Dünya ekonomisi bu yıl yüzde 3,8 oranında büyüyecek. Ve 2014’te 77,6 trilyon dolar olan dünya hâsılası 81,5 trilyon dolara yükselecek. Bu aradaAmerikan ekonomisi bu yıl yüzde 3,1 oranında büyüyecek. Kısaca dünya ekonomisinin geçen yıla göre zengin ülkeler için daha iyi olacağı bekleniyor.

Tabii bu olumlu hava gelişmekte olan ülkeler için bu yıl pek geçerli değil. Çünkü gerileyen petrol fiyatları, Amerikan Merkez Bankası’nın faiz artırma düşüncesi gelişmekte olan ülkeleri olumsuz etkileyecek.

Bildiğiniz gibi gelişmekte olan ülkelerden Rusya, İran, Irak, Venezuela gibi ülkeler petrol ihracatıyla ayakta duran tek mallı ekonomiler olarak biliniyorlar. Yine Brezilya ve Meksika da petrolden önemli sayılabilecek tutarda gelir elde ediyor. Petrol fiyatlarının düşmesi bir de Amerikan Merkez Bankası’nın faiz artırımı bu ülkelerin ekonomilerini olumsuz etkileyecek. Bu ülkeler borçlarını ödemekte zorlanacaklar. Çünkü dün yayınlanan Bank for International Settlements verilerine göre; bankalar dışındaki şirketlerin tahvil borçları Brezilya’da 188 milyar dolar, Rusya’da 123 milyar dolar, Meksika’da 109 milyar dolar, Venezuela’da 21 milyar dolar ve Türkiye’de banka dışı şirketlerin tahvil borcu 30 milyar dolar olarak sıralanıyor. Dolayısıyla aynı kategorideki ülkelerin bu krizlerden etkilenebileceğini söylemek herhalde yanlış olmaz.

Bu kısa açıklamanın ardından gelelim elinde parası olanın ne yapması gerektiğine…

Önce olası parasal krizlerin şoklarına karşı koyabilmek için Amerikan Doları’na portföyde yer vermekte fayda var. Yine bu yıl Türkiye’de enflasyonunun artma olasılığı yüksek olduğundan uzun vadeli tahvillerden uzak durmak gerekiyor. Bunun yerine kısa vadeli mevduat Türk parası için cazipoluyor.

Gelelim hisse senedine…

Türkiye’de gıda, ilaç, tarım, hayvancılık, savunma sanayii, turizm sektörleri cazip görünüyor. Bir de petrol fiyatlarındaki gerileme uçak bilet fiyatlarını aşağı çekeceğinden özellikle turizm sektörüne ilave talep gelecek. 2014’de turizm gelirlerinin 35 milyar dolar olduğunu bu yıl daha da artacağını belirtelim.

Konut ve gayrimenkule gelince…

Türkiye genç nüfusu olan ve büyüyen bir ülke olduğundan konut ve gayrimenkul talebi hep olacak.Sağlıklı ve depreme dayanıklı konut yatırımlarının uzun dönemde kazandıracağını söyleyebiliriz.

Gelelim altın fiyatlarına…

Bildiğiniz gibi zengin ülkelerde enflasyon oldukça düşük düzeyde seyrediyor. Dolayısıyla altın fiyatlarının dolar bazında yükselmesi pek beklenmiyor. Bu arada petrol fiyatlarının gerilemesi altın çıkarma maliyetini düşürüyor. Bu nedenle altın üreticileri arzı artırabilir. Ve altın fiyatlarında işte bu nedenlegerileme yaşanabilir. Tabii bu arada altın fiyatları Türk parası olarak değerlendirildiğinde farklı bir durum var. İşte bu nedenle küçük tasarrufçu için, altın fiyatları Türk parası cinsinden düştüğünde alıp yükseldiğinde satmak cazip oluyor. Zaten küçük yatırımcı bu fırsatı değerlendiriyor.

Kısaca bu yıl tasarruflarınızı korumak için nakde dönüşü hızlı olan döviz, faiz türünden araçlara yönelmekte fayda var. Kısa vadede nakit paraya ihtiyacınız yoksa uzun vadeli hisse senedi ve konut, gayrimenkul alternatiflerini kullanabilirsiniz.

***

Engin Ardıç Alman istihbaratının yaptıklarını nasıl bilebiliyor?

Namaz kılmaz, oruç tutmaz yaşı gelip geçtiği hâlde Hacca da gitmeyen, bu arada zekat da vermiyormuş, hem ateist hem İslamcı, Cem Uzan’ın Star gazetesinin 9 Kasım 2002 tarihli nüshasında dönemin siyasetçilerine orço Abdullah, pezo Vecdi, hibino Recep, beşlik Bülent, tekerlek Abdüllatif gibi sıfatlar takan, herkesin karısına, kızına taciz yazıları yazan paralel Engin Ardıç hesabı ödemeden kaçmaya çalışıyor. Avusturya’da televizyon izlerken Gezi olaylarını görünce devrim olduğunu düşünüp çok korkmuş. Ve iltica planları yapmış.

Engin Ardıç, 31 Aralık 2014 tarihli yazısında Alman televizyonlarının Alman istihbaratından görev aldığını söylüyor. Böyle bir tespitte bulunabilmek kolay değil. Çünkü bir ülkeye gittiğinizde o ülkenin televizyonlarına istihbarat örgütlerince görev verildiğini bilebilmek için o istihbarat birimiyle bir irtibatınızın olması gerekiyor. Kendisi daha önce Cem Uzan’ın Star TV’sinde uzun süre çalışmış. O dönemde bir istihbarat örgütünden görev aldı mı, diye sormak gerekiyor. Çünkü İstanbul Belediyesi’ne epeyce saydırmış o sıralar.

Paralel Engin, Alman istihbaratıyla ilişkin var mı? Yoksa, belgeyi görelim.

suleymanyasar26@gmail.com