- 23.03.2014 00:00
Diktatörlerden kimler yasaklara baş vurmadı ki,yakın tarihimizde ‘Arap Baharıyla’ yok olan diktatörlerden Mübarek’mi,Kaddafi’mi,Saddam mı,Esed mi,biraz daha tarihin arka sayfasına uzanırsak Hitler,Stalin,Salazar,Franko ve Muselinleri gibi sürüsüne bereket,bunların hepsi yasaklarla iktidarlarını uzatmaya çalıştılar.
Çağın teknolojisi olan bilgisayara ve internete kafa tutanlar, demokrasinin kuvvetler ayrılığını tanımayanlar,özgür medyayı ve muhalefeti kabullenmiyenler,sonu yukarıda isimlerini kerhen saydığımız insanlık suçu işlemiş diktatör ve faşistlerden farklı olması mümkün değil.
Bunların hepsi başta yazılı,görsel ve sesli medya olmak üzere hepsine yasak getirdi,bilgi çağına yakalanınca da twitter den tutunda faksa kadar tüm sosyal medyayı yasakladılar ama iktidarlarının şimdi yerinde yeller esiyor.Erdoğan’da bu yolu seçti,AB standartlarında bir demokrasi yolundan makas değiştirenlerin s başka seçeneği de olamaz.
Artık Başbakan temel hak ve özgürlüklerden değil de, devletin Al-i menfaatlerinden yola çıkarak komplo teorileri üzerine DIŞ VE İÇ düşman yaratarak siyasetini yürütüyor ve kendine de yıllarca özgürlük tanımayan devletin geleneksel varlığına sığınıyor..Tüm muhaliflerine devlet nüfusunu kullanarak yasaklarlarla terbiye edeceğini sanıyor.Bu çabalar beyhude.
Çocukluğumuzda bizlere öğretilen üç tarafı denizle çevrili dört tarafı düşmanlarla kuşatılmış ,düşman teorisini Erdoğan’da bu paranoyak teoriyi çok sevdi.
Başbakan,Türkiye’nin iç ve dış düşmanları Türkiye Cumhuriyetinin nasıl bir devlet olduğunu herkes görecek,biz bu devleti sokakta bulmadık,yeni bir istiklal mücadelesi veriyoruz diyerek darbecilerin ve diktatörlerin dilini kullanır oldu.
“Bireyi değil de devleti kutsamaya başladı.”
“Hani her şey devlet için değil de insan içindi?”
“Üstünlerin hukukunu değil, hukukun üstünlüğünü kuracaktınız?”
Üç “Y” yasaklar,yoksulluk ve yolsuzlukla mücadele sizin değişmez ilkeleriniz olacaktı?
Sosyal medyanın kökünü kazıyarak,yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının üstünü örterek,harcamalarınızı yargı denetimin den kaçırarak mı, bunu yapacaksınız?
“Okullara tablet dağıtacaksınız,twitter başta olmak üzere tüm sosyal medyaya yasaklar getireceksiniz”
Twitwer’a getirilen mahkeme kararları uygulanırken, nedense Başbakan başka mahkeme kararlarını yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarındaki uygulama gündeme gelince,yargı bana darbe yapmak istiyor diyerek,başlıyor komplo teorilerine,hakarete ve iftiraya.
Erdoğan Paradigma mı değiştirdi yoksa devlete mi teslim oldu?
Devleti bu kadar kutsayanın ve devlet üzerinden zenginleşen bir siyasetçinin yeni bir devlet paradigmasına niye ihtiyaç duysun.
Başbakanın havuz medyasından beslenen bir ekonomist bir köşe yazarı şöyle diyordu Erdoğan’a akıl verircesine: ”AKP’e kendi medyasını yaratması yetmez, bir de kendi zenginini ortaya çıkartmalı başka türlü iktidarının ömrünü uzatamaz” diyordu.
Erdoğan’da bu tetikçi yazarı ve yazarları dinlemiş olmalı ki,kendi zenginlerini yaratmak için kamu ihalelerinden nemalanan bir grup zengin müteahhit türetti ve o müteahhitlerden alınan yüz milyon dolarlara varan fonlarla bir havuz medyası yarattığını, internete düşen ortam dinlemeleriyle öğreniyoruz.
Medyam da var zenginim de, ay benimle olduktan sonra yıldıza parmak atarım zihniyetiyle,yasakları devletin ve milletin menfaatleri diye toplumda bir algı yaratmaya kalkışıyor ama Türkiye kendini yeryüzünden soyutlayarak var edemez.
Allahın belası sosyal medyayı kökünden kazıyacağım diyerek dış dünyaya ya ferman okuyacaksınız..
Ancak bu ses size yankı yapar dışarıdan ve içeriden gelen sesi kesemezsiniz.
Hem AB’liğinin içinde yer almak isteyeceksiniz hem Şenghay beşlisinde.
Sosyal medyaya getirilmek istenen yasaklarla geldiğimiz yere bakar mısınız;Çin modelimiz oldu.
Böylesi seçim atmosferinde özgürlükleri konuşacağımız yerde Başbakan yasakları seçiyor.
Erdoğan’ın twittere getirmek istediği yasağın amacı, internete düşen ve düşecek olan yolsuzluk ve rüşvet haberleri ve görüntüleri sosyal medya aracılığıyla topluma yayılmasını önlemek için yapıyor,kendisinin ve ailesinin içinde olduğu rüşvet ve yolsuzlukların ortaya çıkmasını önleyeceğini sanıyor.. Özel alanımıza mahremimize giriyorlar diye de ahlaka sığınıyor, inandırıcı olmayan bir iddia bu.
Özel alnınızsa neden yargıya taşımıyorsunuz,bu haberleri ve iddiaları ?
Ne güzel bir özel bir alanmış düşman başına, evdeki paraları sıfırla oğlum,elimde daha 30 milyon Euro kaldı babacığım!.
Bunları nasıl unutturacaksınız ve nasıl aklanacaksınız yargıya gitmeden?
Demokrasilerde sandık ne zaman yargının yerini aldı?
Seçimden sonra yargı sizi suçlu bulursa, aldığınız oyla mı bunu savunacaksınız?
Yasaklarla içinde bulunduğumuz küresel çağda yolsuzluğunuzu ve hırsızlığınızı kapattıramazsınız.
Allahın belası sosyal medya, hep diktatörlerin başının belası olmaya devam edecek.
Yorum Yap