- 29.04.2017 00:00
Evrensel değerleri yani demokrasiyi,hukuku,temel hak ve özgürlükleri kendinize göre eğip bükmeye kalkar ve kurgularsanız bunun bedelini size ödetirler.
Türkiye’nin gündemi şaibeli 16 nisan referandumdan sonra, 25 Nisan 2016 Tarihinde Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Türkiye’yi 13 yıl sonra, siyasi denetime alma kararı ülkenin gündemine bomba gibi düştü.
Biz Avrupa Konseyinin kurucusu olan bir ülkeyiz, dahası var ülkeyi siyasi denetime alan AKPM’nin 2010-12 yıllar arasında şu anki Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dönem başkanlığını yaptı..
Avrupa parlamentosundan demokrasi ve hukuk konusunda uyarılar,Avrupa Konseyine bağlı komisyonlar üstünden son beş yıldır sı sık raporlar geliyordu ama AKP hükümeti bunları hiç iplemedi.
Avrupa Konseyinin bir kuruluşu olan Viyana Komisyonu’nun raporu Türkiye’de referanduma götürülen 18 maddenin demokraitk hukuk devleti ile bağdaşmadığı konusunda,hatırlanırsa Türkiye’yi uyarmış ve rapor haline getirmiş bu raporun içeriği de medyada yer almıştı.
Türkiye, Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatının (AGİT) kurucusu olan ve temsil edilen bir ülkedir.16 Nisan referandumunu izlemeki için AGİT’i seçimleri izlemesi için çağıran da Türkiye’dir. Türkiye Viyan Komisyonun da bir asil bir de yedek olmak üzere iki hakimle temsil ediliyor..
AGİT 16 Nisan referandumunun eşit yapılmadığını, muhalefete ve muhalif medyaya karşı yasakçı bir uygulamanın aleni uygulandığını,referandum sonucunda YSK’nın varolan kanunları iktidarın çıkarına yönelik yorumladığını,YSK’nın kanun ihlali yaptığı açıklamasını, Türkiye bu mesajları ve raporları umursamadı.
Kısacası Perşembenin gelişi Çarşambadan belliydi.
İşin garip yanı Avrupa parlamentosunun aldığı bu kararların çoğuna Türkiye’de CHP’de bunu hep söyleye geldi.
AP’nin aldığı kararları okuyunca şaşıracaksınız CHP bu kararlara niye karşı çıktı diye..
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi(AKPM) Türkiye’yi demokrasi liğinden düşüren 15 karara bir gözatalım:
*OHAL’i mümkün olduğu kadar çabuk kaldır.
*OHAL altında çok gerekli olmadıkça KHK çıkartmaya son ver;KHK’lerle toplu halde kamu görevlilerini işten çıkartmaya son ver.
*Yargılanmayı bekleyen tutuklu tüm parlamenterleri serbest bırak.
*Yargılanmayı bekleyen tüm gazetecileri ve aydınları serbest bırak.
*OHAL Araştırma Komisyonunu kur ve KHK’lerle işinden olanlar için etkili şekilde ulusal yargıda tamir edici çalşımalarını başlat,adil yargılamayı garanti altına al.
*AKPM’nin kararları ve Venedik Komisyonu’nun ve İnsan Hakları Komiseri’nin tavsiyeleri ışığında ifade özgürlüğünü iyileştirecek acil adımları at.
*Referandumu Avrupa Konseyi standartlarında düzenle ve venedik Komisyonu’nun teamülleri ışığında,seçme özgürlüğünün oluşturulmasına katkı sağla.
*Venedik Komisyonu’nun 18 madde ile ilgili tavsiyelerini mümkün olduğu kadar çabuk uygula.
*Ölüm cezası AK üyeliği ile uyuşmaz;böyle bir karar üyeliği tehlikeye sokar.
*Terörle mücadele yasası revize edilsin.
*Tutuklu Belediye Başkanları serbest bırakılsın.
*18 Mddelik anayasa değişikliği not edildi.
*Gözleme heyetinin raporu doğrultusunda referandumun adil olmayan bir şekilde gerçekleşmesinden ve 2 taraf arasında eşitlik olmamasından, üzgün olunduğu dile getirildi.
*Referandumun meşruiyeti hakkında ciddi soru işaretleri ortaya çımıştır.YSK’nın bu iddiaları ciddi şekilde araştırması gerekir.
*Anayasa’daki 18 maddeyle ilgili Venedik Komisyonu’nun tavsiyelerine uyulmalıdır.
Bize göre Avrupa parlamenterler meclisi bir madde daha eklemeliydi o da; AKP hükümetine 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağını kısa süre içinde ortaya çıkartılması ve darbecilerin cezalandırılıması tavsiyesinde bulunmalıydı..Ne dersiniz?
Avrupa’da bu kararlara karşı çıkan ve AKP ile birlikte aleyhte oy veren CHP’e,AKP’e hükümetinin bu uygulamalarından şikayetçi değil mi?Şikayetçi.
Sahi CHP bu kararlara niye karşı çıkıyor,siz bir şey anladınız mı?
Ben anladıysam arab olayım.
Gerçekten CHP’nin bu politikasından sonra Türkiye’de açıkça söylemek gerekir ki, samimi bir itirafımdır; ülkede iktidar sorunu yok muhalefet sorunu var.AKPM’nin kararlarının büyük çoğunluğu CHP’nin AKP’e hükümetine verdiği desteklerin sonucu yaşanmadı mı? HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ve 12 HDP’li milletvekilinin,DBP’nin 85 belediye başkanlarının görevden alınarak tutuklanması,CHP’nin desteği sonucu olmadı mı?
Bir yazımda konu etmiştim MHP’den muhalefeti olanın iktidarın ömrü sınırsıdır diye..
Buna CHP’nin mevcut politikası ve bu zihniyetle AKP’yi kısa sürede iktidardan indirmek olası gözükmüyor.
AKP’e sadece Avrupa Parlamentosunun kararlarını yok hükmünde saymıyor,uluslararası Çalışma Örgütü(İLO) nun kararlarını da uygulamıyor.İLO’nun raporlarında Türkiye iş kazalarında Çin’den sonra dünya da ikinici sırada.
Yine Türkiye 100 ülke içerisinde Hukuk devleti sıralaması 82.sırada yer alıyor.
Basın özgürlüğü sıralmasında ise 180 ülke arasında 155.’nci.
Türkiye demokrasi liğinden düşrülürken artık bir alt kümede mücadele eden Rusya,Azerbeycan,Ermenistan,Gürcistan ve Ukranya gibi totaliter tek adam yönetimiyle yönetilen ülkeler statüsünde değer görecek..
Türkiye’yi son 13 yıl da demokrasi liğine çıkartan da AKP’e demokrasi liğinden düşüren de.
Yargıtay Cumhuriyet Baş Savcısı Anayasa Mahkemesine AKP’yi kapatma davası açtığında Avrupa Parlamento Başkanı Baroso TBMM’nin kürsüsünden AKP’yi kapatamazsınız diye konuşurken,AKP grubu Baroso’nun sözlerini alkışlarla sık sık keserek ayakta alkışlıyorlardı.
Erdoğan partisinin kapatılması sürecinde AHİM kararları Türkiye’de ki yasaların üsütünde diye Yargıya mesaj veriyordu..
Bugün aynı Erdoğan AHİM’den tutunda, Avrupa ile birlikte kurdukları,kurumların kararlarını ve raporlarını yok hükmünde sayıyor.
Türkiye’nin AP’nin ‘siyaseten denetleme sürecine alınması’ küçümsenecek bir olay değil.
Uluslararası hukukun parçası olmayı yok sayarsanız, yalnız siyasi iktidar değil toplum olarak bunun bedelin ağır öderiz. Ekonomik göstergeler ortada İşsizlik,enflasyon,turizm bunun en somut örneği,domatesin kilosu İstanbul da semt pazarlarında 2 dolardan satılıyor.
Dileriz olmaz ama daha kötü günlerin sinyalleri geliyor.
Hukuksuz ne ülkede barışı sağlayabilirsiniz ne de yeryüzüyle uyumunuz olur.
AKPM’nin aldığı kararlar ülkenin geldiği yeri tarif etmiyor mu?
Yorum Yap