Cumartesi Anneleri darbeci mi yoksa paralelci mi?

  • 25.10.2014 00:00

 Cumartesi Annelerinin kısaca ortaya çıkan tarihsel kısa öyküsünü hatırlatmakta yarar var.

Cumartesi Annelerinin eylemi evrensel bir eylemdir.

Askeri darbeyle yönetime el koyan ,Arjantin askeri faşist darbesine karşı çıkan gençlerin, darbeciler tarafından  gözaltına alınarak öldürdükleri; bu kanlı darbenin içinde yer almış bir subayın itiraflarına göre; darbe karşıtı insanları darbeciler uçaklara doldurarak okyanusa attıkları  ve kaybolan insan   sayısının ise resmi kayıtlara göre 3 bin 500  olduğu; çocuklarını ve yakınlarını bulmak için Arjantinli Annelerin Cumartesi günleri başlattığı ve  yaptıkları eylemin yeryüzüne yayılmasının bir yansımasıdır; Türkiye’deki  Cumartesi Annelerinin ortaya çıkışı.

Türkiye’de Cumartesi Annelerinin  ortay çıkış tarihi ise dile kolay tam 19 yıla dayanmaktadır  27 Mayıs 1995 yılında başlamış,o gün bugündür tam 500 haftadır sürmektedir.

12 Eylül Askeri faşist darbe sürecinde ve olağanüstü hal dönemlerinde çocuklarını,eşini,kısacası yakınlarını devlet tarafından gözaltına alınıp  bir daha evlerine dönemeyenlerin, her Cumartesi İstanbul’da Galatasaray lisesinin önünde sessizce devletin ve kamuoyunu duyarlı olması için, devlet baskısına, polis şiddetine ve her türlü tehditte karşı direnenlerin; soğuk-sıcak demeden, karboran dinlemeyen bir mücadele örneği verip bir araya gelenlerin, her kayıbım bir hikayesini anlatarak, birbirlerinin acılarından beslenenlerin, devlet tarafından kaybettirilen yakınlarının bulunmasını veya faillerinin cezalandırılmasını isteyenlerin,  uzun meşakkatli mücadelesinin bugün tam 500’cü haftasını bugüne taşıyan, kahraman  Cumartesi Annelerine selam olsun.

Cumartesi Annelerin her hafta toplantılarını anlamak sorunlarını dinleyip yerine getirmesi gereken devlet; sizin çocuklarınız devle tarafından gözaltına alınarak kaybedilmemiştir, çocuklarınız illegal terörist sol örgütlere katılmıştır diye inkarcı bir yolu seçmiştir yıllarca, hala da sürdürmektedir.

12 Eylül faşist darbesinden sonra kurulan İnsan Hakları Derneği(İHD) kısa bir süre ben deniz de İzmit şubesinde görev almış birisi olarak, bu derneğin askeri faşist darbesinden sonra Türkiye’de nasıl bir insan kıyımı yapıldığını ortaya çıkartması ve uluslararası ses getirmesi, işkencenin olağan bir şey olarak uygulandığı, yargısız infazların, göz altı kayıpların, faili meçhullerin(Belli de)l olduğu, Kürtlerin yaşadığı coğrafya da  köy yakmalar, köy boşaltmalar ,zorunlu göçler, Doğu ve Güney doğu illerinde, öldürülen insanların asit Kuyularına atıldığı, toplu çukurlara gömüldüğü, insanlara dışkı yedirmeden tutunda aklınıza ne geliyorsa her türlü işkencenin yapıldığı, insanlığın askıya alındığı, devletin güvenlik güçlerinin hukuk tanımaz ve  kılıçlarının  iki tarafının da  kestiği, özellikle de askerlerin her şeyi belirlediği bir dönemin sonucudur Cumartesi Anneleri.

17 bin 500 faili meçhul cinayetin  işlendi bir katliamın aydınlatılmasının sesidir Cumartesi Anneleri.

İşte böylesi bir sürecin sonunda insanın insanlığından utandığı, kanlı bir sürece bedel ödeyen yürekli insanların hikâyesidir   Cumartesi Annelerinin çığlığı.

Gördüğü işkenceyi anlatırken, dinleyenlerin inanmak istemediği, dinlerken dinleyenin  göz yaşını tutamadığı, bok yedirildiği için ben bu dişlerle artık ekmek yiyemem günahtır diyerek, sağlam dişlerini çektirdiği,kanlı sürece karşı duranların hayatlarını feda edenlerin, temsilcileridir Cumartesi Anneleri.

Cumartesi Anneleri için ne yapılabilir ne yapmalıyız?

Ben denizin bir önerisi var; bu yaralı ve onurlu ellerinden öpülesi annelerin sorunlarına duyarlı olanlar, nasıl karşılar bilmem ama kısacası önerim şu:

Ülkenin önde gelen yazar,çizer,sanat ve edebiyatla uğraşanların bir araya gelerek; bir yazarın veya sanatçının her Cumartesi Annelerinin talepleri doğrultusunda  ve istedikleri kişilere  çağrı yaparak,kitaplarını,resimlerini,abümlerini,karikatürlerini imzalaması için öneri götürülmeli, satışlardan elde edilen gelirin de, bu fedakar yaralı annelere  verilmesi için bir etkinlik düzenlenmeli.. Hatta bu etkinliğe uluslararası yazar ve gazetecilerin, sanatçıların katılması için çağrı yapılabilir, dünya kamuoyunun desteğiyle buluşturabiliriz, diye düşünüyorum. Bu önerimin  ham bir öneri olduğunun  da farkındayım, içini doldurarak  zenginleştirilmesi dileğiyle.

Cumartesi Annelerinin bu onurlu mücadelesini boşa çıkartmak için; Erdoğan ve onun yandaş medyası ”Cumartesi Anneleri, darbecilerin ve paralelcilerin yönlendirdikleri, çözüm sürecinin önünü kesmek isteyenler” diye bir haber veya açıklamalar yaparlarsa  şaşırmayalım.

Niçin böyle diyoruz; artık Erdoğan ve onun havuz medyasından beslenen tetikçi takımı; her olayı ve sorunu, kendilerine muhalif olan her düşünceyi, gösteriyi, hatta bir basın açıklamasını;darbeciler,paralelciler ve çözüm sürecinin önünü kesmek isteyenler diye karşı kampanyalar yürütüyorlar; 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu da böyle bir algı operasyonuna çevirmediler mi?

Cumartesi Annelerinin eylemini medya gündemine alsın, dış basının etkili yayın organlarında  haber olsun, Erdoğan’da bu anneleri hedef göstersin, siz seyreyleyin o kaleminden kan damlayan tetikçiler  sıraya girerler.

Cumartesi anneleri için havuz medyasından nemalanan tetikçi esnaf takımının harekete geçmemesinin nedeni; Erdoğan  işaret etmediği için.

Cumartesi Anneleri nasıl Arjantinli Annelerden etkilenerek bugüne getirdiyse, elbet bu onurlu ve şanlı direniş bir gün başka bir halkın esin kaynağı olacaktır.

                

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums