Sokaklar neden mi karışıyor? Bizi aptal yerine mi koyuyorsunuz?

  • 11.10.2014 00:00

 Hatırlatalım.

Kürdistan

“Kürtler 40 milyona dayanan nüfuslarıyla dünyanın kendi devleti olmayan en büyük uluslarindan biri (evet, “ulus”; milliyet, etnik grup filan değil) ve, Türk milliyetçilerinin kalbine inecek ama, bu ulusun bir noktada kendi devletine kavuşması kaçınılmaz.

Kuzey Irak’taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin bu devletin nüvelerini taşıdığını görmek için siyaset bilimci olmaya da gerek yok.” (4 Mayıs 2013)

Fotoğraf: Reuters

Fotoğraf: Reuters

“…jeopolitik koşullar değişir, konjonktür buna uygun hale gelir ve Kürtler bağımsız bir ulus-devlet kurmak isterlerse bunun önünde bölgesel hiçbir güç duramaz. Ön koşulların altını bir kez daha çizelim: “Jeopolitik koşullar değişir, konjonktür buna uygun hale gelirse…”

Ortaya çıkacak olan sonuç Kürtleri (ya da yeni ulus-devletin sınırları içinde kalacak azınlıklıkları) mutlu etmeyebilir. Ama öyle ya da böyle 18 ve 19. yüzyıllarda pek çok ulusun geçtiği yollardan daha yeni geçen Kürt ulusu kendi devletini kurar.”(11 Mayıs 2013)

Çözüm süreci

kurtce okul muhur

Fotoğraf: DHA

“Başbakan Erdoğan Türkmenistan gezisi dönüşünde yaptığı açıklamada kesin bir dille anadilde eğitimin demokratikleşme paketinde yer almayacağını belirtiyor ve devam ediyor: ‘O konu bizim için şu anda ele alınacak durum değil … Ne neyi getirir, götürür kimse düşünmüyor. Biz düşünmeye mecburuz. Biz, ülkemizi bölecek konular üzerinde AK Parti olarak adım atamayız.’

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise katıldığı bir televizyon programında benzer bir görüşü bu topraklarda yaşayanlara yabancı olmayan bir dille, ‘Kürtçe öğrenmek isteyenler Kuzey Irak’a gitsin’ şeklinde ifade ediyor!

Anadilde eğitim, hem bireysel bir hak, hem de grup hakkı. Bu hakkın bugüne dek tanınmamış olması, iktidarın (ve elbette diğer siyasi partilerin) sorumluluğunu azaltmıyor, tersine arttırıyor …

Üstelik bugün koşullar geçmişten farklı. Üç nedenle. Birincisi, Kürt kimliği siyasileşme sürecini tamamlamış durumda. Daha örgütlü ve arkasında büyük bir halk desteği var… Ve bu kimlik kendini büyük ölçüde dil üzerinden tanımlıyor.

İkincisi, uluslararası konjonktür Kürtlerin yanında. Kürtler belki de ilk defa kendilerini ayıran sınırları aşmaya, birlikte hareket etmeye çalışıyor. PKK geri çektiği gerillalarını Rojava’ya yolluyor örneğin.

Üçüncüsü, AKP (hangi niyetle olursa olsun) barış sürecini başlatarak … beklentileri de arttırdı. Bu noktada durmak ya da süreci geri çevirmek artık mümkün değil.

Demokratikleşme paketi ve barış süreci AKP’nin Gezi olayları sonrası derin bir yarılma yaşayan toplumu rahatlatma yolunda tek, belki de son şansı … Ha Başbakan Erdoğan … barış sürecini, dolayısıyla Kürtleri kutuplaştırma stratejisine feda etmeye karar verdiyse, o zaman yapacak fazla bir şey yok. Yalnız unutmamakta fayda var. Kürtler, bırakın ülkeyi bölmeyi, Gezi eylemleri patlak verdiğinden beri bu ülkeyi bir arada tutan güç. Bu gücü anadillerini öğrenmek için ‘Kuzey Irak’a göndermeyi düşünüyorlarsa şimdiden söyleyelim: Bu‘yetmez ama evet’lik bir durum değil sayın Başbakan.” (21 Eylül 2013)

Kürtleri oyalamak

Fotoğraf: DHA

Fotoğraf: DHA

“Barış sürecinin kesintiye uğramaması için aylardır hükümeti uyaran, olmazsa olmazlarını çeşitli şekillerde dile getiren Kürt tarafı, büyük bir pazarlama kampanyasıyla sunulan demokratikleşme paketinden ‘tavşan çıkınca’üslubunu sertleştirdi. 

Altını çizelim: Ateşkesi sona erdirmedi, siyasi mücadeleden vazgeçtiğini açıklamadı. Sadece AKP’nin oyalama taktikleri karşısında duyduğu haklı hayalkırıklığının etkisiyle ses tonunu yükseltti.

KCK … sürecin canlanmasına yönelik temel koşulları açıkladı. Kısaltarak hatırlatalım: Kürtlerin kimliğinin anayasal ve yasal güvence altına alınması, demokratik özerkliğin kabulü ve her düzeyde anadilde eğitimin kabul edilmesi. İktidarı, bu taleplerin tümünü hemen yerine getirme imkanı olmasa bile, yapıcı bir diyalog kurmaktan, bu yönde adımlar atmaktan alıkoyan ne?

Kürt tarafının anlaşmaya niyeti yok; bu adım atılsa başkasını talep ederlerdi demeyin. Kandil’in derdi silahlı mücadeleyi yeniden başlatmak olsa savaş şu ana kadar çoktan başlamış olurdu. Ayrıca demokratikleşme yönünde atılacak her adım iktidara yönelik kamuoyu desteğini arttırır, Kürt tarafının maksimalist taleplerde bulunma ihtimalini düşürürdü.” (26 Ekim 2013)

Sabrın sonu

Fotoğraf: DHA

Fotoğraf: DHA

“Defalarca uyardık. Bir kez daha uyaralım. Siz dinlemeseniz de tarihe not düşmüş olalım. Toplumu germeye, toplumun sinir uçlarıyla oynamaya devam ediyorsunuz. Önce Aleviler, şimdi Kürtler. Bunun altında kalırsınız. Türkiye bunun altında kalır. Bizden söylemesi.” (26 Ekim 2013)

“Asıl sorulması gereken soru şu: Kürtler daha ne kadar sabredecek? AKP’nin arkasına saklandığı ‘Cemaat barış istemiyor’ varsayımının, doğru bile olsa, bugünkü konjonktürde bir önemi yok. Hükümetin ‘işine geldiğinde’neler yapabildiğini artık biliyoruz. Dolayısıyla iktidarın kamuoyunu ya da Kürtleri daha fazla oyalaması mümkün değil.

Nitekim BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Nursel Aydoğan’ın konuşmasıyla aynı güne denk gelen ‘Süreci Cemaat bozuyor, hükümet mağdurdur yaklaşımını kabul etmiyoruz’şeklindeki sözleri bu görüşü doğruluyor. Yani AKP’nin artık barışı ‘rehin tutmak’ gibi bir lüksü yok! Erdoğan, somut adımlar atmak, barışı ne kadar istediğini göstermek zorunda.” (4 Ocak 2014)

Okumadınız, dinlemediniz

erdogan-davutogluYazdım. Yazdık. Okumadınız.

Uyardık. Uyardılar. Dinlemediniz.

Onun yerine lideriyle barış müzakereleri yürüttüğünüz PKK için, “Ey dünya, IŞİD gibi bir terör örgütü çıkınca ayaklanıyorsun da PKK gibi bir terör örgütü ortadayken niye ayaklanmıyorsun? Ona karşı niye ortak mücadele verelim demiyorsun?” dediniz.

Yanan canlar ne olacak?

Injured Kurdish protester is carried by his friend as they clash with riot police in Diyarbakir

Fotoğraf: Reuters

Daha da ileri gittiniz, “Bizim için IŞİD neyse PKK da odur” diye ilan ettiniz.

Şimdi ise HDP’yi, PKK’yı suçluyorsunuz. Anladık, ülkeyi yangın yerine çevirmeden rahat etmeyeceksiniz. Peki yanan canlar ne olacak?

http://www.diken.com.tr/sokaklar-neden-mi-karisiyor-bizi-aptal-yerine-mi-koyuyorsunuz/

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • Elizabeth Windsor
    Elizabeth Windsor
    4.08.2012 07:41

    Hocam fazla uzatma... Ankara hükümetini ingiliz kurdu başına 7. ve 8. orduyu ingilize teslim eden güvenilebilir kemali getirdi. Osmanlı devletini yıkma, padişahı gönderme, halifeyi kovma emrine uyan kemale tc uyduruk cumhuriyetini kurdurttu. Kurtuluş savaşı , o bu şu hikaye. Kullanılan silah para italyan fransız ingiliz rus silahı, parası . Aynı artislikleri yunanistana da yaptılar. (sonra da Kıbrıs) Böylece halifelik Osmanoğlundan Windsor hanedanına geçti, Islam Halifesi şu an Elizabeth II.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums