Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) dün Eylül ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Buna göre ihracat Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 19,8 oranında geriledi. Yani geçen yılın Eylül ayında 13,2 milyar dolar tutarında ihracat yapılırken bu yıl ancak 10,6 milyar dolarlık ihracat yapılabildi.
Bu arada son 12 aylık ihracat 145,5 milyar dolara geriledi. Oysa geçen yılın aynı döneminde yıllık ihracat 157,4 milyar dolar tutuyordu. Bir de 2015 yılı ihracat hedefini hatırlatalım hemen. Bildiğiniz gibi 2015 yılı sonu ihracat hedefi yıllık programda 173 milyar dolar olarak belirlenmişti.
Peki, ihracatta yıl hedefi bundan sonra tutturulabilir mi?
Hayır. Tutturulması artık mümkün değil. Çünkü Ocak- Eylül dönemi yani dokuz aylık toplam ihracat tutarı 106,2 milyar dolara ulaştı. Bundan sonra kalan üç ayda ihracatın yıllık olarak 140 milyar dolara ulaşması bile zor görünüyor. O hâlde ihracatın 2008 yılına döndüğünü söylemek pek de yanlış olmaz. Hemen hatırlatalım; 2008 yılında Türkiye 134 milyar dolarlık ihracat yapmıştı.
Gelelim ihracatın niye gerilediğine…
İhracat geriliyor çünkü AKP iktidarı lüks AVM, lüks konut, lüks lokanta ve lüks otomobile kaynakları aktardı. Sanayi ve tarıma yeterli kaynak aktarılmadı. Dolayısıyla dış ticarete konu mal ve hizmet üretimi kârlı olmaktan çıktı. Tabii durum böyle olunca ihracatçılar inşaatçı ve otomobil ithalatçısına dönüştüler. Lüks lokantalar, lüks konutlar, lüks AVM’ler cazip tüketim araçları oldu.
Şimdi gelelim dolar arttıkça Türkiye’nin rekabet gücü arttı diyenlere…
Hatırlayacaksınız, bazıları, Türk Lirası değer kaybettikçe bu ülkenin rekabet gücü arttı. Bu nedenle ihracatımız çoğalacak tezini ileri sürdüler. Oysa yaşanan hızlı devalüasyon ekonomiyi küçülttü. Ve sanayi üretimini azalttı. Tabii bu arada Türkiye’nin rekabet gücü de artmadı. Çünkü diğer ülkeler yüzde 50 oranında gerileyen küresel petrol fiyatlarını üretim maliyetlerine yansıtırken Türkiye bunu yapamadı. Niye yapamadı? Yapamadı, çünkü bu ülkede petrol üzerinden alınan dolaylı vergiler toplam vergi gelirlerinin üçte birine ulaşıyor. İşte bütçe açığı korkusu aslında olası rekabet gücünü ortadan kaldırdı.
Anlayacağınız, AKP’nin ekonomi yönetimi, ihracatı üst üste dokuz ay düşürmeyi başardı. Daha önce böylesi görülmedi. Ve ihracat 2008 yılı düzeyine geriledi.
Bu arada ABD’de konuşan Başbakan Davutoğlu “Türkiye ekonomisinin bölgedeki tüm risklere karşın iyi bir performans gösterdiğini” söylemiş. Hâlbuki ihracat yedi yıl geriye gitti. “Bu nasıl iyi bir performans oluyor” sorusunu sormakta fayda var.
Yorum Yap