliyeBakanı Mehmet Şimşek’in Ak Saray’ın maliyetinin 1 Milyar 370 Milyon Türk Lira olarak açıklamasından hiç hoşuna gitmediğini beden dili ele veriyordu.
Erdoğan bakan Şimşek’in verdiği rakamı yalanlamadı ama herkes bir rakam veriyor diyerek, sessiz kalmaya çalıştı, öfkesini içine atarak sert tepki göstermedi;her hangi bir usulsüzlük varsa incelemelerde ortaya çıkar deyip,geçiştirmeye çalıştı gazetecilerden bu konuda gelen soruları.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Ak Saray’ın maliyetini kerhen açıkladı yoksa açıklarımıydı, o bilmiyor mu Erdoğan’ın bunu duyunca kendine şarlıyacağını. Ya hükümet sözcüsü Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın kaçak bin odalı sarayın kendi inançları ve felsefeleriyle bağdaşmadığını israftan bahsederken, bilmez mi o da sorulardan kaçamadığı için görüş belirtmek zorunda kaldı.O da paparayı yiyecek Erdoğan’dan adı gibi biliyor.
Cumhurbaşkanını öfkelendiren bir başka konu ise bakan Şimşek’in örtülü ödeneği açıklaması oldu.
Örtülü ödeneği nereden bilelim yandaş medya yazmıyor bildiğihalde, gazetecilik yapanlara da bilgi verilmiyor; bakanların bazıları sıkışıncaağzından mı kaçırdı yoksa bu sorulardan mı kaçamadı ve örtülü ödeneği de bakan Mehmet Şimşek’ten öğrenmiş olduk.
Örtülü ödeneğin nerelere harcandığını parlamento daSayıştay’dadenetleyemiyor;gerçi normal bütçe harcamalarını da Sayıştay denetleyemiyor.
Örtülü ödenek ne kadarmış bir de ona bakalım:
“Erdoğan 11 yıllık Başbakanlık döneminde örtülü ödenekten harcadığı para 6 milyar 424 milyon TL.Erdoğan’ın telaffuz biçimiyle Altı katrilyon,dört yüz trilyon .”
Önceki üç başbakanlar10 yılda örtülü ödenekten ne kadar harcamış bir de ona göz atalım:
“Başbakanlardan Tansu Çiller,Mesut Yılmaz ve Necmettin Erbakan on yıl içindeki görev süreleri boyunca 312 Milyon Türk lirası” harcamışlar.
Erdoğan bu üç başbakandan tam 22.5 kat fazla para harcamış örtülü ödenekten.
Erdoğan’ın iktidar ömrü uzadıkça harcamasını denetlettirmediği gibi kendini artık yürütmenin ve parlamentonun üstünde görüyor, yargı kararlarını da meşrebine göre uyguluyor ve tanımıyor yok sayıyor.
Bizim Cumhurbaşkanı Erdoğan’da gözlemlediğimiz iktidar ömrü uzadıkça ve son beş yıldır ;Afrikalı Beyaz liderlerin siyahilere bakışını ve yönetim anlayışını çağrıştırıyor.
Muktedirlerin duruşu ve konumu bütün coğrafyalarda aynıdır. Muktedirler iktidarlarını daha güçlü kılmak için her türlü antidemokratik yolu seçtiklerini görürsünüz; bu Erdoğan’da da günden güne ortaya çıkmaya başladı.
“Afrika’nın beyazları temsil eden liderleri,siyahilere maddi yoksulluğun önüne ruhsal yoksulluğu da korlarmış..
Maddi yoksulluk yeterince kötüdür bir de ruhsal yoksullukla birleşirse insanı hareketsiz hale getirir ve ölüme kadar götürürmüş.
Beyazlar siyah bilincin oluşmaması için; siyahiler için beyazların Liderleri onları düşünür ve onların geleceğine yönelik konuşmalaryapar; neyin iyi olduğunu veya siyahileri için iyi olmadığını beyazlar bilirmiş..Siyahilere düşen beyazların söylediklerinidinlemeleri ve uygulamalarıymış.
Siyahilerin yapması gereken ise;beyazların hızına ayak uydurması ve kendi geleceğine beyazların karar vermesine müsaade etmesini ve sesini çıkartmaması.. Gün gelir siyahilerde beyazların masasında yer alacağını sabırla hayal ederek beklemesiymiş.”
Erdoğan’ın muhalefete bakışı da; beyaz liderlerin siyahilere bakışlarından farklı olmadığı ortada değil mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan tam bir diktatör tavırları sergiliyor ve yargı kararlarının uygulanması ve harcamalarının denetlenmesi şöyle dursun, harcadığı paraların rakamının bile açıklanmasından üstüne ateş düşmüş gibi sıçrıyor.
Böylesi bir anlayışın,demokratik sistemlerde karşılığı faşist bir yönetim değil mi?
Başka türlü okunabilir mi?
Yorum Yap