- 29.07.2015 00:00
Son bir hafta içinde yaşanan acıların, infazların, ölümlerin arkasında güvenlik endişesi değil dar bir grubun, hem kendilerini hem de sahip olduklarını koruma amacı var.
Bunu sağlamak için kendileri dışında herkesi ateşe atmaktan geçinmeyecek kadar gözleri dönmüş durumda. Yaşanan acılar, ölümlerin tek nedeni vesayetleri altındaki AKP'nin yeniden tek başına iktidar olabilmesi için.
HEDEF İŞİD DEĞİL PKK
Bu çılgınlığı maskelemek için buldukları bahane ise ideolojik akrabası oldukları IŞİD. Reyhanlı'da öldürülen 53 kişi için hiç birşey yapmayanlar Suruç'u bahane ederek IŞİD'e müdahale ediyorlar.Çatışmasızlık ortamına rağmen yaşanan önce ölüme rağmen PKK ile çözüm sürecini sürdüren AKP, Ceylanpınar'da iki polisin öldürülmesi üzerine Kandil ve PKK kamplarını bombalayorlar.Ülke içinde ise IŞİD, PKK ve DHKP/C'lileri gözaltına alıyorlar.Bizimde bu tiyatroya inanmamızı istiyor. Batı'nın aylardır IŞİD'a karşı koalisyona katmak istediği Erdoğan ve AKP, ne oldu da bahane ettikleri 20 Temmuz'da yaşanan Suruç katliamı öncesi 18 Temmuz'da bu koalisyonun parçası olmayı kabul etti?
Üstelik koalisyonun parçası olmak için aylardır öne sürdükleri güvenli bölge oluşturma, uçuşa yasak bölge, Esat gitsin gibi şartlardan vazgeçerek.
PKK ERDOĞAN'IN CAN SİMİDİ
Hepimiz biliyoruz ki Erdoğan ve AKP'nin önceliği hala IŞİD değil PKK ile Suriye'de PYD, Türkiye'de HDP.
Sınır ötesi yapılan operasyonların çoğunluğu IŞİD'e karşı değil PKK'ya karşı.PKK'ya yapılan saldırıların hedefi örgütün ,ülke içinde bu saldırılara karşılık vermesi.PKK yurt içinde gerçekleştirdiği eylemlerle Erdoğan ve AKP'nin amacına hizmet ediyor. PKK AKP'nin can simidi oldu.
Seçim öncesinde provokasyonlara denenip başarılı olmayan strateji, bu kez Kandil'i bombalayarak başarılıyor.Kürt sorununun çözülmesi için gerekirse içeriz dedikleri baldıran zehirini halka içiriyorlar.Yurt dışında bunca yıl yapılan hangi bombalama, hangi kara operasyonu PKK'yi bitirdi? Yurt içinde Kürt siyasi hareketini barajla ya da parti kapatarak küçültme hedefi ne zaman başarılı oldu? 30 yıldır olmadı, sonraki 30 yılda, 100 yıl da olmayacak.
Çünkü Kürt sorunu bombayla değil demokrasi ile çözülür. Siyasetin yolu parti kapatmaktan değil siyasi kanalları açık tutmaktan geçer. Demirtaş ve HDP'yi PKK ve Öcalan karşısında güçlendirmenin yolu HDP'yi yok saymak, partiyi kapatmaya çalışmaktan değil onu muhatap almaktan geçer.
MHP lideri Devlet Bahçeli son süreçte Erdoğan ve dar çevresinin 'Kürt sorunu ve HDP' üzerinden tehlikeli bir oyununun figüranı oldu. Hem Erdoğan hem Bahçeli, istedikleri erken seçim için Türkiye'yi kurban ediyorlar.
Yorum Yap