Sofraların tadı kaçıyor, akşama ne yiyeceğiz

  • 11.11.2015 00:00

 Tarım temel bir ihtiyaç alanı, olmasa da olur demeniz mümkün değil, lüks hiç değil. Ancak, dünyada tarım arazileri ve ekolojik açıdan değerli alanlar, kentler büyüdükçe yok oluyor. Yerleşim yerleri, tarım arazilerini işgal ediyor. Ormansızlaştırma, bilinçsiz arazi kullanımları sebebiyle erozyon artıyor, verimli topraklar kaybediliyor, biyoçeşitlilik yok oluyor. Suyun bilinçsiz kullanımı sonucu, su kaynaklarıyla ilgili riskler artıyor. Günümüzde, 250 milyondan fazla insan doğrudan çölleşme ve kuraklıktan etkileniyor.

Ormanlık alanlarının azalması, ekilebilir tarım arazilerinin hızla yok olması, aşırı sanayileşme, sınırlı doğal kaynaklar üzerindeki baskı ile çevre ve hava kirliliği, iklim değişikliğinin ciddi boyutlara ulaşmasında önemli etkenler.

Gıda güvenliği tehdit altında. Dünya Bankası’nın son verilerine göre, 702 milyon olan küresel yoksul sayısı, 2030’da 100 milyon artacak. İklim değişikliği kaynaklı olarak meydana gelecek bu artış, iklim değişikliğinin özellikle yoksul ülkelerin başlıca geçim ve yaşam kaynağı olan tarım sektörü ile birlikte gıda güvenliği, beslenme gibi unsurları da etkileyecek.

Anadolu’da 10 binden fazla bitki türü var, 3000’den fazlası endemik. Anadolu buğday, arpa, çavdar, yulaf, nohut ve mercimeğin gen merkezi. 60 yıl önce Türkiye’de sadece yerli buğday ekilirken, şimdi bu oran yüzde 5. Dünyada tarımsal genetik çeşitliliğin yüzde 75’i yok olmuş bile.

Gıda güvenliği ve ekonomik bağımsızlığı sürdürülebilir kılmak, temel olarak biyolojik kaynakların planlı yönetiminden geçiyor. Sahip olduğunuz biyoçeşitliliği ne kadar iyi muhafaza eder ve sürdürülebilir bir yapı sağlarsanız, o oranda güvendesiniz demektir.

Hâl böyleyken, biz ne yapıyoruz?

Hükümet, epeydir bütüncül yasalarla beceremediği rant, talan işlerini torba yasalar üzerinden değişikliklerle hallediyor.

Bakanlar Kurulu’nca kentsel dönüşüm ya da gelişim alanı olarak belirlenen “1. sınıf mera alanlarına” inşaat yapma izni getirildi. 20 yıllık “ot bedeli” karşılığında isteyen meraya binasını dikecek. Eylül 2014’teTorba Yasa ile yapılan yönetmelik değişikliği ile Mera Kanunu’nun 14. maddesi genişletilip meraların tahsis amacının değiştirilmesinin yolu açılmıştı.

Geçen yıl, Türkiye’de koruma bölgeleri daraltıldı, sulak alanlar, milli parklar ve ormanlarla ilgili yönetmelikler değiştirildi. Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu, koruma değil kullanma lehine işletildiğinden kanun kapsamında 2006-2012 arasında tarım dışı amaçla kullanımına izin verilen tarım arazisi 1 milyon hektarı geçti.

Mera Kanunu’nun değiştirildiği günlerde Biyogüvenlik Kurulu, altı GDO’lu mısır çeşidi ile iki GDO’lu soya çeşidinin ithalatını onayladı. Daha önce verilen izinlerle 30’dan fazla GDO’lu hayvan yemi ithalatı serbest. Bundan sonra sofralarınıza daha fazla GDO’lu yemle beslenen hayvanların ürünleri eşlik edecek.

GDO içermeyen yem türlerinin tarımının yapılması mümkünken, GDO’lu yem ithalatına para akıtmayı anlamak mümkün değil. Bu iki kararla hayvancılığın canına okunacak.

Biz, böyle hoyratız ama Allahtan Meksika’da vicdanlı hâkimler var. Meksika Anayasa Mahkemesi,Monsanto’nun GDO’lu ekim izinlerini, yerel halkların yaşamlarını doğrudan etkileyeceği gerekçesiyle kaldırdı.

Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası’na göre, Türkiye’nin 2003-2015 arasında tarımsal destekleme bütçesi toplam 61 milyar lira iken, aynı dönemde tarım ve gıda ithalatı 270 milyar lira olmuş. Dışa bağımlı tarım politikaları sonucu son üç yılda buğday, mısır, yağlı tohum, pamuk ve soyaya 58,5 milyar dolar harcanmış.

Türkiye’nin nüfusunun 2020’de 5 milyon daha artacağı gözönüne alındığında, Türkiye’nin tahıl üretimini 1 milyon ton artırması gerek. Bu da, gıda güvenliğini sağlayabilmek için 400 bin hektar daha tarım alanına ihtiyacı var demek.

Parayı bastırır alırım demek de bir yere kadar. Bağımsızlık varken bağımlılık tercihi aptallara mahsustur. Yanlış politikalar nasıl enerjide ülkeyi dışa bağımlı hâle getirdiyse, yine aynı hatalarla gıdada dışa bağımlı bir ülke olma yolundayız.

pelincengiz@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums