Doğu Ergil: Kaybetme Korkusu

Eleştiri, yüze tutulan bir ayna gibidir. İnsanlar ve toplumlar ancak eleştiri ile kendilerini tanıyabilir.

Doğu Ergil: Kaybetme Korkusu
2.09.2015 - 08:19
2328

 Eleştiri, yüze tutulan bir ayna gibidir. İnsanlar ve toplumlar ancak eleştiri ile kendilerini tanıyabilir.

Bireyler eleştiriye kapatılırlarsa, başka bir gözle kendilerinin eylemlerini değerlendiremez. Dolayısıyla da ne hayatlarını düzeltebilir ne de gelişebilirler. Kişi ve toplumlar eleştiri aynasındaki görüntülerini sevmeyip aynayı kırarlarsa ne hatalarını düzeltebilir  ne de daha iyi olabilirler. O yüzden eleştiri ve muhalefet; bireylerin, toplumların ve rejimin olmazsa olmazıdır. Şimdi eğer bir otorite, eleştiriyi ve muhalefeti engellemeye çalışıyorsa iki şeyi yapıyor demektir. Birincisi kendi varlığına yönelik her türlü ihtar ve düzeltme imkânını yok ediyordur ki bu kendisini mutlaklaştırmak, eleştiriye kapatmak ve aynı zamanda değişmez kılmak çabasıdır. Demokrasinin ruhu ve lafzıyla hiç uymayan bir şeydir. Yapılmış olan bir sürü haksızlık, usulsüzlük ve yolsuzluğun üstü örtülmeye çalışılıyor demektir. Neresinden bakarsanız bakın çok sakıncalı ve sistemin sürdürülebilirliğini engelleyen bir durumdur. Sistem kendini bu şekilde sürdüremez. Gelinen noktada kendini geliştiremeyen ve dönüştüremeyen tüm sistemler çöker ve biriken öfke seli büyüyerek etrafı tahrip eder.  Şimdi bunu görmeyen ve mutlak iktidar arayan bütün güçler ve gruplar eninde sonunda bu öfke selinin altında kalacaktır. Bugün iktidar çevrelerinde değişmezlik ve eleştirilmezlik konusundaki ısrar  pervasızlık boyutuna varmıştır. Güç ve iktidarı kaybetme korkusundan kaynaklanmaktadır bu.  Demokrasinin ilkelerini çiğneyerek; eleştirinin önü kapatılıp, muhalefet susturulmaya çalışılıyor.

Bugün basın gruplarına da sürekli baskı yapılıyor. İş dünyasından sanat dünyasına kadar her alanda hakim bu yıldırma çabaları.  İnsanların işten çıkarılması bunun bir göstergesi.  İş dünyası da böyle. Türkiye'de iş dünyası sürekli devlet ile iş yaparak palazlandığı ve varlığını bu yolla sürdürdüğü için koca koca holdinglerin geleceği bir kişinin iki dudağının arasında.

AK Parti son seçimde tek başına iktidar olma şansını kaçırdı. Bunu tekrar yakalayabilmek için HDP'yi baraj altında bırakmaya çalıştı. Şiddetin yeniden başlatılıp, tırmandırılması yöntemi sınandı. Hatta bu yöntemin tutmasından hayli endişe ettik. Fakat çok ilginçtir ki tutmadı. Anket şirketlerinin yapmış olduğu araştırmalar sonucunda vatandaş yüzde 10 gibi bir farkla Erdoğan, Davutoğlu ve AK Parti üçlüsünün şiddetin başlatılıp tırmandırılmasında Demirtaş, HDP ve PKK üçlüsünden daha fazla sorumlu olduğunu söylüyor.   Toplum bunu anladı ve AK Parti taktik değiştirdi. Bu sefer AK Parti, MHP'nin oylarından yontarak seçimde tek başına iktidar olmasına yetecek kadar oy cezbetmeye çalışıyor. Yani şimdiki taktik MHP'nin yontulması. Ama dikkat ederseniz bu stratejide AK Parti'nin hatalarından arınması, yapılmış olan bir takım yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin giderilmesi, liyakate dayanan kadroların iş başına getirilmesi türünde bir çaba yok. Bu nedenle seçimde istediğini elde edemezse, seçimin şartlarını değiştirme ya da erteleme yoluna gidilebilir. Bir başka kompozisyonda AK Parti ağırlıklı bir hükümetle devam da düşünülebilir. AK Parti'nin seçimde aradığını bulamayacağına yönelik bir izlenim daha yoğun. Toplumumuz buna kanmayacaktır. Kendisini AK Partili hisseden ve hiçbir eleştiriyi kabul etmeyen çekirdek kadro ne olursa olsun etkilenmiyor ve o kesin AK Parti'den kopma mümkündür. Ne yazık ki bugün AK Parti'nin seçim gündemi Türkiye'nin gerçek gündemi ile örtüşmemektedir.

ZAMAN

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums