Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la buluşması ve oradaki konuşmaları, şu ana kadar yürüttüğü kampanya tamamen ona bir artı. Hatta CHP’den Meral Akşener’e doğru kayan oylar yeniden CHP’ye dönüyor…

AK Parti Başkan Yardımcısı Mahir Ünal da bu gerçeğe parmak basarak “Sayın Muharrem İnce son derece hassas ve dikkatli. Bu yüzden de Sayın İnce’yi tebrik ediyorum. Ama Kılıçdaroğlu’nun diline baktığınızda aynı şekilde. Bütün devletin kurumlarına saldıran, yok efendim sarayın polisi, halkın polisi, sarayın yargısı-halkın yargısı 15 Temmuz gazisi-terör gazisi… Her yapıyı ayrıştıran bölen ve nefret dili üzerinden bir söylem olamaz muhalefetin dili.” İfadelerini kullanıyor.

Yani bakıyorsun Kılıçdaroğlu nasıl her şeyi batırıyorsa Muharrem Bey muhalefet yapıyor ama rencide etmiyor, yıkmıyor.

Ama yine de büyük çarpıklık var. Partisinde genel başkanlık yarışını bir türlü kazanamayan Muharrem Bey şimdi Cumhurbaşkanlığı için yarışmaya çalışıyor. Parti lideri aday olur ve iktidar için yarışır. Yani CHP’yi iktidar yapmaya çalışır. Ama Kılıçdaroğlu tam tersine iktidara talip olmadı veya olamadı ve Muharrem Bey’i öne sürdü. Yani CHP esasında iktidara talip değil.

Buna karşılık Meral Akşener parti başkanı olarak İYİ Parti’nin cumhurbaşkanı adayı ve Temel Karamollaoğlu da parti lideri olarak Saadet Partisi’nin adayı. Hatta Doğu Perinçek de Vatan Partisi’ni iktidara taşımak istiyor. Kılıçdaroğlu’nun tek iddiası ise milletvekili seçilebilmek…

Muharrem Bey’in cumhurbaşkanı seçilmesi bir hayli zor ama bir yolunu bulup CHP’nin başına geçebilirse o zaman hepimiz rahatlarız.