- 25.03.2016 00:00
Piyasalarda yaprak kımıldamıyor. Bir yanda ekonomik durgunluk bir yanda terör nedeniyle yavaşlayan alışverişin zora düşürdüğü küçük işletmeler çırpınıyor. Ama bizim Merkez’i bunlar ilgilendirmiyor. Ve paranın fiyatını yani faizleri yüksek tutmaya devam ediyor.
Dün yapılan Para Politikası Kurulu toplantısında Merkez Bankası politika faizi olarak belirlediği bir haftalık repo faizini değiştirmedi. Bu arada faiz koridorunun üst sınırını yüzde 10,75’ten 10,50’ye indirdi. Bunu neden yaptığını da şöyle açıkladı Merkez; küresel oynaklıkta bir miktar düşüş gözlediğinden geniş bir faiz koridoruna ihtiyacın bir miktar azaldığını ileri sürdü. Faizleri yüksek tutmanın asıl nedenini ise çekirdek enflasyonda bir düzelme olmadığını, iyileşmenin sınırlı olduğunu söyleyerek gerekçelendirdi.
Hâlbuki Merkez Bankası daha önceki açıklamalarında artık anlamsız hâle gelen faiz koridorunu kaldırabileceğini söylemişti. Ama bu anlamsız hâle gelen koridoru sürdürüyor. Dolayısıyla kafaları karıştırmaya, gri alanlar yaratmaya devam ediyor. Kısaca Merkez’in neyin peşinde olduğu belli değil. Dün yine Merkez, açıklamasında “dış ticaret hadleri lehimize gelişti” diyor ama bu değişimin üretime ve ihracata bir etkisinin olup olmadığını açıklayamıyor. Bunun olumlu etkisini gösteren bir veri yok çünkü. Bu arada Merkez’in lehimize gelişen dış hadlerinden kastı petrol faturasının azalması. Fakat petrol faturasındaki azalma iç fiyatlara yansımadığı için gıda fiyatlarında gerilemeye olanak tanımıyor. Dolayısıyla çekirdek enflasyon yüksek seyrediyor. Tabii yüksek enflasyonu, yüksek faizlerle düşüreceğini tasarlarken bu defa kaynak dağılımını dış ticarete konu olmayan mallara doğru yönlendiriyor. Dolayısıyla ihracata yönelik mal üretemeyen ve büyüyemeyen ekonominin sorunlarını derinleştiriyor.
NE OLDUĞU BELLİ OLMAYAN YAPISAL REFORM SÖYLEMİNDEN BIKTIK, ÖNCE SİZ ANLAMSIZLAŞAN VE KAFA KARIŞTIRAN FAİZ KORİDORUNU KALDIRIN
Peki, “Merkez böyle yapmayıp ne yapması gerekirdi” sorusu aklınıza gelebilir. Bu toplantısında artık anlamsız hâle gelen faiz koridorunu terk edip tek bir politika faizine geçerek gri alanlar yaratan para politikasından çıkması gerekirdi. Ve Avrupa Merkez Bankası ile Amerikan Merkez Bankası’nın son kararlarını dikkate alıp daha düşük oranlı bir politika faizini tercih edebilirdi. İşte bunları yapmayarak açıklamasında; artık tekrarından bıktıran ne olduğu belli olmayan o yapısal reformlara çağrıda bulunarak “Kurul; yapısal reformların uygulamaya geçirilmesinin büyüme potansiyelini önemli ölçüde artırabileceğini değerlendirmektedir” dedi. Ve sorumluluğu hükümete yükledi.
Anlayacağınız Merkez “ne haliniz varsa görün bana ne” türünden bir karar aldı.
Yorum Yap