Bu barış sürecinin bir yol haritasıyok gibi görünüyor dendiğinde dinlemediniz... 

Dünyadaki tecrübeler, başarıyla sonuçlandırılamayan barış süreçlerinden sonra şiddetin misliyle geri döndüğünü gösteriyor denildiğinde, kulak arkası ettiniz... 

*** 

Kürtlerin haklarını cebinizden veriyormuş gibi oturup PKK ile pazarlık konusu yapmayın, hak ve özgürlüklerin verilmesi ile PKK’nın silah bırakmasını birbirine karıştırmayın dendiğinde ne söylendiğini anlamadınız bile... 

*** 

Suriye Kürtlerini ezmeye kalkarken Türkiye’deki Kürtlerle barış yapamazsınız, vizyonunuzda bir sorun var dendiğinde, hiç oralı olmadınız... 

*** 

Hakikat Komisyonları kurulsun hem devletin hem PKK’nın işlediği insan hakları ihlalleri ortaya konsun, Kürtler adaletin geldiğini görsün, Türkler Kürtlere neler yapıldığını öğrensin, PKK’nın da günahları tüm çıplaklığıyla ortaya çıksın dendiğinde bir kulağınızdan girdi diğerinden çıktı... 

*** 

Dünyada barış süreçleri, sadece, barışı kendi siyasi kariyerinden bile daha fazla isteyen, risk alan liderler tarafından başarıyla yürütülebildi dendiğinde hiç oralı olmadınız... 

*** 

HDP’nin elde edeceği siyasi başarıyı, Kürt sorununun silahsız ve kavgasız bir şekilde çözümü için en büyük fırsat olarak göreceğiniz yerde, bu partinin binalarının yakılıp yıkılmasına göz yumdunuz, bu partiyi ve liderini marjinalleştirmek için elinizden geleni ardınıza koymadınız... 

*** 

Çünkü barış marış umrunuzda değildi. Kürtler size başkanlığı verecek, siz de bunun karşılığında Kürtlere özerklik verecektiniz... 

*** 

Bu hesaplar tutmayınca, kardeşi şehit düşen acılı Yarbay’ın bilgece ifade ettiği gibi, “düne kadar barış diyenlerin, sonuna kadar savaş dedikleri” bir Türkiye’ye geldik... 

*** 

Şimdi de Kürtlerin kolektif olarak cezalandırıldığı, Kürt yerleşimlerinin tanklarla yerle bir edildiği, insanların yaralılarını hastaneye götüremediği, ölülerini buzdolabında sakladığı bir Güneydoğumuz oldu... 

*** 

Şimdi böyle bir ülkede, hükümet yandaşı kalemler habire ve hiç durmadan “PKK’nın gelinen süreçteki rolünü görmeye” davet ediyorlar bizleri... 

*** 

Ya biz onların rolünü görüyoruz da, siz, hadi geçtik buraya nasıl geldiğimizi, Türkiye’nin Güneydoğusundaki yıkımı, devlet eliyle estirilen terörü, zulmü, insanlık trajedisini, şöyle ucundan biraz görseniz, iki dirhem bunlardan da söz etseniz... 

Hiç olmazsa, bu zulmü eleştirebilseniz...