Acele kamulaştırmalar neyin acelesi?

  • 14.04.2016 00:00

Türkiye’de epeydir kanunlar artık tek bir “torbadan” çıkıyor, kararlar hep “acele” tarafından alınıyor. AKP iktidarının son günlerde aldığı acele kamulaştırma kararlarının hızına yetişmek mümkün değil. İstisnai olarak, olağanüstü hallerde uygulanması gereken acele kamulaştırma sıradan bir uygulamaya dönüştü. AKP iktidarları döneminde Bakanlar Kurulu’nun en çok karar çıkarttığı alanlardan biri haline geldi. 

 

Toplumun ortak kullanım alanları, bireylere ait tarım arazileri, konutlar, her türlü yaşam alanı şirketlere devrediliyor. Binlerce yıllık tarihi ve kültürel miras, rant için gasp ediliyor. Bunun adı kamulaştırma değil, apaçık el koymadır, yurttaşları mülksüzleştirerek şirketlere sermaye transferi gerçekleştirmektir.

 

1939’da İkinci Dünya Savaşı öncesi savaş hazırlığı kapsamında çıkartılan Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunu son yıllarda karşımıza HES, baraj, madencilik, enerji yatırımları, ulaşım ve kentsel dönüşüm projelerinde şirketlerin ticari çıkarlarına hizmet eder şekilde çıkıyor. O dönemde savaş ve seferberlik halinde kamulaştırılacak mülklere askeriyenin talebi doğrultusunda nasıl el konacağı bu kanunla düzenlenmiş. 

 

Bakanlar Kurulu, acele kamulaştırma yetkisini ilk kez 1978 tarihinde kullanmış. Acele kamulaştırma kararları 1978 ve 1979’da dört, 1980’de altı, 1990’larda dörtken 2000’li yıllarda AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte 105 olmak üzere toplamda 119’a ulaşmış. 2010’lu yıllara gelindiğinde ise her yıl artan şekilde yüzlerce acele kamulaştırma kararının alındığı görülüyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan da, geçenlerde 1978-2002 yılları arasında 14 acele kamulaştırma kararı verildiği, AKP iktidarları döneminde ise 2000 civarında acele kamulaştırma yapıldığı bilgisini paylaşmıştı. 

 

Yasaya göre acele kamulaştırma yoluna başvurabilmek için yurt savunması hali ya da özel yasalarda belirtilen olağanüstü durumların ortaya çıkması gerekiyor. Olağanüstü bir durum olunca süreç de olağanın dışında işliyor, acele kamulaştırma uygulamasıyla taşınmazlarına el konan yurttaşlara paralarının bilirkişinin değer tespitinden sonra yedi gün içinde peşin olarak ödenmesi gerekiyor. Ardından, hemen kamulaştırılan mala el konuyor. 

 

Alınan bu acele kamulaştırma kararlarıyla aynı zamanda ekolojik yıkıma sebep olacak, çevre sağlığını olumsuz etkileyecek projelerin de önü rahatlıkla açılmış oluyor. Bu kararların, ekolojik ve yaşam alanları mücadelesine zararı çok büyük.

 

Daha önce ağırlıklı olarak enerji, imar ve altyapı projelerine yönelik alınan bu kararlara, son dönemde Kürt coğrafyasındaki yoğun mülksüzleştirme operasyonu da eklenmiş durumda. Çatışma ortamında önce insanlar katledildi, kalanlar yaşadıkları yerlerden sürüldü, şimdi de kentsel dönüşüm adı altında insanların yaşam alanları rant çarkına sokuluyor. Diğer yandan, çoğu Şırnak, Mardin ve Diyarbakır’da olmak üzere 10 ilde acele kamulaştırmayla 39 “polis noktası” adı altında yapılacak karakol inşaatları da, bu rant çarkının bir parçası… 

 

Daha önceki yıllarda EPDK, DSİ ve TOKİ gibi kurumlara devredilen bu yetki, Danıştay’a açılan davalarla iptal edildi. Ancak, bir yolu bulunarak bu hukuksuz el koymalar tüm hızıyla sürdürüldü. Türkiye’de acele kamulaştırma kararlarının ne kadar isabetsiz ve ne kadar hazin sonuçlara varabileceğine en iyi örnek Soma Yırca Köyü’ndeki zeytinlik katliamıdır. Yırca'da Danıştay, Bakanlar Kurulu’nun aldığı acele kamulaştırma kararını esastan iptal etti. Ancak, o sırada mahkeme kararını beklemeden bölgeye termik santral yapmak isteyen Kolin 6666 zeytin ağacını bir gecede söktü. 

 

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bugün kamuoyunda tartışmalı hemen her proje bir yanıyla acele kamulaştırma kararlarıyla ilintili. Bu kararlarla tam bir sömürü düzeni hüküm sürüyor. Dolayısıyla, acele kamulaştırma kararları alınan projelerin ya da bölgelerin neredeyse hiç birinde açıklanmış, yasalara uygun, makul bir kamu yararı bulunmuyor. Kamu yararı kavramının içinin bu kadar boşaltıldığı, bu kadar amacı dışında kullanıldığı bir dönem herhalde hiç olmadı. 

 

O halde bu acele kamulaştırmalar hangi kamunun yararına? Bu acele neyin acelesi?

 

PELİN CENGİZ / HABERDAR

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums