Yürütme’nin Yargısı

  • 28.04.2015 00:00

 İnsanoğlu yüz yıllarca yıllık acı deneyimin ardından, ağır bedeller ödedikten sonra bir toplumu yönetmenin en ideal yönteminin kuvvetler ayrılığı prensibinde olduğuna karar vermiş.

 Kendisini yönetmek için seçtiği insanların da kanun dışı eylemleri olabileceğini düşünerek yargıyı bağımsız tutmuş. Elbette dünyanın hiç bir ülkesinde devletten tamamen bağımsız bir yargı sistemi yoktur ama kendisine demokratik diyen ülkelerin hiç birinde de bizdeki kadar Yürütme’ye bağımlı olmamıştır herhalde.

 Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın da aralarında bulunduğu 62 kişi hakkında verilen tahliye kararı sonrasında yaşadıklarımız bu ülkede yargının tamamen tükendiğinin son kanıtı oldu.

 Doğal hakim ilkesine aykırı bir biçimde oluşturulan Sulh Ceza Mahkemeleri’nin siyasi iktidarı rahatsız eden kişileri hükümsüz cezalandırma aygıtı haline dönüştürüldüğü görüldü.

HIRSIZ MAHKEMEYE KADI OLMUŞ!

 Tahliye kararına iktidar partisinin verdiği tepki, tamamen siyasi iktidarın denetimine girmiş Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun aldığı kararlar, 17 Aralık’ta başlayan çöküş sürecinin zirve yaptığının göstergesi oldu.

 Bu tablo, adalet sistemine sadece siyasi davalarda değil, AKP’li bir kişi veya kurumla davalık olduğunuz noktada da güvenmenin olanaksız hale geldiğinin göstergesi oldu.

Tahliye davasında devreye girenlerin özel hukuk davalarında da aynı gücü kullanmayacağının garantisi yoktur çünkü.

 “Hırsız mahkemeye kadı olmuş” atasözü bu toplumun yaşadığı zorluklardan, yanlı adalet sisteminde ödediği bedelden çıkardığı dersler sonucu yarattığı bir atasözüdür.

Çöken bir adalet sisteminin o toplumu paramparça edeceğinin de göstergesidir. Bu atasözünün doğmasına yol açan koşulların koca bir imparatorluğun sonunu getirdiğini biliyoruz.

 TOPLUMU KURTARMA FIRSATI...

Mehmet Baransu’nun tek başına bir hücrede tutulması, yargının kendi işleyişine yürütmenin müdahil olup adliyeyi adeta ablukaya alması, 12 Eylül günlerinde bile tanık olmadığımız olaylar doğrusu...

 Asliye Ceza Mahkemeleri’nin verdiği kararlar tartışılabilir, sorgulanabilir elbette ama yargının bağımsız işleyen kendi kurumları içinde. Yürütme’nin bu sürece müdahil olması o ülkenin demokratik bir hukuk devleti olarak fonksiyonunun sona erdiği anlamına gelir.

 Başta Başbakan Davutoğlu olmak üzere iktidarın sözcülerinin meydanlarda sonradan kanıtlamaya zahmet bile etmeyecekleri iddialarda bulunmaları, ortalama yurttaş zekasına hakarettir. Tıpkı Efkan Ala’nın “Bank Asya 2 milyar dolar aldı” iddiası gibi.

 Bir siyasi iktidar, bağımsız mahkeme kararlarını tanımadığı 17 Aralık’tan bu yana panik ve korku içinde yanlışlarına yenilerini eklemeye devam ediyor. Ama devletin kurumları, toplumun değerleri yara almaya devam ediyor.

7 Haziran seçimi sadece bir zihniyetten kurtulma fırsatı vermeyecek bu ülkeye, bir devleti, bir toplumu kurtarma fırsatı verecek. İyi kullanılmazsa, sonu felaketle sonuçlanabilecek bir fırsat…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums