- 24.07.2012 00:00
Hemen başlarken “Bak işte Suriye yerine Kürdistan’la komşu olduk” diye Türkiye’nin Suriye politikasına karşı taarruzlarında erken davranıp yeni bir cephe açanlara, PKK’nın ülkedeki partisi PYD’nın “Demokratik Suriye” bildirisini, şimdilerde bölgeden Esed askerleri çekilince bağımsızlık şarkıları söyleyen PKK’ya da aylarca Kandil’den yükselen “emperyalistler Suriye’yi parçalamak istiyor”dan başlayıp, “Türkiye müdahale ederse Esed’le birlikte savaşırız”a kadar varan, adlarını Kürt bölgesinde “Kürt Şebbiha”lara çıkaran Baas’la işbirliklerini, PYD liderini, Esed’in yıllar sonra sürgünden nasıl geri çağırdığını hatırlatalım.
Yeni Suriye’de, Baas’la işbirliği unutulamayacak PKK’nın pek itibarı olmayacağı açık. Bakalım İkinci Dünya Savaşı’nda son âna kadar Almanları destekleyip, Amerikalılar ve Ruslar Berlin’e yürürken bir anda Almanya’ya savaş açan Türkiye gibi PKK da son anda saf değiştirmenin nimetlerinden yararlanabilecek mi?
Ama Yeni Suriye’de Baas’ın vatandaş bile saymadığı Kürtlerin büyük kazanımlar elde edeceği şimdiden kesin. Kürtler bir taş bile atmadan Suriye’de tüm temel haklarını alacaklar. Bu konuda muhaliflerin tutumu çok açık.
Peki, Suriye’de Kürtler bir taş atmadan bütün haklarını alırken, o haklar için 30 yıldır binlerce insanın öldüğü Türkiye’de neler oluyor?
En kötüsünden başlayalım.
79 yaşındaki Sitti Şen, Siirt’te PKK lideri Abdullah Öcalan’a görüş yasağı uygulanmasını protesto amaçlı açlık grevine katıldığı için bir yıl sekiz ay hapis yatacak. 1993’te mayına basan kızı Gülistan’ı, üç yıl sonra da PKK’ya katılıp çatışmada ölen oğlu Mehmet’i kaybeden, bir oğlu da tutuklu olan Siirt’in Sitti Ana’sı Ramazan’ı hapiste geçirecek.
Daha kötüsü de var.
Diyarbakır’da merkez Kayapınar ilçesinde Belediye Meclisi’nce Kültür Merkezi’ne verilen Kürt şair“Cegerxwîn” adı ile 19 parka verilen Kürtçe isimler İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Kaymakamlığın itirazı üzerine isimleri inceleyen Diyarbakır İdare Mahkemesi’nin gerekçesi şöyle: “Cegerxwîn” adı TDK Sözlüğü’nde yok ve zaten bu ad yabancı dil kurallarına göre teşkil edilmiş.
Diyarbakır mitinginde Başbakan’ın da adını andığı Kürtlerin büyük şairi Cegerxwîn’in adını yabancı ilan edip, bir kültür merkezine verilmesine bile tahammül edemeyen bir devlet, İstanbul’da ağırlayıp, çokkültürlülük nasihatleri verdiği Suriyeli muhaliflerin yarın komşuda kuracağı yeni Suriye karşısında mahcup olmaz inşallah.
Kötümserlikten bol bir şey yok. İki de iyi haber o zaman.
PKK, Ramazan’ın ortalarında muhtemelen ateşkes ilan edecek. Bayramdan önce de aylardır elinde tuttuğu kaymakam ve askerleri bırakacak.
Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı da uzun bir süredir üzerine çalıştığı fail-i meçhul dosyasını tamamladı.Ramazan’da mı sonra mı olur bilinmez ama Silopi ile ilgili soruşturmada terör örgütü ilan edilen JİTEM’e yönelik çok yakında tepeden en alt düzeydeki tetikçisine varan bir gözaltı dalgası başlayabilir.
Son sözü Cegerxwîn, onu yabancı ilan eden Kaymakam’a, hâkim ve savcılara söylesin...
“koca kafalı kızıl aslan/ heybetli idi, cin gibi/ bir gün rastladı tilkiye/ ağzında armut gördü/ vdedi: tilkicik, bu ne/ tilki dedi: ayvadır/ nerde var bu ayvalar/ ne taraf, ne yönde/ tilki hınzırca dedi aslana/ aşağı inmemiz lazım/ birlikte indiler ağacın altına/ gördüler yerde bir kaç tane/ tilki topladı çabukça//
indirdi aslanın yanına/ aslan dedi: tilki, ne güzel/ ama nasıl düşer bunlar/ tilki dedi: paşam/ kuyruğumuzla sarsıyoruz/ bir, iki, üç dört/ düşerler yukardan/ aslan da kuyruğu ile sarstı/ de bir hayır görmedi bundan/ dedi: tilki kardeş, hani düşmedi/ tilki gitti geldi, dolaştı/ dedi:güçlü ve zinde paşa/ beliniz çok kuvvetli/ aslan verdi belini ağaca/ armut düşmedi ağaçtan/ tilki dedi: dur hele/ belin zayıf gözüküyor/ şimdi gidiyorum, geleceğim/ eksik her ne varsa getireceğim/ tilki gitti ve bir ip(?) buldu/ acele ile hemen getirdi/ aslan verdi belini ağaca/ tilki dolamaya başladı/ pençeden ağza kadar/ biraz durman lazım/ belki çok da yoruldun/ hava sıcak, ateş gibi/ tilki sıkıca bağladı/ kaburgalar kavuştuğunda birbirine/ aslan dedi: tilki, hile bu/ tilki dedi: doğrudur/ bu bizim ülkemizdir/ aslanların değil/ hilebazların/ kurt ile tilkinin yurdu/ aslanlar gelemez buraya/ farelere yem olur gözlerin.”
yildirayogur@gmail.com
Yorum Yap