Profesyonel askerlik çamaşır makinesine!!

  • 1.12.2011 00:00

En arkada üstte “Bebeğini çamaşır makinesine attı”; diye bir haber gördüm Taraf’ta.

Fransa’da bir baba üç yaşındaki oğlunu yuvada yaramazlık yaptı diye, çamaşır makinesine atıp öldürmüş.

Komşulardan biri “Bebeği elime aldım, çırılçıplaktı, donmuştu” demiş. Böyle kısacık bir haber, ufacık bir cümle, amansız detaylar mahvediyor beni. “Bastien adlı çocuk” istenmeyen bebekmiş, daha önce de çamaşır makinesine atılmış. (Ama bu defa ölmüş. Öldü.)

Bursa’da, Orhangazi’de on bir yaşındaki (hani altı açılmış/ su alan çizmelerini gösterip çok açık sözlü olduğundan meşhur olan) Gizem’in şofbenden zehirlenip ölmesi de öyle.

Dayanamıyorum çocuk ölümlerine.

Çocuk ölümlerine nasıl dayanamıyorsam, pazartesi günkü Taraf’ın  “ASKER BASTIRDI- ŞEFFAFLIK BİTTİ” manşetine de dayanamıyorum. Aynı şekilde.

Mehmet Baransu’nun haberinden öğrendiğimize göre TSK’nın şeffaflaştırılmasını (güç bela) sağlayabilecek birtakım maddeler, çıkartılmış Sayıştay Kanunu taslağından. Askeriyemiz marifetiyle!

Yani TSK’nın harcamaları YİNE incelenemeyecek; yasa bu haliyle çıkarsa askerî harcamalar YİNE DENETLENEMEYECEK! Hakiki Demokrasi’ye geçme ihtimalimizin üstüne (kuruluşumuzdan beri) bir ejderha gibi çökmüş olan Askeriyemiz yerinden kıpırdatılmamış olacak.

Kıpırdatılmamış olacak ki, aman çocuk ölümleri azalmasın!

Avrupa (demokrasi) standartlarına çekemediğimiz, kadirimutlak (omnipotent) statüsünü normalize edemediğimiz bir Türk Ordusu demek, benim için ÇOCUK ÖLÜMLERİ demek. Bu kadar basit.

Orta Anadolu’nun, Ege’nin, Karadeniz’in köylerinden/ kasabalarından çocukların, çamaşır makinesine atılarak öldürülme ihtimalinin devam etmesi demek.

Fransa’daki üç yaşındaki oğlan çocukla ilgili haberi okuyunca nasıl tarumar oluyorsam, “Bana verselerdi. Ben baksaydım. Korusaydım, kollasaydım” oluyorsam–

Askeriyemiz’le ilgili; TSK’nın normal demokrasilerdeki orduların SINIRLARINA ÇEKİLMESİYLE ilgili haberlerde de aynen öyle oluyorum. “Çocuklar çamaşır makinesine atılamaya devam edecek!” hissiyatımdan, içimi kaplayan panik dalgalarından kurtulamıyorum.

TSK’nın : profesyonel orduya geçmememiz/ geçemememiz için, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmamak için, Sayıştay’ın denetimine tabi olmamak için bu kadar büyük bir mücadele vermesi boşuna değil!

Devlet içinde devlet, cumhuriyet içinde oligarşik bir güç, hakiki demokrasiye geçmemizin önünde daimi bir engel olarak (tabii ki) kendilerini konuşlama ısrarında direneceklerdir.

Ama AK Parti’nin yüzde elli seviyesinde oy almasına karşın daimi bir işşbirliğine razı olması, boyun eğmesi, mandepsiye getirilmeyi kabul etmesi– Tüm bu Askeriye’ye karşı hakiki demokrasiyi savunma çabasındaki yetersizliğine/ garibanlığına/ tembelliğine/ koyver gitsin’ciliğine ne demeli? NE?

NEDEN profesyonel orduya geçmemizde ısrarcı ve kararlı olunmaz? Askeriyemizin bütün bu güç bağımlılığından KENDİ KENDİNE vazgeçemeyeceği, öldür Allah vazgeçmeyeceği bu kadar açıkken? Oysa o yüzde ellilik oy oranının içinde kesinkes Askeriye’nin  “normalize” edilmesine şiddetli ihtiyaç duyanların ciddi bir yansıması da var.

Savunma harcamalarında dünya sekizincisiyiz n’aber? Van’da deprem sonrası insanlar ölüyor donarak. Küçük kızlar, inşaat işçisi babaları evlerine doğalgaz bağlatacak parayı kazanamadıkları için, şofben zehirlenmesinden on bir yaşında ölüyorlar.

ABD, Rusya, Çin gibi süper güçler dışında, bizim gibi şişirilmiş askerî bütçesi olan, yalnızca Suudi Arabistan var. (Bütün bu bilgiler: Gökhan Karabulut’un 21 kasım tarihli yazısından)

Sekiz yüz bin ila bir milyon askerimiz var! Düşünün gayri: bunlardan 275 bini maaşlı, 625 bin zorunlu askerlik yapanlar.

Büyük bir güç: Türk çocuk deposu.

Al o “istenmeyen çocukları”; at çamaşır makinesine. Birincisinde öldüremezsen, ikincisinde öldürürsün. İstersen.

Profesyonel orduya geçişimizin bize ekstra maliyeti ne kadar bilin bakalım? YEDİ MİLYAR DOLAR! Zira:bizim bütçemizi, bizden daha cansiperane savunan/ düşünen –bunca masraflı– Ordumuz; sürekli bu EKSTRA masraf ihtimalini de ileri sürüyor profesyonel orduya geçemememiz/ geçmememiz için.

Sen (Türk Ordusu kast ediliyor) şeffaflaş bi bakalım: Sayıştay’ın seni (her normal demokraside olduğu üzre) denetlemesine/ incelemesine engel olmaktan/ ayak diremekten vazgeç.

Gayrı Safi Hasılası bir trilyon dolar olan bir ekonomi için, yedi milyar dolar (profesyonel ordunun ekstra maliyeti) RAHATLIKLA KALDIRILABİLİR BİR MALİYET –Dert etme yani. Üstlenebiliriz. Üstlenmeyi biliriz.

AMA profesyonel orduya geçmek demek: bu memleketin çocuklarıyla doldurulmuş bir ambarın başında oturuyor konumundan vazgeçmek/ feragat etmek/ azledilmek demek.

Şehit cenazelerinde bayrak sarılı tabutlar köylerine/ kasabalarına yollandıkça “İçinde bulunduğumuz özel koşullar “vesaire diye kendine habire yontma tezgâhın elinden gidecek demek–

Kadirimutlak (sorgusuz/ sualsiz) gücünden, sonsuz otoritenden, astığı astık kestiği kestik diskolattığı diskolattık pozisyonundan NORMALE, esasında durman gereken yere: profesyonel bir ordunun (hiçbir muğlaklık tanımayan: diyelim darbeciliğe/ ‘vatan kurtarmaya’ ikide birde meyl etmeyen) nesnel olarak tanımlanmış görev alanına çekilmen demek.

Hazır mısın? Arkadaşlar hazır mısınız?

Benim valla Militarizm’e kurban verecek  çocuğum yok. Kürt Militarizmi’ne de. Türk Militarizmi’ne de.(YingYang: tamamlayıcı ögeler.)

“PKK yeri gelince canidir” tarzı arlanmazca hamasi/ provokatif cümlelerle BİR TARAFIN militarizmini göklere (ve temize) çıkaran Vijdan Yatırlarına da sormak isterim. Kendi çocuğunuzu Kandil’e yollamaya (gerilla olarak) VAR MISINIZ?

Che mesela Arjantinli olduğu halde Küba’da, orda burada savaştı. Şavaşçıydı. Sizler de aynı kumaştan mısınız? Dağlarda değil, barlarda görüyorlar da.

Elâlemin çocuğunun hayatı üstünden “otomatik kahraman”lık pozisyonu alanlardan harbiden tiksiniyorum. Türk/ Kürt militaristi/ milliyetçisi fark etmiyor. Benim için.

Üç yaşındaki “istenmeyen” oğlunu çamaşır makinesine atıp öldüren babalamadan farksız cümlesi.

Üstelik uzak komşularının çocuklarını çamaşır makinesine attırıyor bu tipler. Çocuklar makinede döndükçe, utanmadan kıçlarının üstünden (her daim Ergenekon Medyası’ndan maaşlı vaziyetteler) hamaset paketleri satıyorlar!

Soğuk ve çıplak bedenlerine methiye düzüyorlar. Kürt çocuklarının.

Makinede öldürülen çocukların cesetlerine methiyeler! Maaş karşılığı. Ve “pozisyon.”

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums