Eninde sonunda Başkanlık Sistemi

  • 27.11.2015 00:00

 Başbakan Davutoğlu’nun açıkladığı 64. hükümet programında “Türkiye’nin siyasal tecrübesine ve gelecek vizyonuna daha uygun olduğu inancı” ile “Başkanlık Sistemi” hedefi de yer aldı. Şöyle denildi:

“Bir yandan vesayetçi bir şekilde kurgulanarak, demokratik doğasından koparılmış parlamenter sistemin yol açtığı siyasal istikrarsızlıklar, öte yandan Yeni Türkiye vizyonumuzun ihtiyaç duyduğu etkin ve dinamik yönetim dolayısıyla, Başkanlık Sisteminin daha uygun bir yönetim modeli olduğuna inanıyoruz.”

Eğri oturup doğru konuşalım, Türkiye’nin temel problemi, sistem meselesidir. Bu hayati meselenin “Parlamenter sistem mi?-Başkanlık sistemi mi?” tartışmasına hapsolması doğru değil. Öncelikle “Parlamenter sistem” diyerek bugünkü sistemden memnun muyuz? “Türkiye, mevcut anayasaya dayalı, krizlere gebe bu sistemle yoluna devam etmelidir” diyen var mı?

Pekiyi mevcut Anayasa ne? 12 Eylül darbe Anayasası... Kırk yamalı bohça gibi konjonktüre göre orası burası düzeltilmeye çalışılmış ama özüne dokunulmamış. Özünde hukukun üstünlüğü yok, evrensel insani değerler yok, farklılıklara saygı yok, çoğulculuk yok, özgürlükler yok, o yok, bu yok... Ne var? Ötekileştirme var, “kabul et, Kürt de olsan Türk’sün” demek var. Statükonun korunması, vesayet sisteminin oturtulması, sivil iradenin elinin tutulması, iktidarların tepesinde boza pişirilmesi var. Atanmışların seçilmişleri yönlendirmesi, bürokrasi eliyle ülkeye nizamat verilmesi, hele emniyet-yargı dayanışması varsa Paralel darbe yapılması, hepsi var.

1982 Darbe Anayasası, Türkiye’nin gerçeklerine, milletimizin değerlerine ve toplumsal ihtiyaçlara göre hazırlanmamıştır. Toplumsal bir mutabakatın, milli iradenin ürünü değil, darbeci generallerin dayatmasıdır. Darbeci generaller de Anayasa yapmaktan anlamadıklarına göre, onlara da bu sistemi bir dayatan olmalıdır. Hadi açık söyleyelim, onlara da Türkiye’nin nasıl yönetileceğini dayatan küresel güç odaklarıdır. Sistemin emniyet subablarına rağmen, sivil irade güçlendiğinde ve küresel sistemin tekerine çomak sokmaya başlandığında o güç odakları kimi devreye sokuyor; darbeci generalleri... 27 Mayıs 1960 darbesinden beri cuntacılar eliyle on yılda bir siyasetçilerimiz terbiye edilmeye çalışılıyor. “Darbe-demokrasiye geçiş” tahterevallisi, yarım asırdır milli-güçlü bağımsız Büyük Türkiye hamlemizi tökezletiyor, bizi toplum ve devlet olarak yıpratıyor.

Mevcut sistemle gidemeyeceğimize, yerimizde de sayamayacağımıza göre yeni sistem ne olmalı? Bu sorunun muhalefette bir cevabı yok.

AK Parti’nin ise bir cevabı var. Artık Cumhurbaşkanını halk seçtiği için sistem sancısı iyice artmıştır. Bugün aynı partinin ahenkli çalışan insanları olarak Sayın Erdoğan ile Sayın Davutoğlu arasında bir problem yok. Ancak bu haliyle potansiyel kriz tehlikesi mevcut. AK Parti diyor ki, Başkanlık sistemi ile yolumuza devam edebiliriz...

İzahını da yapıyor: Hazırlanacak özgürlükçü ve insan odaklı yeni Anayasa ile yasama ve yürütmenin müstakil olarak etkin olduğu, güçler ayrılığının tahkim edildiği, demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü, toplumsal farklılıkların siyasal temsilinin sağlandığı, yerel yönetimleri güçlendirildiği, karar alma süreçlerinin hızlandığı yeni bir siyasal sisteme geçebiliriz.

Bunu AK Parti istiyor, diyerek karşı çıkmak, “Erdoğan diktatör olmak istiyor” kurnazlığına sapmak çare değil. Göreceksiniz Türkiye, milletimizin sağduyusu ile sistem problemini de referandumla çözecek. 1 Kasım zaferinin anlattıklarından biri de budur...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums