Ortada silah varsa o bir gün patlar!

  • 13.04.2015 00:00

 Partilerin 7 Haziran genel seçimleri için kampanyalarını aday belirlemelerinin ardından birer birer başlattıkları şu günlerde seçimi mobilize etmeye dönük provokasyonlar da hızlandı. Dün savcı öldürüldü, bugün Ağrı’da çatışma çıktı. Yarın güne nasıl bir haberle uyanacağız belli değil.

HDP’nin çözüm süreci görüşmelerini yürüten sözcüsü S. Süreyya Önder, görüşmeleri MİT ile değil siyasilerle sürdürüyoruz bu gelişme önemli diyor. Bence de önemli. Peki, buradan çözüm süreci ilerliyor, sonucunu mu çıkarmalıyız. Diyelim ki öyle, peki dün Ağrı, Diyadin dağlarında yaşananlar ne oluyor?

15 timden oluşan 255 komando 11 Nisan’da Ağrı, Diyadin dağlarında PKK avına çıkıyor. PKK’nın dağda yapacağı şenlikte propaganda yapmasına engel olmak, böylece kamu düzenini sağlanmak; gerekçeyi böyle açıklıyor Genel Kurmay. PKK ateş açıyor, çıkan çatışmada PKK’lılar ölüyor, askerler yaralanıyor.Çatışma devam ederken Cumhurbaşkanı Sakarya’da mitingde sesleniyor:“25 terörist askerlerimize karşı şu anda bir çatışmanın içinde. Şimdi malum siyasi parti bu bölücü terör örgütünün bu eylemleriyle oy toplamının gayreti içinde”

HDP eş başkanı da aynı olayı “gerillanın nerede olduğunu biliyorlar, gidip pusu kuruyorlar, oy almak için mitingde operasyonu kullanıyorlar, Genel Kurmay AKP’ye çalışmaktan vazgeçse iyi olur” diye açıklama yapıyor.

Bu olayı nasıl yorumlamalıyız?

Bir taraftan sorunu çözmek için görüşüyoruz, ilerliyoruz diyeceksiniz,öte yandan biriniz dağda eli silahta bekleyecek, diğeri onun üzerine gidecek. Çıkan olayda ölenleri yaralananları seçim için malzeme yapacaksınız.

Buprovokasyona kimin ihtiyacı olduğu çok açık.

AKP ve onun lideri sıkışmış durumda.Yapılan anketler, bu anketler üzerinden konuşan yorumcular hep bunu söylüyorlar. HDP barajı geçerse, bırakın başkanlık sistemini, AKP’niniktidarı koruması bile mucize olacak.

Bunun için şikâyetçigöründüğü 12 Eylül anayasası ile gelen %10 barajına sığınıyor AKP.HDP’yi barajın altında tutmak için siyasi etiği bir kenara bırakıp elinden geleni yapıyorlar. 12 Eylül anayasasına rahmet okutacak daha otoriter bir anayasa ve başkanlık sistemi için Cumhurbaşkanı seçim meydanlarında kendisine 400 milletvekili istiyor. Siyaset geleneğimiz içinde bu görülmüş şey değil.

Kaybedilenin yakın gelecekte telafisinin zor olacağı, demokrasinin bıçak sırtında olduğu bir dönemden geçiyoruz.Her türlü provokasyona açık ve bunu için yeterince aracın ve alışkanlığın olduğu bir siyasi kültürde yaşadığımızı da unutmayalım.

Hal böyle ise yaşanan provokasyonu sadece karşıtınıza mal edip işin içinden sıyrılamazsınız. Karşıtınız provokasyon peşinde koşuyor olabilir, sizin göreviniz ona bu fırsatı vermemek olmalı. Ona bu fırsatı veriyorsanız ortaya çıkan sonuçta sorumluluğu rakibinizile paylaşırsınız.

Kürt hareketinin ve Kürt sorununun görünür hale gelmesinde PKK’nın rolü ortada bu doğru. Ama aynı zamanda PKK Türkiye’de yakın geçmişte derin devletin bağışıklık sistemini güçlendiren de bir rol oynadı. Türkiye’de yakın geçmişteaskerin siyasetteki ağırlığını sürdürmesi PKK sayesinde oldu. Bu anlamda PKK askeri vesayettepartner rolü oynadı. 

Şimdi seçim sathı mahalline girdiğimiz şu günlerde Doğu’da, Güney Doğu Anadolu’da provokasyon görüntüleri sürekli yenilenmeye başlarsa, bunuAKP ve onun lideri miting alanlarında kullanmaya devam ederse bu durum istemez Kürt Hareketini AKP’nin partneri haline getirir. Giderek daha otoriter hale gelen bir sürecin mi partneri olacaksınız, yoksa giderek demokratikleşen bir sürecin partneri mi? Kürt hareketinin bugün cevaplaması gereken soru budur. 

HDP bu provokasyonları ne kadar iktidara ve onunla birlikte yürüyen derin devlete meletmeye çalışılırsa çalışılsın, süreç böyle ilerlemeye devam ederse buradan bir paydaşlık görüntüsü ortaya çıkacağı çok açık.Bu görüntüler tekrar ederse Batı’da seçmen HDP’yesandıkta beklediği desteği vermeyebilir.

Seçimlerde HDPbarajın altında kalır, Türkiye’ye özgü Başkanlık SistemiCumhurbaşkanının beklentileri doğrultusunda AKP yürüyüşünü sürdürürse bunun baş sorumlularından biri de Kürt Hareketi olacaktır. Bu durumda ortada ne Türkiyelileşme kalır ne deon madde etrafında ilerleyen çözüm süreci.

O nedenle HDP’nin bütün enerjisini ortaya çıkan provokasyonların AKP ve Cumhurbaşkanı tarafından kullanılmasını önlemeye vermesi sorunu çözmez. Asıl olan bu provokasyonlarayol açacak ortamın oluşmasını önlemeye dönük çabadır.

HDP, AKP içinde varsa otoriterleşme karşıtlarının elini, Davutoğlu’nun elini Cumhurbaşkanı karşısında güçlendirecek bir duruş sergilemeli, bir bütün olarak AKP’yi MHP ile yakınlaştırmayacak siyasi çizgide ilerlemelidir. Milletvekili adaylarını ön seçimile belirleyen,dini ve etnik kökeni farklı adayları listesine alan, böylece demokratik bir açınım içine girenCHP ile yeni anayasa için ortak bir zemin yakalamaya özen göstermelidir.

Bunun yolu da bellidir. PKK, Türkiye toprakları içinde elinden silahı bu gün bırakmalıdır.

Cumhurbaşkanının sezgi gücü ile ortaya koyduğu siyasi mühendislik ile ilgili yaratıcılıklarını (EtyenMahcupyan’dan ödünç alındı) boşa çıkaracak tek yol, HDP’yebarajı aştıracak, giderek ana muhalefet partisi olma yolunu açacak tek yol PKK’nınsilah bırakmasıdır.

Yarın çok geç olabilir. PKK bunu AKP dayattığı için değil, hayat dayattığı, çözüm sürecinin kendisi dayattığı için yapmalıdır. PKK elinde silahı tuttuğu müddetçe HDP, PKK’nın içinde şu veya bu biçimde yer almaya devam edeceği bütün provokasyonlarda bedel ödemeye devam edecektir.

Ortada silah varsa o bir gün patlar ve bundan “çözüm”değil “çözülme”, demokrasi güçleri karanlık güçler yararlanır. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums