Başbakan’ın Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun üzerinde anlaştığı 48 maddenin bir an evvel kabul edilmesi teklifi fevkalade önemli. Giderek kararan siyasî ve iktisadî ortamın kendilerini de endişelendirmeye başlaması hayra alamettir. Maddelerin kabulü hem anayasanın geri kalanına ivme kazandırır hem ortamı biraz gevşetir. En kötü ihtimalle Kürt barışını inşa edebilmek için gereken asgarî anayasal değişikliklerin önünü açabilir.

Yeryüzü İftarı

Salı akşamı Antikapitalist Müslümanların düzenlediği Galatasaray’dan Taksim’e Yeryüzü İftarı’nda oruç, beyaz örtülerle kaplanmış yer sofrasında açıldı. Dualar edildi. Beyoğlu Belediyesi’nin Taksim Meydanı’nda düzenlediği iftar plastik sandalyeler ve kontrplak masalarda edildi. Dua okunmadı.

Yeryüzü İftarı’na katılım rengârenk ve kozmopolitti, resmî iftar bindirilmiş kıtalardan oluşuyordu.

Yeryüzü İftarı’nda mütevazı bir iftariyeye ilaveten herkes bir iftariye getirmiş dağıtıyordu. Belediye iftarı bir catering firmasının hazırladığı papyonlu garsonların servis ettiği karton kutuda verildi.

Yemekten sonra Yeryüzü İftarcıları artıkları ve çöpleri tek tek topladılar. Resmî iftarcıların bıraktıkları çöpleri arkadan belediye topladı.

Yeryüzü İftarcıları daha sonra Taksim’e intikal ettiler, bir kısmı da teravih için Bezm-i Âlem Valide Sultan Camii’ne gitti. Resmî iftarcılar çoktan dağılmıştı.

Bir Yeryüzü İftarcısı “abi meydanda AKP’nin zengin iftarını da gör e mi” diye tembihledi.

Yeryüzü İftarı Gezi’nin yeni bir aşamasıydı. Siyasî empatinin tasavvufî tezahürüydü. İktidarın bölüp kutuplaştırma çalışmasına verilebilecek en anlamlı cevaptı.

İki iftar arasındaki en çarpıcı husus ise AKP’nin resmî İslâmının giderek Kemalizm’in devlet İslâmına benzemesi.

Eğlenceye yer yok

Gezi’ye saplanan mahallî ve merkezî idare ne yapacağını bilemiyor. Mâlum bir “esnaf rahatsız, zarar ediyor” lakırdısıdır gidiyor. Beyoğlu Belediyesi geçende bir esnaf toplantısı yapmış ama öyle her esnafla değil. Beyoğlu Eğlence Yerleri Derneği üyeleri çağrılmamış. Tesadüfen katılan bir eğlence yeri sahibi “madem zararımızı önemsiyorsunuz neden bir düzenleme ile masalarımızı vermiyorsunuz” diye sormuş, tabii cevap yok. Hatırlayalım, tam iki yıl önce Beyoğlu’ndan geçen büyük usta sokaktaki masalarda içki içenlere içerlemiş, belediye ânında masaları yasaklamıştı. O gün bugün esnaf kendine gelemedi.

Squatting

Kavram buralara oldukça yabancı. Zengin memleketlerde gözden düşmüş mahallelerde evsizlerin boş konutlara başlarını sokmalarını tarif eder. Âdetin burada yaygınlaşması yakındır. Radikal’de Ahmet Turan Köksal’ın verdiği bilgilere bakalım. İstanbul’da 2,5 milyona yakın konut var. Bunun yaklaşık 350.000’i boş! Yetmemiş ki 300.000 yeni konut daha yapılıyor. 2023’e kadar tahminler 5,2 milyon konut. Eh artık evsizler ki sayıları bu gidişle çoğalacaktır, evlerden ev beğenecek...

Milyonluk Manzara adlı kentsel dönüşüm fotoğraflarını bu akşamdan itibaren İstanbul Tophane Tütün Deposu’nda görün.

Bisiklete karşı TOMA

Geçen pazar büyük usta “gerçek çevreci AK Parti iktidarıdır” dediği sıralarda polisi ve jandarmasıBüyükdere Çelik Gülersoy Forumu ve Yeniköy Forumu üyesi 70 bisikletlinin “3. Köprüye Karşı Pedallıyoruz” etkinliğini engellemek için çalışıyordu. Bisikletçiler Garipçe Köyü için yola çıktılar. Sarıyer’de yolları kesildi, tehdit edildiler. Sonunda köy girişine vasıl olduklarında onları TOMA destekli Jandarma karşıladı. Yüreğiniz kaldırırsa Uğur Ceylan’ın “3. Boğaz Köprüsü İnşaat Fotoğrafları” albümüne bakınız: http://www.koprufotograflari.com

Gezi dinamiğinin İstanbul’da ve tüm memleket sathındaki inşaat saldırısına, kent, kır ve kültür imhasına karşı itirazı açığa çıkaracağı açık.

cengizaktar@gmail.com