Bakanların çocukları hep ticaretle mi uğraşır; aralarında ben Atom Fiziği okuyayım ya da Floransa’da Güzel Sanatlar tahsil edeyim diyeni, Özkök gibi, Budizm’i öğrenmeye kalkıp Butan’a gitmeye kalkanı yok mu?

Vardır mutlaka da... Biz bilmiyoruz.

Hem...

Bunlar erkek evlat işte...

Anneleri, babaları “benim oğlum büyüyünce mühendis, doktor olacak” dememişler, “ticarete atılacak, tüccar olacak” demişler...

Buna kimse bir şey diyemez...

Şu günlerde ticaretle uğraşmanın büyük riskleri de görüldükten sonra. İnsan bu erkek işi diyor. En az üç çocuktan üçü de (erkek) yapmalı bu işi.

Konuyu dağıtmayalım.

Önceki gün bu konudaki gelişmeler baş döndürücü bir hızla yaşanırken, aynı esnada televizyonlar bunları yansıtmak zorunda kalırken, hâliyle bilenlerin de yorumlarına başvurdular.

Cüneyt Özdemir, CNNTürk ekranlarında Sabah Gazetesi’nin kıymetli kalemi Sevilay Yükselir’e soruyor.

—Bu gizli operasyonu nasıl yorumlayalım...

Sevilay yanıt veriyor:

—Twitter’da açıkladılar. Böyle bir operasyon olacağının işaretlerini verdiler...

Oğlunun gözaltına alınacağından İçişleri Bakanı’nın haberi yok, Emniyet Müdürü’nün haberi yok, MİT’in haberi yok. Başbakan’ın haberi yok. Sevilay Yükselir’in (daha kaç kişi olduğunu bilemeyiz) var.

Bu kadarına artık istihbarat zafiyeti de denmez.

MİT böylesine açık istihbaratları nasıl değerlendiremez?

Emniyet müdürleri gibi, MİT sorumluları da görevden el çektirilmeli.

Ya da Sevilay Yükselir...

Programın sonuna doğru, Yıldıray Oğur bağlandı.

Cüneyt, onun da yorumlarını rica etti.

O da dedi ki:

—Useful idiot.

Kullanılabilir, kullanıma uygun, kullanışlı aptallar var... Bu Lenin’in bir sözü...

Meseleyi buraya nasıl bağladı, anlatsa da ben pek anlayamadım.

Al sana bir problem.

Kavram güzel.

Leninist literatüre, sivil liberal Yıldıray Oğur’un hâkimiyeti hayranlık uyandırıcı.

Lafı, nerede, ne zaman, nasıl, kimlere, neden dediğini pek çıkaramadım, bilmiyorum, okumadım.

Öyle bir laf etmiş mi ondan da emin değilim.

Ancak, Lenin’den daha edebî olduğunu bildiğim tartışılmaz Marx’ın tartışmasız bir sözünü vereyim.

—Eski pis işler.

Ortada az zenginlik varsa, bunu herkesin yararına olacak şekilde düzenleyemezsiniz. Eski pis işler tekrar ortaya çıkacaktır... diyor, “Alman İdeolojisi ” kitabında...

Elini vıcık vıcık yağa sokmak

OPERASYON başladı. Öğlen oldu, öğleden sonra geçti, akşam karanlığı çökecek. Bazı gazetelerin internet sitelerinde haber yok. Televizyonlar yazı dönüyor, konuklar çıkıyor, muhabirler aktarıyor, ıı-ıhh...

Ne zaman ki Başbakan konuştu.

Yalnız bu siteleri takip edenler (tabii ki böyle bir şey olamaz), onun konuşmasının üzerinden, İstanbul’da bir operasyon olduğunu ancak zorlanarak, anlayabilirdi.

Şöyle ki, saat 17:42 itibarıyla.

Sabah Gazetesi internet sitesinden şu haberleri bildiriyor:

—Bir bir idam ediliyorlar ve yükselen şehadet haberleri;

—Koç Grubu’na rekor ceza;

—Kütahyalı (şebelek diyemeyeceğim, kelebek olsun) çok sert...

Ama en güzeli Yeni Türkiye’ydi...

İşte size başlıklar:

—Lüks oto operasyonu... (Sibel Can resimli.)

—Allahın izniyle geri adım atmayacağız. (Başbakan Konya’da konuşuyor, operasyona dolaylı cevap veriyor.)

—Helikopter düştü.

—FSM’de OGS ve HSG çalışmaları...

—200 bin hasta mağdur. Deposilin iğnesi bulunmuyor.

—Turkcell ‘made in Turkey’ telefon çıkarıyor. (Yani ne mutlu tesadüf Türkiye yapımı.)

—Vitamin hapı kullananlar dikkat... Uzmanlar uyarıyor.

Ve günün haberi...

—Hindistan’da bir adam lokantada elini 200 derecelik yağa sokuyor.

Belli bir şey olmuyor...

Hımmm.

Ama insan demeden edemiyor.

—Canım bu da bir şey mi?

Biz de boğazına kadar yağa batan, segman kırık otomobilden daha fazla yağ yakan var.

Onlara da hiçbir şey olmuyor.

Vıcık vıcık.

Mühim olan hızlı ve her şarta uyum gösteren bir metabolizmaya sahip olabilmek...


uaslanbay@gmail.com