Bir anokrasi olarak Türkiye

  • 1.02.2016 00:00

 Anokrasi, siyaset bilimi literatüründe sıkça kullanılan bir terim. Ülkelerin demokrasi seviyelerini ölçmekte kullanılan POLITY endeksinde “otokrasilerle” “demokrasiler” arasında kalan ülkeleri tanımlamakta kullanılıyor. “Anokrasi” tanımlaması da, bir “rejim türünden” çok, ülkenin sergilediği, yaşadığı politik tezahürlerinin sıralamasından ibaret aslında. Öncelikle anokrasiler, demokratik ülkelerde de var olan bazı kurumlara ve politik özelliklere sahipler. Ancak, bu kurumlar ve özellikler, onları gerçekten “demokratik” kılacak denli güçlü değil. Kurumların işleyişi şeffaflıktan ve hesap verilebilirlikten çok uzak.

Özetle, anokrasi deyince, “nereden baksan tutarsız” diyeceğimiz bir görüntü çıkıyor karşımıza.
Tıpkı, “devleti ve milleti temsil eden makamla çay toplamayı”, görev tanımlarının bir parçası olarak yorumlayan Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay başkanları örneğinde olduğu gibi…Dahası, bu gibi evrensel hukuki normlara bağlı çalışması beklenen kurumların başındakilerin, eleştirilmelerine karşılık olarak, “eleştiriler, ‘insani ve vicdani’ değil” gibi ‘alaturka sanatçı’ kıvamında sitemkar, “eleştiriler devam ederse hukuki yollara başvururuz” tarzı tehditkar açıklama yapmaları da ayrı bir alem.
POLITY IV endeksine göre de, Türkiye, 2014 sonrası hızla irtifa kaybederek şu an bir “anokrasi” olmaya demirledi. POLITY IV, Türkiye için şu notu da düşüyor; “AKP kurucusu ve lideri Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi bir başkanlık sistemi yapmak için anayasayı değiştirme arzusunu ifade ettikten sonra, otoritesini sorgusuz sualsiz biçimde ortaya koydu. 28 Ağustos 2014’te cumhurbaşkanlığı makamını elde etti; buna karşılık, anayasayı değiştirmek için gerekli desteği elde edemedi. Buna müteakip hareketleri, [anayasayı değiştirecek] yargı otoritesine kendisi sahipmiş veya böyle bir yargı otoritesine gerek yokmuş gibi davranma niyetini ortaya koyuyordu. Her iki şekilde de, bu tarz bir “otorite modeli”, kendi seçilmiş makamının yetkisi dahil olmayan biçimde gücün gaspı manasına gelmektedir; bu da, bir oto-darbedir [seçilmiş hükümetin yasaları hiçe sayarak kendisine olağanüstü yetkiler vermesi ve böylece var olan anayasal düzen dışında, keyfi hareket etmesi]. Hükümeti, kendi başkanlık hedefini gerçekleştirmek amacıyla hem medya ve hem de muhalefeti kısıtlamak için bir manivela biçiminde kullanmaktadır ve etnik gerilimleri, kendisi aleyhinde olan parlamenter tablonun dengelerini inkar için manipüle etmektedir.”
Bir anokrasi olarak Türkiye’yi ne bekliyor peki? Bilinmezlikler, beklenmedik ve sert dönüm noktaları; özetle, 1 Kasım’da seçmenlerin “atlatmaya” çalıştığı badire, yani istikrarsızlık.
Anokrasiler, siyasetin de çöktüğü yerler; çatışma ve kaosa da son derece meyilliler.
Bir kötü haber de, anokrasilerin lider kadrolarına: anokrasi özellikleri gösteren ülkelerde, eninde sonunda ve genelde de sert bir kırılma ile güç el değiştiriyor.
Değişim koşullarını oluşturan durumlar ve koşullar ise genelde şöyle;
-Ekonomik ve siyasi eşitsizlik öyle yaygınlaşıyor ki, toplumda geniş tabanlı bir “anti-otoriter” blok oluşuyor
-Ekonomik ve siyasi eşitsizlik fazla yaygın olmuyor, ancak otoriter elitin baskısı çok artıyor
-Bir veya birkaç grup birleşerek ‘devrim’ veya darbe gerçekleştiriyor
-Otoriter blok içinde bir grup, merkezde kalan muhalif reformcularla birleşiyor.
Bakalım, POLITY serilerinde Türkiye hanesine daha ne notlar düşülecek tarihte…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums