- 11.07.2015 00:00
Ülkücülerin bugün çok kızdıkları Çin devletiyle ortak düşmanları var.
Çin devleti bu Çinliler’den, en az ülkücülerin Çinliler’den nefret ettiği kadar nefret ediyor.
Emin olun, bu Çinliler’i, Çin devleti elinde imkân olsa, şöyle istedikleri gibi evire çevire dövsünler diye ülkücülere hemen teslim edebilir.
Ben sadece bir kaçının isimlerini zikredeyim...
* * *
Mesela Liu Xiabo, tipik bir Çinli’dir. Çekik gözleri, uzun yüzüyle onu görseniz bir kilometre uzaktan Çinli olduğunu anlarsınız. Liu sanat eleştirmenidir, profesördür, Çin’de medya ve ifade özgürlüğünü savunmanın sembolüdür. Bu medya özgürlüğü savunuculuğu Çin devletinin o kadar canını sıkmıştır ki, 2009’da Liu’ya uydurma suçlamalarla 11 yıl cezayı basıp hapse gönderdiler. Liu 2010 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü...
* * *
Chen Guanchen, gözünden hiç çıkarmadığı güneş gözlükleri ve kaytan bıyıklarıyla tipik bir Çinli’dir. Ülkücüler Sultanahmet’te falan adamcağızı görseler dövmek konusunda bir dakika tereddüt etmezler. Tabii kısa bir dayak faslından sonra Chen’in ama olduğunu anlarlardı. Chen, Çinli otoritelerin ölümüne nefret ettiği bir insan hakları avukatıdır. En son Linyi bölgesinde zorla uygulanan doğum kontrol yöntemlerine ve zoraki kürtaja karşı açtığı davaların ardından bizzat polis tarafından kaçırılmıştır. Sonra, dünya peşine düşünce, mecburen bu kayıt dışı gözaltı, ev hapsine dönüştürüldü. Ama o ev hapsi sırasında Chen’in anasından emdiği sütü burnundan getirdiler.
* * *
Ülkücüler Gao Zhisheng’i görseler, “en sonunda bulduk Çinli’yi” deyip tereddütsüz dövecekleri bir adamdır. Gao evleri yıkılan fakirleri ve dini azınlıkları savunan bir insan hakları avukatıdır. Çin devleti ondan o kadar nefret ediyordu ki, cezaevinde uyguladıkları korkunç işkenceler sonunda dişlerini kaybetti, fiziksel olarak tanınmayacak bir hale geldi ve akli melekeleri zayıfladı...
* * *
Hu Jia da alnında “Çinli” yazacak kertede tipik Çinli’dir. Yani bugünlerde Türkiye’de olsa başına çok kötü işler gelebilir... Hu bir insan hakları aktivistidir, Beijing olimpiyatlarından önce dünyanın dikkatini Çin’in korkunç insan hakları karnesine çektiği için Çin devletinin gazabına uğramıştır. Hapse atıldıktan sonra sağlığı kötüleşmiş, hayatı zindan olmuştur. 2008 yılında Sakharov Düşünce Özgürlüğü ödülüne layık görülmüştür.
* * *
Bugün Türkiye’de tanık olduğumuz “çekik gözlü avı”, ırkçılık denen hastalığın en talihsiz örneklerinden birisidir. Çin’in korkunç insan hakları ihlalleri işlediğine şüphe yok.
Ama 1 milyar 367 milyon Çinli’yi görüldükleri yerde dövülecekler kategorisine sokan bir ırkçı anlayışın, bu insan hakları ihlalleriyle mücadele etmesi düşünülemez.
İnsan hakları, başka insanların haklarını ihlal ederek savunulamaz...
Not: Bana bir hafta müsaade.
Yorum Yap