Sadi Güven: Sandık kurullarının usulsüz oluşturulması tam kanunsuzluk değildir

Sadi Güven: Sandık kurullarının usulsüz oluşturulması tam kanunsuzluk değildir
22.05.2019 - 22:57
1298

 Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimine ilişkin iptal kararına karşı oy kullanan YSK Başkanı Sadi Güven, nedem "ret" oyu verdiğini gerekçeli kararda açıkladı.

Güven, maddi hatalarla ve kaydırmalarla ilgili usulsüzlüklerin giderilerek SEÇSİS’e işlendiğini, 39 ilçede geçersiz oyların yeniden sayıldığını, Büyükçekmece’de soruşturma açılmış olmasının iptali gerektirmeyeceğini, kamu çalışanı olmadığı halde sandık başkanı olarak görev yapan 754 kişinin görev yaptığı sandıkların 750 tanesinde AKP'li üyenin görev yapmış olduğunu anlattı.
 
Sandık kurulu usulsüzlüğünün tam kanunsuzluk anlamına gelmeyeceğini vutgulayan Güven’in şerhi özetle şöyle: 

"Sandık kurullarının Kanuna aykırı oluşturulması nedeniyle seçimin iptali kararına katılmak mümkün olmamıştır.

Yaptırılan inceleme neticesinde; bazı sandıkların sayım döküm cetvellerinin mühürsüz, bazılarının mühürlü, bazılarının da bir sahifesinin mühürlü, bir sahifesinin mühürsüz olduğu görülmüştür. 101 sayım döküm cetvelinin dolu ancak imzasız olduğu anlaşılmıştır. 214 adet sayım döküm cetvelinin boş olduğu ileri sürülmüş ise de 22 sandığa ait sayım döküm cetvelinin boş olduğu, 4 ayrı türde oy kullanılan aynı sandıkların 19’unda ilçe belediye başkanlığı ve belediye meclisi seçimine ait sayım döküm cetvelinin bulunduğu, tamamının sandık sonuç tutanaklarının olduğu, Adalet ve Kalkınma Partisi Temsilcisinin bu sandıklarda görev yaptığı anlaşılmıştır.

Sandık kuruluna, her seçim türü için oy pusulasındaki siyasi parti ve bağımsız aday sayısından beş fazla sayıda sandık sonuç tutanağı verilir. Bu tutanakların düzenlenmesine ilişkin usul ve esaslar Yüksek Seçim Kurulunca belirlenir”hükmü mevcuttur. Bu sandıkların tamamına yakınında Adalet ve Kalkınma Partisi ile birlikte diğer partili üyeler görev yapmış ve sandık sonuç tutanaklarını imzalamıştır. Bu eksiklikler sonradan ilgililerince tamamlanabilecek bir noksanlıktır. Önemli olan sandık sonuç tutanağının sandık kurulu başkan ve üyeleri tarafından imzalanmasını müteakip ilçe ve il birleştirme tutanaklarına ve dolayısıyla SEÇSİS sistemine doğru aktarılmasıdır.

Ayrıca imzasız sayım döküm cetvelleri ile sandık sonuç tutanakları uyumlu olup seçim iptal nedeni olabilecek bir uyumsuzluk görülmemiştir. Sayım döküm cetveli olmayan 22 sandıkta görev yapan sandık kurulu üyeleri aynı sandıklarda diğer seçim türüne ait 19 sandığın sayım döküm cetvellerini ve 22 sandığın sandık sonuç tutanağını doldurduğuna ve tutanak defterine bir itiraz yapılmadığına göre siyasi partilerin müşahitlerinin ve oy verme yerinde hazır bulunanların huzurunda oy sayım ve döküm işleminin yapılmış olması karşısında sayım ve dökümün sandık başında denetlendiğinin ve buna göre sandık sonuç tutanağının tanzim edildiğinin kabulü gerekmekle bu eksiklikler tüm Kurulca iptal nedeni olarak görülmemiştir. Maddi hatalarla ve kaydırmalarla ilgili usulsüzlükler giderilerek, SEÇSİS’e işlendiğinden iptal nedeni kabul edilmemiştir.

Sandık sonuç tutanağındaki geçersiz oyların geçersizlik nedenlerinin yazılı olmayışı da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine yönelik 39 İlçede geçersiz oylar yeniden sayıldığından iptal nedeni olarak görülmemiştir....

İki aday arasındaki oy farkı 13.729 olup 2.732 oy kullanan kısıtlı seçmen, 1.229 adet ölü yerine oy kullanan seçmen, 10.290 hem cezaevi listesi hemde ikametgahı seçmen listesinde kayıtlı olup oy kullanan seçmen, 5.287 adet İstanbul seçmen listesinde kayıtlı hükümlü seçmen, 236 yerleşim yeri cezaevi olan seçmen, 21.358 zihinsel engelli seçmen, ek 5.315 kısıtlı seçmenin oy kullandığı ileri sürülmüş ise de bu nedenlere dayalı usulsüz oy kullanıldığı tespit edilen kişi sayısı 706 olup sonuca etkili görülmemiştir, iptal nedeni sayılmamıştır.

'KABOĞLU ÖRNEĞİNİ VERDİ'

Kamu Hizmetinden yasaklıların oy kullanmasıyla ilgili olarak; 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan 27. Dönem Milletvekili seçiminde aday gösterilen İbrahim Özden KABOĞLU’nun milletvekili seçilme yeterliliği bulunmadığı 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1. maddesinin Ek 1 sayılı listesi ile Marmara Üniversitesindeki memuriyet görevinden ihraç edildiği, kamu hizmetinden yasaklı olduğundan milletvekili adaylığının iptal edilmesi istenilmiş olup yapılan değerlendirme sonucunda, Yüksek Seçim Kurulunun 28/05/2018 tarihli, 2018/613 sayılı kararında; Resmî Gazete’nin 07/02/2018 tarihli, 29972 Mükerrer sayılı nüshasında yayımlanan 686 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) “Kamu personeline ilişkin tedbirler” başlıklı 1. maddesinin (2). fıkrasında; “Birinci fıkra gereğince kamu görevinden çıkarılan kişilerin, mahkûmiyet kararı aranmaksızın, rütbe ve/veya memuriyetleri alınır ve bu kişiler görev yaptıkları teşkilata yeniden kabul edilmezler; bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemezler, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler …” düzenlemesi yer almaktadır.

'KHK'LİLER OY KULLANABİLİR'

686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de yer alan “kamu hizmetinde istihdam edilemezler” kuralı, Kanun Hükmünde Kararname ile görevinden çıkarılanların idarenin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin görülmesinde çalıştırılamayacakları anlamına gelmekte olup, milletvekillerinin idarenin yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetini gören memur ve diğer görevliler kapsamında değerlendirilemeyeceği tartışmasızdır. Kurulumuzca yapılan değerlendirme neticesinde; Anayasanın 76., 2839 sayılı Kanunun 11. maddesindeki, kamu hizmetlerinden kısıtlılık halinin mahkeme kararına dayanması gerektiği, ilgili hakkında kısıtlılığa ilişkin herhangi bir mahkeme kararı bulunmadığı, 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 1. maddesinin (2). fıkrasındaki düzenlemenin de milletvekilliğini kapsamadığı anlaşılmakla, itirazın reddine karar verilmesi gerekmiştir.” demek suretiyle kapsamı belirlemiş ve düzenlenmenin milletvekilliğini kapsamadığını oy birliği ile tespit etmiştir. Seçilme hakkı olan kişi için seçme hakkı olmadığı söylenemez. Kaldı ki Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilenler 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili seçimi ile 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalli İdareler Seçimlerinin tamamında oy kullanmış olup Adalet ve Kalkınma Partisinin bu itirazı iki sayın üyemizin muhalefeti ile ve çoğunluk kararı ile iptal nedeni olarak değerlendirilmemiştir. Buraya kadar zikredilen hususlar Kurulumuzca seçim sonucuna müessir kabul edilmemiştir. Sayın çoğunluk ilçe seçim kurullarınca bir kısım sandık kurullarının, Kanuna aykırı oluşturulması ve bu hususun da seçim sonucuna müessir olması nedeni ile seçimin iptaliyle yenilenmesine kararı vermiş olup katılmak mümkün olmamıştır.

'TAM KANUNSUZLUK YOK'

İlçe seçim kurullarının tümünde Adalet ve Kalkınma Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisinin üyesi görev yapmaktadır. Yasa koyucu sandık kurulu başkanlarının usulsüz atanmalarını tam kanunsuzluk nedenine dayalı mutlak iptal sebebi saymamıştır. Yüksek Seçim Kurulu da kararlarında tam kanunsuzluk nedeniyle iptal sebebi saymamıştır. 298 sayılı Kanunun 119. maddesinde “sandık kurullarının teşkiline dair, ilçe seçim kurulu veya başkanı tarafından yapılan işlemlerin düzeltilmesi için, bu işlemlerin neticesinden itibaren en geç iki gün içinde şikayet yoluyla düzeltilmesi istenebilir. Şikayetin reddine dair olan kararlara karşı bildirilmesinden veya tebliğinden itibaren iki gün içinde il seçim kuruluna itiraz olunur. İl seçim kurulları, iki gün içinde kesin karar verirler. Bu şikayetin yapılmamış olması sandık kurulunun teşekkülüne karşı itiraza engel değildir. Ancak, bu itirazın teşekkülünden itibaren iki gün içinde il seçim kuruluna yapılması şarttır. İl seçim kurulunun vereceği karar kesindir.” hükmü getirilmiştir. 212 adet sandık kurulu başkanının yasaya aykırı şekilde görevlendirildiğinde şüphe yoktur. Sandık kurullarının yasada öngörülen şekilde atanmaması halinde yapılacak işlem Yüksek Seçim Kurulunun 13/12/2018 tarihli 2018/1105 sayılı kararıyla kabul edilen seçim takvimine göre 02 Mart 2019 tarihinde sandık kurullarının teşkiline dair ilçe seçim kurulu kararlarına karşı yapılan itirazın il seçim kurulunca kesin olarak karara bağlamasının son günü şeklinde düzenleme ile belirlenmiştir.

'SANDIKLARDA AKP'Lİ ÜYELER VARDI'

31 Mart 2019 günü İstanbul’da 39 ilçede 31.186 sandıkta seçim yapılmıştır. Bu sandıklara Adalet ve Kalkınma Partisi 45.023, Cumhuriyet Halk Partisi 37.009, Milliyetçi Hareket Partisi 1.502, Saadet Partisi 8.925, Halkların Demokratik Partisi 9.357 olmak üzere diğer siyasi partilerle birlikte 106.384 partili üye görev yapmıştır. Dosyadaki belgelere göre; kamu çalışanı olmadığı halde sandık başkanı olarak görev yapan 754 kişinin görev yaptığı sandıkların 750 tanesinde Adalet ve Kalkınma Partili üye görev yapmış olup bu sandıklara 1.104 üye vermekle 354 sandıkta iki üye ile temsil edilmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi de aynı sandıkların 3 tanesine üye vermemiş, 28 üye göreve gelmemiş, diğer 723 sandıkta üyesi görev yapmıştır. Aynı sandıklara toplamda 979 üye veren Cumhuriyet Halk Partisinin de 256 sandıkta iki üyesi görev yapmıştır. Bu sandıklarda ayrıca Milliyetçi Hareket Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Saadet Partisi, İyi Parti, Demokratik Sol Parti, Büyük Birlik Partisi, Demokrat Partili ve Vatan Partili üyeler de görev yapmıştır. Sayım döküm cetvelinin olmadığı 22 sandıkta ise başkan hariç Ak Parti 36, Cumhuriyet Halk Partisi 33, Halkların Demokratik Partisi 12, Saadet Partisi 12, İyi Parti 1, seçmen 5 üye ve 22 memur üye görev yapmıştır. Bazı partilerin bir sandıkta ikişer üyesi görev yapmıştır. 31 Mart 2019 günü İstanbul’da yapılan seçimde; 2018 yılında değişen 298 sayılı Yasanın 22. maddesine aykırı sandık kurulu başkan ve üyesinin görevlendirildiği şüphesizdir. 2004 ve 2009 yılında Yüksek Seçim Kurulu tarafından verilen kararlar emsal olmaz denilebilir ise de kararlar verildiği tarihte yürürlükte bulunan yasadaki sandık kurulu başkan ve üyelerinin belirlenme usulüne aykırılık haline ilişkin olmakla 298 sayılı Kanunun değişik 22. maddesine aykırılıktan farklı değildir.

'USULSÜZLÜK TAM KANUNSUZLUK DEĞİLDİR'

Sandık kurullarının usulsüz oluşması tam kanunsuzluk halini oluşturmaz. Sandık kurullarının kuruluşuna ilişkin işlemlerin kesinleşmesinden sonra bu kuruluşa karşı yapılacak itirazlar seçimden sonra o seçimlerin iptali için tek başına bir itiraz sebebi olarak ileri sürülemez. 298 sayılı Kanunun 21 ve 23. maddeleri gereği 5 kişisi siyasi parti temsilcisi olup 7 kişiden oluşan sandık kurulunda siyasi partili üyelerle birlikte görev yapan usulsüz atanmış sandık kurulu başkanının 31 Mart 2019 günü yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine ilişkin maddi hatalar giderilip geçersiz oyların tamamının yeniden sayılması karşısında tek başına seçimin neticesine tesir ettiğine ilişkin seçimin iptalini gerektirir tespit olmadığından sayın çoğunluğun seçimin iptali ile yenilenmesine ilişkin kararına katılınamamıştır. "

YSK'nin gerekçeli kararının tam metni:  

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums