- 4.02.2017 00:00
Ünlü Hint Şairi Tagore bir şiirinde " Nasılda düşmandık birbirimize, uyandık dost olduk " der. Bu söz sanki genel olarak biz Kürtler, özel olarak da Kürt siyasetçileri için yazılmış gibi. Bizler bir birimizin verdiği onca emeği, fedakarlığı, özveriyi görmeyiz, fakat hatalarımızı adeta birbirimizin gözüne parmak sokarak, abarta abarta dillendiririz.
Bazen bir söz için, bazen bir eğilim için, eyleme dönüşmemiş bir öngörü için bir birimizi yerden yere vurmakla kalmaz, kanlı bıçaklı düşman kesiliriz. Bir birimize olmadık iftiralarda bulunuruz. Biz bu denli birbirimizi boğazlamakla meşgul iken, bizi yöneten egemenler, Olimpik tanrıları gibi bir tiyatroyu seyreder edasıyla izlerler. Karlı bir ticaret yapmış tacirler gibi keyifle ellerini ovuştururlar. ”İşte bu, işte bu “ dediklerini duyar gibiyim.
Çok değil, Güney Kürdistan Bağımsızlık Referandumu sürecinde İran, Irak ve Türkiye asırlara dayalı husumet ve rekabetlerini bir kenara bırakıp, üç gün içinde Kürtlere karşı yek vücut oldular. Ama biz halen gaflet uykusundayız.
Dün Selahattin DEMİRTAŞ'ın " Seher " isimli kitabını aldım. Kitabın tanıtım sayfasına bakınca kısa sürede 14.baskısını yaptığını gördüm. Oya Baydar ve Zülfi LİVANELİ'nin kitap için yazdıkları yazıları okudum. Biraz şüpheyle yaklaştım. Doğrusu bu ara elimde üç açık kitap vardır. Bir dördüncü kitabı da murdar etmek istemiyordum. Fakat hemen kitabı okumaya başladım. O kadar akıcıydı ki, elimdeki diğer kitaplara parantez açıp kitabı bitirdim. Günün diğer aktiviteleri dahil 24 saatte 138 sayfalık "Seher " isimli öykü kitabını okuyup bitirdim. Seher insancıl bir yaklaşımla, biraz da feminist bakış açısıyla yazılmış, Türkiye'nin sosyolojik gerçeklerine öykü diliyle parmak basmaktadır. Ve itiraf edeyim ki başarılı hem de çok başarılı bir sanat eseri olmuş. Eline sağlık sevgili Selahattin.
Ben Selahattin DEMİRTAŞ ile ilk ve son defa Merhum Genel Başkanımız Fehmi DEMİR'in cenaze merasiminde karşılaştım. Bir birimize sıcak bir merhaba verdik ve üç-beş cümleyle birbirimizi sorduk. Cenazede Türkçe Konuşmayı yapmakla görevliydim. Selahattin DEMİRTAŞ , bir Kürt Siyasetçisi ve HDP Eş Genel Başkanı olarak Fehmi Başkanın Cenaze törenine gelmişti. Gelişi bizi onure ettiği gibi, basının da ilgi odağı olmuştu....
Selahattin DEMİRTAŞ'ın tutuklanmasını bir hukukçu olarak hep siyasi gördüm. Hem kendisine, hem de sevenlerine, seçmenlerine yapılan bir haksızlıktır. Asla içime sinmedi, asla onaylamadım. Umarın bir an önce özgürlüğüne kavuşur.
Seher'e gelince, okuduğumuzda hepimiz bir parça kendimizi görmüş olacağız. Adeta aynamız gibi . Biz bile kendimizi bu kadar güzel ve çarpıcı tasvir edemezdik, anlatamazdık. Siyaset iklimi oldukça sert ve çoraktır. Sanatın tropikal ikliminde daha çok verim alabiliriz. Sanat yaratıcıdır. Belki birlik olmanın formülünü sanat yaratabilir ve bizi birbirimize yaklaştırabilir. Kendi kaderimizi tayin etme hakkımızı kullanabilmek için bir zemin oluşturmalıyız. Bence seher horozları çoktan öttü. Uyanma vaktidir.03.11.2017
Av.Abdulmenaf KIRAN
HAK-PAR Gnl.Bşk.Yard.
Yorum Yap