Ayşe Bilge Dicleli eşi Zülfü Dicleli ile birlikte Optimist ve BZD yayınlarının kurucusuydu. Dicleli aynı zamanda Sosyal Dayanışma Ağı’nın da kurucuları arasında yer almıştı.

 Dicleli, “90’ların Hak Mücadeleleri” yazı dizisine Türkiye’de kadın mücadelesinin nasıl başladığı ve gelişimini ele aldığı "Kadın Mücadelesinin 'Uzmanlaştığı' Yıllar" başlıklı yazısıyla katkıda bulunmuştu.

Yazıda şöyle diyordu:

“12 Eylül darbesinin hemen ertesinde sol hareketin katı hiyerarşik yapısını ve bu yapı içindeki kadınların konumunu eleştiren bir grup kadın bağımsız kadın hareketinin ilk tohumlarını attı.

“Bilinç geliştirme ve feminizmle ilgili Batıda yayınlanmış kitapları Türkçeleştirme çalışmalarıyla başlattıkları feminist hareket zamanla güç kazandı.

“Uluslararası Ayrımcılığa Karşı Sözleşmeye uyulmasını talep eden binlerce imzalı Kadınlar Dilekçesi, Ayrımcılığa Karşı Kadın Dayanışması Derneği, Dayağa Karşı Yürüyüş (12 Eylül darbesinden sonra gerçekleşen ilk yasal yürüyüştü), ‘Bağır! Herkes Sesini Duysun!’ ve ‘Bedenimiz bizimdir! Cinsel Tacize Hayır! (Mor İğne)’ gibi kampanyalar ve kitlesel eylemler birbirini izledi.”

68 kuşağından olan Ayşe Bilge Dicleli, THKP-C Davası’ndan yargılanmış ve Sağmalcılar Cezaevi’nde yatmıştı.

Soldan sağa Ayşe Emel Mesci, Ayşe Bilge Dicleli, Ayşe Baykara Sağmalcılar Cezaevi'nde

Cenazesi Yarın Kaldırlıcak

 Dicleli 4 Haziran'da aniden rahatsızlanarak Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılmıştı.

Yarın ( 6 Haziran)  Öyle Namazından sonra  Zincirlikuyu Mezarlığı içindeki Camiden Zincirlikuyu aile kabristanına kaldırılacak.