Gerçekten barıştan yana mısınız?

  • 25.01.2016 00:00

 Bazı gazeteciler gerçekten çok can sıkıcılar. PKK’nin Çınar’da yaptığı saldırıda sivil ölümleri, özellikle bebek ve çocuk ölümleri, arayıp da bulamadıkları fırsatı vermiş gibi hemen saldırıya geçtiler.

“Haydi buna ne diyorsunuz” dediler, sanki bebek ölümlerini benimseyen birisi olabilirmiş gibi aramızda, Çınar saldırısına ses çıkartılmamış olmasına veryansın edip, solun şiddetle arasına koymayı başaramadığı sınır çizgisinden söz etmeye başladılar.

Bebek ölümlerini barışı savunanların önüne getiriyorlar.

Hiç utanmadan, hiç sıkılmadan!

Vicdanını yitirenler ancak, çocukların ölümünün üzerinden bir kaç saat geçmeden, “Haa, ne diyorsunuz bebek ölümlerine” diye sorabilir. Utanma duygusu kalmayanlar, yüzü artık bir daha asla kızaramayacak olanlar Çınar’da öldürülen çocukları, “kimden daha fazla insan öldü, çocuk öldü” yarışmasına malzeme yapabilir.

Biz, binlerce barışsever, çocuk ölümlerini, savaşta sivillerin öldürülmesini, kimsenin kuşkusu olmasın ki kınıyoruz. Sürece hiçbir dahli olmayan insanların yok edilmesini, körleşmiş bir şiddetle savaş kurallarına uyulmamasını, kimsenin kuşkusu olmasın ki, eleştiriyoruz.

Biz devlet aklayıcıları gibi değiliz.

Devletin her eylemini meşru göstermek için teoriye, gazeteciliğe, tarihçiliğe, akademisyenliğe takla atlattıranlar gibi değiliz.

Fakat, her fırsatta “PKK’yi eleştirsenize, ama haydi eleştirsenize, çabuk eleştirsenize” diye yüksek sesle bir koro oluşturanların anlamadığı şu: Sorunu çözecek olan, PKK’yi eleştirmek, kınamak değil. Bunun sorunu çözeceğini düşünsek, bizzat örgütlenip 70 milyonun PKK’yi eleştirmesini sağlamak için çabalarız. Ama bu sorunu çözmez. Bu, sorunun çözülmesi için batıda yaşayan barışseverlerin atması gereken adım değil. Biz, oylarımızla ancak Türkiye’de seçimlere katılıyor ve siyasi manzaranın oluşmasına katkıda bulunuyoruz. 

Bu nedenle, biz, seçtiğimiz, seçim sürecinde aktif yer aldığımız, yasalara uyması için mücadele ettiğimiz, bize başbakanlık yapan, bize cumhurbaşkanlığı yapan, bize meclislik yapan yapıları uyarabiliriz.

Bizim muhatabımız devlet ve hükümettir. Yasaları koyan, vergileri toplayan, yargıyla, eğitimle, güvenlikle birinci dereceden ilişkili olanlara seslenmek zorundayız. Bunun nedeni her hangi bir şiddet eylemini savunmamız değil, ancak devlet şiddetinin hesabını sorma yeteneğine, o da kitlesel mücadelelerle ancak, sahip olmamızdır.

Bunun bir başka nedeni daha var ama şovenizm ve sosyal şovenizmi bırakalım eleştirmeyi, eleştirenleri anlamaları dahi mümkün olmayan devlet âşıklarının kavraması mümkün değil. Türkiye’de yaşayan, bırakalım sosyalist olmasını, herhangi bir demokratın temel görevi Türk milliyetçiliğine karşı olmaktır. Memlekette demokrasi olup olmayacağını, milliyetçiliğin gerileyip gerilemediği belirler. Örgüt eleştirilerinin ise milliyetçiliğin geriletilmesiyle hiçbir ilgisi olamaz.

Yıldız Önen

yildizonen@gmail.com

(Sosyalist İşçi)

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums