Medya çölü

  • 27.09.2014 00:00

 Artık Türkiye'de de, “medya” diye adlandırılan “şeyin”, bir “propaganda makinasına” dönüştüğünü” görmemiz lazım. Medya çalışanları, medyaya emek veren, mesleğine saygılı, meslek ahlakını koruyan bireyler olabilir; ancak, sonuçta ortaya çıkan “manzaraya” bakarsak, gazetecilik, ,bağımsızlığını korumaya çalışan bireyler ve kurumsal istisnalar dışında, propaganda makinası karşısında yenik düşüyor.  

Bazen bir haber, bazen haber içinde bir cümle, bazen bir köşe veya yorum yazısı, ekranlardan yansıyan bir vurgu-bazen sadece ses tonlaması ve mimiklerle ifade edilen, “bağımsız duruş” elbette çok kıymetli... Ama bu istisnalarla avunmak, gazetecilik ahlakının böyle “ayrıntılara” sıkıştırılması zaten vahim.

Tablonun bütününe bakınca da, durum çok karanlık. “Devlet kaynaklı basın bültenlerinin”, “Ankara'dan gelen açıklamaların”, aynen “aktarıldığı” sözüm ona “haberler”, ezici çoğunluğa sahip. Yeni bir politika mı açıklanacak? Hemen bir basın bülteni hazırlanıyor ve medyaya servis ediyor. Devlet kurumları, iktidar kaynaklı bu bültenler de, kelimesine dokunulmadan, sorgulanmadan, araştırılmadan medyada “haber” olarak aynen yer alıyor.

Cumhurbaşkanı ve başbakanı geçtim, tüm bakanlardan valilere, “devletin temsilcilerinin”, her türlü basın toplantısı, açıklaması için anında yayın akışı kesiliyor ve naklen bağlantılar başlıyor...

Propaganda makinasının bu dehşetli gücü karşısında, mesleği hakkıyla yapmaya çalışanlar çok yalnız, çok çaresiz ve çok imkansız; bu düzende, yeni nesillerin “meslek ahlakı” öğrenerek yetişmesi de çok zor.

İlla iktidar müdahalesine gerek de yok; basının “haber verebilememesi” konusunda bir örnek ele alalım:

New York Times'ın Paris muhabiri Dan Bilefsky, bir haber geçti geçenlerde. Üç IŞİD militanı, Türkiye'den Fransa'ya teslim edilecek. Ancak, Türkiye ile Fransa arasında doğru düzgün iletişim kurulamadığından; militanlar, Paris yerine Marsilya'ya yollanıyorlar.

Haberin kalanına devam etmeden önce, şuna dikkat çekelim; Türkiye'de aynı haberin basına yansıyan kısmında şu detay yok... IŞİD militanlarını, Türkiye “yakalamıyor”; örgütün şiddetinden ürken militanlar, tanık olduklarını kaldıramayarak “kaçıyorlar”. Hatta, IŞİD tarafından yakalanıp hapsediliyor ve Fransız vatandaşı oldukları için ajanlıkla suçlanıyorlar. Ancak kaçmayı başarıyorlar ve Türkiye sınırını geçerek teslim oluyorlar. Fransa da, iadelerini istiyor. Ancak, Paris uçağına bindirilecekken, “iade belgelerinin” Türkiye'deki yetkililerce eksik hazırlandığını öne süren uçak pilotu, militanları taşımayı reddediyor.

IŞİD’dan kaçan militanların Marsilya'ya gidişi bu şekilde oluyor...

Bilefsky'nin haberi, hikayenin Fransa ayağına odaklanıyor ve militanları Marsilya'da karşılayan kimse olmadığını, bunun üzerine onların da ellerini kollarını sallayarak ülkeye giriş yaptıklarını alaycı bir dille anlatıyor. Hatta, o sırada pasaport kontrol sistemi de bozuk... Nereden, neden geldiniz diye soran bile yok; Fransa pasaportunun ucunu göstermek, geçiş için yeterli...

IŞİD militanları, önce Marsilya'da bir karakolda teslim olmaya çalışıyorlar; fakat “üşütük” muamalesi görüyorlar. Bir de üzerine üstlük, araba da kiralıyorlar ve kendilerini teslim alacak karakol arıyorlar; sonunda Montpellier'de kendilerini tutuklatmayı başarıyorlar...

Tabii, IŞİD'ın eski militanlarının derdi, örgütün bir şekilde eline yeniden geçmek ve infaz edilmek...

Bu manşetlik haberin Türkiye kısmı araştırılsa, kimbilir bu tarafında neler çıkar...

Bir de işin tabii, şu yönü var; Bilefsky, konunun Türkiye boyutunu, Fransa’da olup bitenleri aktardığı dille “New York Times Türkiye temsilcisi” olarak yazsa, başına neler gelirdi burada?

İlk olarak, Bilefsky hedef gösterilir, gazeteciliği aşağılanır ve Türkiye'den sürülen dış muhabirler listesine eklenirdi herhalde...

Sonra New York Times'ın, nasıl da  “Türkiye’ye karşı uluslararası bir oyunun maşası” olduğu uzun uzun, siyasi mesele haline getirilir, meydanlarda haykır haykır bağrılırdı...

Propaganda makinası medya, tüm basın-yayını böyle yok ediyor, çölleştiriyor işte Türkiye'de... Meraksız basın, meraksız toplumu besliyor.

Ve biz, Bilefsky'nin haberinin Türkiye kısmında ne olduğunu, militanların Fransa ile neden doğru dürüst iletişim kurulup iade edilmediğini, daha böyle vakalar olup olmadığını bilemeyeceğiz tabii...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums