Emekli Amiral Soner Polat dünkü yazısında "eğitimli ve varlıklı kesimlerin" sosyal medyada dolaştırdığı bir şemadan bahsediyor.

Bu şemaya göre seçim sonuçları şöyleymiş: "İnce yüzde 30, Akşener yüzde 10, Aziz Nesin yüzde 60."
Görüldüğü gibi HDP adayı Demirtaş'ın oyları da Aziz Nesin'e yazılmış.
Yahu, hepsinden geçtim...
Aziz Nesin, "Türklerin yüzde 60'ı aptaldır" demişti, HDP / Demirtaş'a oy verenlerin ağırlıklı kısmı Kürt, onu ne yapacağız?!
Anlaşılan o ki, Demirtaş'a oy verenler "Kürtlük" kontenjanından "aptal" kategorisine sokulmuş.
Boşuna demiyoruz; en pespaye ırkçılar her daim bunların arasından çıkar.

Hem ırkçılar, hem de üçkâğıtçılar.
Sözcü'nün o çok Atatürkçü yazarlarıyla senkronize biçimde, "Akepe'nin Meclis'te azınlığa düşmesi için her evden bir oy" kampanyasıyla CHP'li Türk seçmenleri yönlendiren bunlar.
Bu CHP'lileri "yaptıkları "fedakârlığın" karşılığında "aptallık" kategorisine sokan da bunlar...
"Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyen bunlar.
Mustafa Kemal'in "Türk milleti zekidir..." sözü yerine Aziz Nesin'in "Türklerin yüzde 60'ı aptaldır" sözünün peşine düşen de bunlar...
Muharrem İnce tevekkeli demiyor; şizofren, delirmiş, hasta bunlar.

Soner Polat söz konusu yazısında Aziz Nesin'in mahut sözü Almanlardan ödül kapmak için Alman Türkolog Petra Kappert'in yönlendirmesiyle söylediğini, Cengiz Özakıncı'nın kitabını referans göstererek anlatmaya çalışıyor.
Değerli amiralimizin bilmediği bir şey var: Bunlara ne anlatsan boş!
Bunların en akıllılarından Soner Yalçın bile gündüz gözüyle seçim sonuçları üzerinde spekülasyon yapmaya devam ediyor hâlâ.
Maksatlıysa çok ayıp, yazdıklarına inanıyorsa çok yazık.
Düşünün artık, o gece Halk TV'de spekülasyonun dibini bulan Bülent Tezcan bile vazgeçmiş.
Muharrem İnce derseniz, Ayşe Arman'a şunu söylemiş: "Yüzde 50.1'e yüzde 50.06 gibi bir sonuç var mı ortada? Yok. Ortada kazanılmış bir seçim var. Rakibim (mutlu olalım, olmayalım) seçimi kazanmış. Bana diyorlar ki, 'İnsanları sokaklara niye davet etmedin!' Neden edeyim? Etmem için ortada belgelenmiş bir hırsızlık olması lazım. Var mı? Yok! Partinin ıslak imzalı tutanakları var. Tutuyor mu? Tutuyor. YSK'nın vicdana, hukuka aykırı bir kararı var mı? Yok! E niye sokağa davet edeceğim milleti?..."
İmdi, muhalif şebelekler, İnce'nin bu açıklamasından dolayı "Aziz Nesin yüzde 60 artı 1" derlerse hiç şaşmam.
Zira onlarda bu yetenek var.
En yeteneklileri de mezkûr Sözcü yazarı arkadaşımız.
Diyor ki: "Seçimden üç gün önce Meral Akşener, Erdoğan'a seslenerek, 'Damadınız Anadolu Ajansı'na; '24 Haziran seçim akşamı saat 21.30 itibariyle bizi yüzde 52 olarak ilan edeceksin' dedi mi, demedi mi?" iddiasında bulundu. BeratAlbayrak, Akşener'e 1 milyon liralık tazminat davası açtı. (Erdoğan'ın iki damadı var; niye biri üstüne alındı?)"
Akşener bile vazgeçmiş, sorusunun arkasında durmuyor ama Soner Yalçın'ı durduramıyoruz.
Gerçi, "Erdoğan'ın iki damadı var; niye biri üstüne alındı?" sorusunu soran bir insanı durdurmak da mantığa aykırı...
Yıllar yılı adını bile söylemeye gerek duymadan kime "damat" diyordunuz?
Bu kadar kurnazlık da bünyeye zarar.