Demokratikleşme paketinde eğitim de var mı?

  • 25.09.2013 00:00

 Bir yazımda hatırlanacağı üzere demokratikleşme paketinde basının bağımsızlığı ve özgürlüğü üzerine düşüncelerimi kaleme almıştım;eğer demokratikleşme paketi medya bağımsızlığını kapsamıyorsa, çıkartılan demokratik hakların hiçbirinin  hayata geçme şansının olmadığını söylemiştim.

Demokratikleşme paketinin Başbakan 30 Eylül 2013 tarihinde açıklayacağını medyada okuyunca; aklıma acaba medya özgürlüğünü kapsayıp kapsamadığını da, eğitimle ilgili pakette bir reform olup olmadığını bilmiyoruz ama “umut fakirin ekmeği  ye memet ye” demiş Nazım,bizimki de onu hatırlatıyor .Kayserililerin bir deyimi vardır gönül meret Ağustosta Erciyes’ten kar ister,derler.

Bizde bu demokratikleşeme paketi konuşulup yazıldıkça taleplerimizi sıralıyoruz ama beklentileri ne kadar karşılayacak, belki bir faydası olur diye yazıp duruyoruz, eğitim gibi önemli bir konuya  dikkat çekmek istedik.

Yıllar önce sanırım doksanlı yılların başında okumuştum Peter Drucker’in “gelecek için yönetim” adlı kitabında aklımdan çıkmayan  kalan bir bölüm vardı ve eğitimle ilgiliydi ama örnek olarak ta Güney Kore’nin eğitimin konu ediyordu,yeryüzünde yönetim filozofu olarak bilinen düşünce adamı.

Biz 1950’lili yıllarda Kore’yi kurtarmaya gittik ama kendi sorunlarımızla bir türlü yüzleşmedik.

Dracker 1950 yıllarda Güney Kore’de hiçbir kişinin meslek sahibi olmadığı bir dönemdir Kore ikiye ayrılınca, Güney Koreliler  nasıl kalkınırız yoksulluğu nasıl yeneriz diye bir tartışma başlatırlar aralarında.. Gelişmiş kalkınmasını sürekli yükselten Batılı ülkeleri, ABD’yi ve Japonya üzerinde araştırma yapmaya karar verirler;yaptıkları araştırma sonucunda gelişmiş zengin ülkelerin hepsi eğitime yaptıkları yatırım ve bilimsel gelişmeler karşılarına çıkıyor.

Güney Kore hükümeti bir komisyon kurar ve Avrupa dan,Japonya dan ve ABD’li eğitim uzmanlarından görüş alırlar, bazı eğitim uzmanlarıyla da anlaşıp eğitim konusunda yapmaları gereken yol-yöntem ve ekonomik bir rakam çıkartmalarını isterler uzmanlardan..Uzamanlar Güney Kore hükümetine bir sunum yapıp rapor verirler;raporlarında eğitime yapacağınız yatırımın karşılığını otuz yıl sonra alacaksınız sabırlı olmalarını önerirler, ona göre hazırlığınız yapın ve ekonominin bütçeden en büyük payını da eğitime ayırmalısınız  ve her yılda eğitime ayrılan payı  artırmalısınız, diye raporlarını verirler.

Güney Kore hükümeti de bunu kabul eder otuz yıl sonra hiçbir becerisi olmayan toplumdan; Güney Kore de ilk öğretimi bitiren bir çocuk, kendini ifade edecek bir yabancı dili olur,herhangi bir ilgi duyduğu enstrümanı çalmasını bilir,yüzmeyi öğrenir ve spor dalları içinde amatör olarak aktif sporculuk yapar ve otuz yıl sonra mesleksiz bir tane insan kalmaz.Güney Kore bunla kalmaz otuz yıl sonra kendine ait bir otomobil ve sanayi ürünleri konusunda  markaları olur,bunla da kalmazlar,bilgi ekonomisiyle de ilgili çok farklı bir yere gelirler; dünyanın gelişmiş ülkeleri sıralamasına girmekle kalmazlar, dişe diş bir rekabet eder duruma gelirler.

Güney Kore böyle bir yere gelirken Kuzey Kore ise açlıktan nefesi kokan, sefalet içinde yaşamaktadır.

Türkiye ve Güneye Kore’de eğitim durumu?

1995 yılında G.Koreli gençlerin yüzde 40’ı üniversiteye giderken,o vakit  Türkiye’de bu oran yüzde 20’nin altındaymış..

2011 yılı itibariyle Türk gençlerinin yüzde 40’ı üniversiteye giderken,bu G.Koreli gençlerde yüzde 70’aşmış durumda.40 ülke için Pearson tarafındna yapılan bir çalışmada,Finlandiye birnci Güney Kore en iyi ikinic çıkıyor,Türkiye ise,34’üncü ülke vasatın dibi ülkelr grubuna düşüyor.Bu verileri Radikal gazetesini yazarlarından Güven Sak’ın köşesinden aldığımı belirtirken;saka başka bir farkı yansıtıyordu  iki halkın eğitime bakışı anlamında; bizler çocuklara mal-mülk sahibi yapmak isterken, Koreliler ise çocuklarının eğitimleri  konusunda mal-mülk değil çocukların eğitimini düşünüyorlarmış..En çarpıcı farkta bu olsa gerek her şey tamamen zihniyete bağlı;nereye baktığınız çok önemli değil nerden  baktığınız önemli sözünü doğruluyor.

Tabi AKP  on bir yıllık iktidarında bir şey yapmadı denemez eğitim anlamında;  AKP’ iktidarıyla Cumhuriyet tarihinde ilk defa bütçeden eğitime ayrılan pay, savunma harcamasının önüne geçti,temel eğitim için ders kitapları bedava verildi,haklarını da teslim etmeliyiz..

Bizim dikkat çekmeye çalıştığımız  kalite konusu; eğer siz eğitiminizi dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle kıyaslamazsanız, bunu değerlendiren kurumlar doğrulamıyorsa bir sıkıntı var demektir işte rakamlar her şeyi ortaya koyuyor..

Ekonomik Kalkınma Ve İşbirliği örgütü(OECD ) in her yıl hazırlayıp yayınladığı rapor doğrultusunda;Akademik Başarı Listesi’nde matematik,fen bilimleri ve okuma alanlarında 43 ülkenin gerisinde kaldı.

Türkiye’nin arkasında Katar,Brezilya,Azerbaycan,Şili ve Ürdün gibi ülkeler yer alıyor.

Eğitimde,bilimde,teknolojide yol kat edemedikçe ,marka yaratamadıkça,üretkenliği artırmadıkça  dünya birinci liginde oynamamız mümkün değil,bunları hedeflemeyen ülkeler büyümez,diye yakınıyordu eğitim uzmanı Milliyet gazetesi yazarlarından Abbas Güçlü.

Eğitimin çok büyük sıkıntıları var hem de yarına ertelenmeyecek kadar ivedi;20 milyon öğrencinin 30 milyon velinin ve 1 milyonu aşkın öğretmen ve öğretim üyesini kapsayan ülkenin en önemli sorunu olarak karşımızda duruyor..Halen Anne Çocuk Eğitim Vakfı(AÇEV) in araştırmasına göre Türkiye’ de 5 milyon kadın okur-yazar değil, 2013 yılı itibarıyla. Eğer demokratikleşme paketinden eğitimin kalitesi ve yeryüzüyle rekabet edecek bir reform yapılmazsa,kendi kendimize hamaset yapmaya devam ederiz.AKP, eğitim konusunda bazı şeyler yapsa da kalite anlamında nal topluyoruz dersek abartmamış oluruz.. AKP’e 11 yıllık iktidarında beşinci  Eğitim bakanıyla çalışıyor en fazla bakanlık değişimi Eğitim bakanlığında yapıldı. Erdoğan’ın bu anlayışıyla da çağdaş bir eğitime geçmemiz imkansız gibi; çünkü eğitme din,mezhep ve ideolojik olarak siyasal baktığınızda kaliteyi ve üretkenliği yaratamazsınız.Birde ben dindar nesil yetiştireceğim diyorsanız,tartışmaya ve rakamlara takılmanın bir anlamı olmasa gerek!.

Hele felsefenin öğrencide kafa karışıklığı yaratıyor diyen bir zihniyet; seçmeli ders olarak ta sürekli Kuran ve peygamberin hayatını öneren bir başbakan varsa ülke yönetimini başında;yukarıda üzerinde durduğumuz rakamlar artıya döner mi?

Verilen rakamlarda  ülkenin sıralamasını da  doğrulamıyor mu?

Demokratikleşme paketinde  çağdaş bir eğitim yer alıyor mu?

Bir toplumun medyası,eğitim durumu ,hukuk  düzeni ve ekonomik göstergeleri demokrasisinin de yerini tayin ediyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums