Bu tam bir aldatmaca, tam bir algı operasyonu… Batılı güçler Türkiye seçimlerine gölge düşürmeye ve bunu da PKK ve FETÖ ile yaymaya çalışıyorlar… Hatta bazı muhalefet partileri de bunlara alet oluyor.

Hâlbuki işin aslı çok açık…

Bütün siyasetçiler rahat rahat kampanya yapıp ne isterlerse istedikleri gibi söylüyorlar. Kimse baskı altında değil hatta o çok muhalif oldukları OHAL’in bile esamisi okunmuyor. Hatta CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce sesi kısıldığı için iki ilde mitinglerini iptal etmek istiyor, yani kimse kendisine meydanları yasaklamış değil…

Bugünlerde büyük bir siyasi hareketlilik var. Partilerde adaylar belirleniyor, millet aday olabilmek için varını yoğunu ortaya koyuyor. Bu hareketlilik, bu enerji demokrasimizin gücünü ve kapasitesini göstermiyor mu? Bu tür işlere ancak demokratik ülkelerde rastlanmıyor mu?

FETÖ projesi olduğu bilinen Meral Akşener ve siyasi hareketi de seçimlere girebiliyorsa, milleti birbirine düşüren Selahattin Demirtaş Cumhurbaşkanı adayı olabiliyorsa o ülkede demokrasi yok da ne var?

Ne yazık ki bizdeki demokrasi olgunluğu Avrupa’da yok… Bizim siyasetçilerimizin Avrupa ülkelerinde seçim kampanyası yapmalarına izin yok. Yani o ülkelerde oy kullanacak milyonlarca Türk demokratik bir faaliyetten, yani partiler hakkında bilgi edinme hakkından mahrum.

Esas sorgulanması gereken bizlerin demokrasi anlayışı değil de Batı’nın bu haksız ve anti-demokratik davranışları…