‘Ötekiler’ gelmesin seçimleri

  • 31.10.2015 00:00

 Hep övünürüz, seçimlere katılım oranlarımız çok yüksek diye. Küçük büyük partililerin canla başla çalışmalarını, seçmenlerin seçimleri ciddiye almalarını oldum olası sevmişimdir.

Sözgelimi Saadet Partililerin çalışkanlıklarına hep sempati duymuşumdur.

Sandık yoluyla çözüm aramak, sandık dışı siyaset alanlarına kuşku duymak toplumumuzda ve özellikle sağ cenahta oldukça yaygın.

Ama bu kuşkuculuk aşılmalı. Oy verdikten sonra da siyasetin devam ettiğini, seçmenler olarak seçilenleri ve atanmışları denetleme görevimiz olduğunu kavramalıyız.

Maalesef sokaklarda eylem yapanların suçlu ilan edildikleri bir ülkede yaşıyoruz. Oysa bu anayasal bir hak.

Çok sayıda insanımız, eylemcilerin sözlerine değil tiplerine bakarak, “Bunlar bizden değil” diyor ve kalbini mühürleyerek geçip gidiyor.

Ama bu da değişecek. Nazlı Ilıcak’ın birkaç gün önce dediğini unutmayalım: “Solcu arkadaşlardan direnmeyi öğreniyoruz” dedi.

Umarım şiddete bulaşmayan, adalet arayan solcuların nasıl şiddetle bastırıldıklarını ve üstelik “suçlu” hâle getirildiklerini Nazlı Hanım gibi sağ cenahtan gelen diğerleri de anlar.

Solcuların 1980’den sonra insan hakları alanında verdikleri mücadeleden daha sonra her kesim istifade etti. Umarım her siyasi çevrede, başkalarının hak ve özgürlükleri için mücadele etme bilinci yerleşir.

Seçimlere bu açıdan baktığımızda ise işler pek parlak değil. Düşünebiliyor musunuz, milyonlarca insan seçimden tek parti iktidarı çıkarsa kendi hayat tarzlarının, özgürlüklerinin zarar göreceğine inanıyor.

Bu kadar insan yanlış bir algıya mı sahipler? Onların bu endişelerini gidermesi gereken AK Parti’den bu yolda sinyal alanlar var mı?

Davutoğlu bu konuda tam bir hayal kırıklığı. Ne olurdu insanların korkularına merhem olsanız? Ne kaybederdiniz?

Her seçim neden hayat memat meselesine dönsün?

Öte yandan AK Parti’ye oy verenler de kokuyorlar. Şimdi ben desem ki, “yersiz yere korkuyorlar”, tam da yapılmaması gereken hatayı yapmış olurum.

Ne var ki bu seçimlerde onların korkuları bilinçli olarak istismar ediliyor: “Ötekilerin” gelmemesi için, yanlışları olsa da AK Parti’de kalmaları üzerine bir seçim stratejisi oluşturulmuş durumda.

AK Parti, hiçbir kesimin korkmaması gerektiğini, sivil bir anayasayla sistemin istikrarsızlık yaratan unsurlarının giderileceğini, bunun için gerekirse diğer partilerle uzlaşma yolunun aranacağını vurgulayabilirdi.

Ama bunu yapabilecek bir AK Parti var mı? Şu anda AK Parti’yi kim yönetiyor? Orada oluşan ikili yapı böyle devam ettiği sürece, Davutoğlu’nun bir şansı olabilir mi, pek sanmıyorum.

Bu arada AK Parti seçmenlerinin, sadece korkularından dolayı değil, yeterince saygı görmediklerini hissettikleri için de kutuplaştıklarını unutmamalıyız. Tıpkı onların “ötekileri” gibi.

Geçenlerde bir televizyon programında, benim “Aydınlanma karikatürleri” dediğim ve solla ve demokrasiyle hiçbir ilgileri olduğuna inanmadığım kişilerin, Cumhurbaşkanı veya diğer AK Partililerle ilgili kullandıkları saygısız, küfürbaz be basbayağı maço dil de, yangına benzinle gitmekten, yani kutuplaştırmayı derinleştirmekten başka işe yaramıyor.

Bu saygısız dil, korkuları körükleyerek iletişim köprülerini dinamitliyor.

Ama her kesim korkuyor. Ben de korkuyorum. Seçimlere asılacağız çünkü saygı görmek, kabul görmek ve meşru sayılmak istiyoruz.

Öyleyse hepimizi rahatlatacak bir oyun düzeni kuralım. Sivil bir anayasa yapalım ve kimse “ötekileri” yiyemesin. Bu o kadar zor mu?

İnanıyorum 1 Kasım bu hayali daha da yakınlaştıracak.

ytaskin@marmara.edu.tr

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums