- 20.10.2018 00:00
Ben sadece benim dikkatimi çektiğini sanırdım… Bu akşam kadim dostlarımla, yoldaşlarımla sohbet ederken, anladım ki yalnız değilim… Son senelerde birçok hatıra, tarih denemesi falan yazıldı ve hepsini dikkatlice okudum... Konu, özellikle siyasi ortak tarihimiz… Benim de içinde olduğum önemli dönemde Türkiye Komünist Partisi’nin tarihi…
Nereden başlayacağımı bilemiyorum… Komünist kelimesinin bile “öcü” olduğu dönemlerden, Onbinlerin tek ağızdan “Türkiye Komünist Partisi’ne Özgürlük” diye meydanlarda bağırdığı günlere gelişimizin tarihi… Bu tarihin bence önemli objeleri olan Nuri Samyeli, Selçuk Uzun, Ahmet Taştan gibi isimlerin yiğitçe TKP’nin legalleşmesi için üstlendikleri sorumlulukların tarihi… ÜRÜN dergisinin bu tarihte üstlendiği önemli görevlerin tarihi…
İçimde bir uhtedir, sorumlu sorumsuz birçok yoldaşın yazdığı anılarda, tarih denemelerinde bu yoldaşların isimlerinden, ÜRÜN dergisinin adından hiç bahsedilmemesi… En son, TKP’nin son legal genel sekreteri Nabi Yağcı’nın da bu konudaki “unutkanlığı” benim sabrımı taşırdı doğrusu… Açıkçası, bu konuda birçoklarının yaptığı gibi “vıdı vıdı” yapmak değil amacım…
1974 senesinin sonundan itibaren TKP’nin Merkez Komitesi’nin resmen kontrolünde ve benim yönetimimde yayına devam eden ÜRÜN dergisinin, TKP’nin açıkça savunulması, toplumda tarih boyunca oluşan hassasiyetin kırılması yolunda üstlendiği sorumluluktan bahsetmeden TKP tarihinden söz etmenin imkansızlığı ortadayken , ÜRÜN’ün adının bile anılmadığı “tarih denemeleri” eksiktir… Sosyalist yayıncılık tarihinde kimsenin hayal bile edemeyeceği 30bin sınırını aşan tirajıyla, ÜRÜN dergisi “yeni ATILIM döneminin” önemli unsurlarından biriydi…
Herkesin dilinde dolaşan, ama kim olduğu bilinmeyen Genel Sekreter’in fotoğrafının kapak yapılmasından, TKP’nin tarihi programının bir gecede 50bin adet basılıp polisin bir tanesini bile eline geçiremediği bir hızlılıkla dağıtılmasına; TKP’nin yasaklılığının temel kanun maddesi olan 141-142. maddelerin Anayasa Mahkemesine taşınmasından, uluslararası komünist ve işçi partilerinin ortak yayın organı “Barış ve Sosyalizm Sorunları”nın dünyada partisi yasaklı olmasına rağmen legal yayınlayan tek ülke olmamıza kadar bir çok konuda ÜRÜN dergisi ve onun yiğit sorumluları anılmadan TKP’nin tarihi yazılamaz…
Gencecik Ahmet Taştan’ın mahkeme karşısında TKP’nin programını yayınlamanın sorumluluğunu üstlenmesi, üstelik mahkemeden hemen önce parti üyesi yapılarak bu sorumluluğu üstlenmesi “unutularak” TKP tarihinden söz edilmesi kabul edilemez… Nuri Samyeli’nin, Selçuk Uzun’un ÜRÜN dergisindeki sorumluluklarından sonra parti aparatında yurt dışında partiye verdiği hizmetler konuşulmadan TKP tarihi eksiktir…
Maksadım kendimden bahsetmek değil… Uzatmayı da istemiyorum… “Tarih” yazan ve konuşan yoldaşlara yaşımın ilerlediği bu günlerde hatırlatmaktır maksadım… Unutulmasın, unutturulmasın istiyorum emeklerimiz…
Tüm yoldaşlarımın emeklerini saygıyla anıyorum…
Yorum Yap