Amerikalı bakanın masasına yumruğunu vurmuş

  • 26.05.2014 00:00

 Bildiğiniz gibi bu ülkede cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde pek çok kişi için efsaneler anlatılmaya başlanır. Ya da bazıları hiç duyulmamış kahramanlıklarını kendileri anlatmaya başlarlar. Bunlardan biri de Kemal Derviş oluyor tabii. Bugüne kadar hiç duymadığımız bir olayı geçen gün basına açıkladı.

Meğer, Kemal Derviş Devlet Bakanı’yken, o dönemin Amerikan Hazine Bakanı’nın masasına yumruğunu vurup “özelleştirme yaptırmam” demiş. Bir de üstüne “bu ülkenin KİT’lerini ucuza sattırmam” diyerek karşı çıkmış. Ardında da “özelleştirme şart değil” demiş. Kapıyı vurup çıkmış.

Bütün bunları biz bilmiyorduk. Maalesef kendisi açıklayınca yeni öğrendik.

Oysa bizim bildiğimiz Kemal Derviş’in hazırlamakla övündüğü Türkiye’nin Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı’nın 50. maddesi Şeker Fabrikaları’nın, 51. maddesi Tekel’in, 52. maddesi Botaş’ın, 53. maddesi Türk Telekom’un hemen özelleştirileceğini söylüyor.

Ve KİT’leri ucuza sattırmam diyen Derviş yine aynı programın 15. maddesinde 2001 yılında yani varlık fiyatlarının dibe vurduğu dönemde Petrol Ofisi’nin yüzde 51’inin blok satıldığı,Tüpraş’ın yüzde 35’inin halka arz edildiği ve cep telefonu lisans satışından beklenenin üzerinde gelir elde edildiği belirtilerek bu özelleştirmelere övgüler düzüyor.

Gelelim batan bankaların kurtarılmasına...

Derviş “2001 krizinde bankacıları değil mevduatı kurtarma operasyonu yaptık. Ama Amerika 2008 krizinde bunu yapmadı bankacıları kurtardı” diyor. Oysa tam aksine Derviş, bankaları devletleştirerek mevduattan ziyade Türkiye’deki bankalara kredi veren yabancı kreditörlerin paralarını kurtardı. Hâlbuki Amerika 2008 krizinde batan bankalara, sigorta şirketlerine ve sanayi şirketlerine sermaye desteği verdi, Derviş’in yaptığı gibi tamamen devletleştirmedi. Sonra konjonktür değişince ABD’de verilen bu paralar temettüleriyle birlikte geri alındı. Böylece vergi mükellefleri kayba uğramadı. Hatta devlet kazançlı çıktı kurtarma operasyonlarından ABD’de.

Derviş’in yaptığı banka devletleştirmelerine gelince...

Türkiye vatandaşına çok büyük bir maliyet getirdi bu devletleştirilen bankalar. Devletleştirilen bankaların yükü, tam 382 milyar lira ya da o dönemin ortalama dolar kurlarıyla vatandaşa maliyeti yaklaşık 240 milyar dolar oldu. Bu bankaların alacak ve mallarının tasfiyesinden ancak 18 milyar dolar elde edilebildi. Oysa kurtarma operasyonlarını anlatan, Stress Test: Reflections on Financial Crises kitabında eski Amerikan Hazine Bakanı Timothy Geithner, kurtarma operasyonlarıyla vergi mükellefine gelen yükün telafi edildiğini ileri sürüyor. Bu arada Derviş’in ABD hakkında söyledikleri pek inandırıcı olmuyor tabii.

Niye anlattık bütün bunları...

Anlattık çünkü köşk için atılan yumruklar bunlar hep. Orhan Veli’nin söylediği gibi: Neler yapmadık şu vatan için! Kimimiz öldük; Kimimiz nutuk söyledik. Sözkonusu Köşk olunca yumruk da atmaya başladık.

suleymanyasar26@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums