- 8.01.2021 00:00
2020 yılının yıl başı gecesinde sosyal medya hesabımdan şöyle bir paylaşımda bulundum:
“Hiç hamaset yapmayacağım yeni yıl giden yılı aratacak buna toplum olarak hazırlıklı olalım görünen köy kılavuz istemez”...
Takipçilerimden eşten dosttan çok karamsarsın diye tepkiler aldım.
Halbuki...
Daha yeni yılın kahvaltısını yapmadan ..
Dakika bir gol bir misali..
Elektriğe yüzde 6,Doğal Gaza ise yüzde 1 zam geldi.
Asgari ücrete yaptıkları yüzde 21 zammın yüzde 7’sini iki gün sonra geri aldılar.
Zam yağmuru süt mamullerine, Köprü ve oto yollara yapılan yüzde 25 zamlarla devam etti.
Bu iktidarın zam yapmadan, vergileri artırmadan ekonomiyi çevirme şansı yok gibi bir şey.
Geçen yıla devredilen ve bu yılda karşımıza çıkacak çözüm bekleyen ve çözülemeyen o kadar çok sorunlar var ki..
Yeni yılda da çığ gibi büyüyerek karşımıza çıkacak.
Onun için hazırlıklı olalım demiştim.
Sorunlarımız o kadar ağır ki kısa bir süreçte çözülecek gibi değil..
Sistem tıkanınca sorunlar da çözülemiyor.
Eğip bükmeden söyleyelim..
Cumhurbaşkanlığı hükümet modeli duvara tosladı.
2021, giden yılı mumla aratacak.
Yap-İşlet-Devret modeliyle işletilen hazine garantili köprüler,tüneller,oto yollar,hastaneler ve hava limanları Hazinenin kara deliğini, daha da büyütecekler.
Sıkıntı sadece ekonomi de olmayacak “örgütlenme özgürlüklerine getirilen kısıtlamalar” daha da artacak.
Yasasını çıkarttılar bile..
Kayyımlar artık HDP’li seçilmiş Belediyelerle kalmayacak, muhalif olan demokratik kitle örgütlerine de uygulanacak.
Soruşturma açılan yargı kararını beklemeden;derneklerin,vakıfların yöneticilerini görevden alıp kayyım atamalar,kapatmalar derneklerin ve vakıfların mal varlıklarına el koymalarına, sık sık karşılaşacağız.
AKP’nin 18 yıllık iktidarında çözemediği ve yeni yıla aktarılan ekonomiden başlayarak rakamlarla hatırlatalım:
AKP’e iktidara geldiğinde toplumun en varlıklı kesimi milli gelirin yüzde 39’nu alıyordu..
2019 Yılında aynı varlıklı kesim Milli Gelirin yüzde 54’nü alıyor daha da artmıştır.
Gelir dağılımında dünyada en kötü paylaşan beş ülkeden biriyiz...
2003’te toplumun açlık sınırında yaşayan insan sayısı 13 milyon iken..
2019 yılında bu sayı 22 milyona çıktı.
50 milyon insan da yoksullukla boğuşuyor.
Yoksulluk,yolsuzluk ve yasaklar yani AKP’nin yok edeceğim dediği “ÜÇY” si toplumun değişmez kaderi oldu.
Covid-19 süreci ile işsizlikte görülmemiş bir patlama yaşıyoruz.. İşsiz sayısının rekor kırdığı işsizler sayısının geniş tabanlı 10-12 milyona çıktığı ve ilk defa çalışmayan işçi sayısı, çalışan sayısını geçtiği süreci yaşıyoruz.
Dahası, açlık korkusu çalışanlar da ve küçük işletme sahiplerinde ölüm korkusunun önüne geçmiş durumda.
An itibarı ile Coıvid-19’dan ölen insan sayısı 21 bini aşmış durumda ve artarak devam ediyor.
2020 yılında dar ve sabit gelirli insanların alım gücü yüzde 30 eridi.
Bunu nereden biliyoruz TL’nin geçen yıl Dolar karşısında yüzde 30’değer kaybettiğinden.
Yolsuzluk, adam kayırma, ihaleye fesat karıştırma, torpil ayyuka çıkmış durumda.
Yasakları ve özgürlüklerin budayan, muhalif kesimi etkisiz hale getiren iktidar yargıyı sopa olarak kullanıyor.
Yargıya olan güven toplum da zaten yüzde 20’ler de, ben değil Adalet Bakanı söylüyor.
Medya ve düşünce özgürlüğüne getirilen yasaklar daha da artacak.
Yargı yine talimatla karar verecek,iktidarın beğenmediği AYM ve AİHM kararları uygulanmayacak.
AKP’nin 18 yıllık iktidarında 26 bin işçi iş kazalarında hayatını kaybetti. İş cinayetleri hız kesmeden de yeni yılda devam edecek gözüküyor.
2020 yılında 356 kadın erkekler tarafından katledilirken,171 kadın da şüpheli şekilde ölü olarak bulundu. Kadınlar ve demokrasiden yana olan güçler “İstanbul sözleşmesinin” uygulanması için boşuna çığlık atmıyorlar.
RTÜK yeni yılda da yine muhalif medyanın ensesinde boza pişireceğinden hiç şüpheniz olmasın.. Yaptıkları yapacaklarının teminatı..
RTÜK Ocak 2020 ile Aralık 25 tarihleri arasında iktidara yakınlığı ile bilinen besleme kanallara 400 Bin lira komik bir ceza keserken, muhalif televizyon kanallarına tam 10 Milyon lira ceza kesmiş.
Bu cezalar yeni yılda da muhalif televizyonlara katlanarak devam edecek.
İktidar kendine muhalif olan televizyonlara yayın yapma hakkı tanımıyor..
Son örneği OLAY TV.. Olay Tv 26 günde yayın hayatına son vermek zorunda kaldı.. Gerekçe ise nasıl olur da bir saat HDP’nin grup toplantısını canlı verirsiniz.
OLAY TV’nin sahibi iş insanı Cavit Çağlar’ın iktidar tarafından tehdit edildiği iddiası var..Tehdit iddiası şu: “Cavit Çağlar 2 Milyar dolar vergi borcunu AKP’e iktidarıyla anlaşıp üç kere yapılandırarak 800 milyon dolara anlaşarak kapattığı..
Çağlar’a OLAY TV’nin yayın politikasını değiştirmez, yani bize biat etmezsen eski defterleri açarız diye tehdit edildiği fısıltı basında dolaşıyor, yalanlayan da çıkmadı.”
Öyle ya Ateş olmayan yerden duman çıkar mı?
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçileli üçüncü yıla girdi ama dişe dokunur hiç bir toplumsal sorun çözülemedi.
Hukuku ve muhalefeti tanımayan kendini denetlettirmeyen bu sistem çöktü.
Türkiye hukuka dönmeden hiç bir sorunu çözemez.
Hukuksuz kalmak “aç ve susuz kalmak kadar” tehlikelidir.
Yeni yıl da sorunların en katmerlisini toplumun ortak sorunu olan, virüsün ilacı “AŞI” da yaşayacağız.
Covid-19 pandemi sürecinde halka 50 kuruşluk maskeyi bedava dağıtamayan iktidar, dozu 11 dolar olan ve her kişiye iki sefer yapılacak aşıyı nasıl bedava yapacak?
Onun için yeni yıl giden yılı mumla aratacak diyoruz.
Yorum Yap