- 8.01.2015 00:00
Etyen Mahçupyan, Akşam Gazetesi’ndeki köşesinde, birlikte katıldığımız bir toplantıda benim Cemaatmensuplarına dönüp şöyle dediğimi yazmış: “Arkadaşlar, tamam, AKP bir sürü antidemokratik uygulamalar yapıyor ama herkes olan bitenin farkında. Cemaat’in de hükümeti devirmeye çalıştığını biliyoruz. Bari bize numara yapmayın, ayıp oluyor...”
O toplantıda bunları söyleyen ben, şimdi Cemaat televizyon ve gazetelerinde 17 Aralık için çok farklı şeyler söylüyormuşum falan...
Yahu gerçekten çok üzüldüm bunları okuyunca. Kıymet verdiğim bir insanın, beni bir polemik ihtiyacına bu kadar kolay meze yapması içimi acıttı...
Etyen Ağabey, bakanların Yüce Divan’a gönderilmesinin reddedilmesinin ardından, kaleme aldığı ilk yazıda Cemaat’in nasıl liberalleri devşirdiğini, satın alınmış liberallerin nasıl da AKP’ye ilişkin söylemlerinin değiştiğini anlatıyor. Daha dün “Yolsuzluklar palavra değil” demesinin üzerini örtmek istiyor herhalde ama bunu çok yakışıksız bir şekilde yapıyor...
Benim sözlerimi açık bir şekilde çarpıtıyorsun Etyen Ağabey... Bunu hafızanın seni yanılttığı için yaptığına, kasıtlı olarak uydurmadığına inanmak istiyorum. Uzun süredir aramızda oluşan görüş farklarına rağmen sen benim için her zaman kıymetli bir insan oldun, Davutoğlu’nun danışmanı olduğunda seni samimiyetle tebrik ettim, bir fark yaratabileceğine inandım. Ama bugün buna şüpheyle bakıyorum.
O toplantıda ben de eleştirdim
Senin o bahsettiğin toplantıda ben her zaman olduğu, bugün de yaptığım gibi Cemaat’i, Cemaat medyasını eleştirdim.
Senin o bahsettiğin toplantıda, hemen her yerde yaptığım eleştirileri dile getirdim. Ahmet Şık, Nedim Şener, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Hanefi Avcı davaları karşısında Cemaatmedyasının Ergenekon davalarında yapılan haksızlıklara açıkça destek verdiğini söyledim. Cemaat’in poliste, yargıda ve devlette bulunma biçiminin sorunlu olduğunu, bunun da eski Türkiye’nin bir patolojisi olduğunu söyledim. Buna benzer eleştiriler getirdim. Ama yolsuzluk soruşturmasıyla Cemaat’in hükümeti devirmeye çalıştığını, bunun bir darbe girişimi falan olduğunu söylemedim.
Ben bu yolsuzluk soruşturması başladıktan bu yana aynı şeyleri söylüyorum. Radikal’de şunları yazmışım:
27 Aralık: “Ben bir yolsuzluk soruşturmasının ‘darbe’ olarak nitelendiği, dünyada ikinci bir örneğin olduğunu bilmiyorum, böyle bir şeyi hiç duymadım.”
30 Aralık: “Panik o kadar büyük ki, yolsuzluk soruşturmasını örtbas etmek için iş, bütün Ergenekoncular’ın aklanması noktasına kadar geldi.”
6 Ocak: “Bir savunma avukatının asla sahip olamayacağı olanaklara sahip olan Başbakan, soruşturmanın ilerlemesini engellemek için tüm hukuk sistemini hallaç pamuğu gibi atıyor.”
10 Ocak: “Bu yolsuzluk soruşturmalarının siyasete bir darbe niteliğinde olduğunu söyleyen dostlarımız, şu anda hukuk sisteminin tamamen askıya alındığını görmek istemiyorlar.”
Hislerinle yüzleşmek yerine...
Daha pek çok yazım var, senin o sözünü ettiğin, birlikte katıldığımız 25 Ocak tarihli toplantıdan önce kaleme aldığım…
Ben Cemaat’i her zaman eleştirdim. Bugün, zulme uğradıkları için belki daha az eleştiriyorum.Radikal’de yazarken ne söylüyorsam, BUGÜN Gazetesi’nde yazarken de aynılarını söylüyorum. Cemaat’ten insanların arkalarından ne söylüyorsam yüzlerine de aynı şeyi söylüyorum. Yolsuzluk ve hırsızlıklar konusunda dün ne söylüyorsam bugün de aynısını söylüyorum. Ama senin böyle yaptığından emin değilim Etyen Ağabey. Kendi savrulmalarına ilişkin hislerinle yüzleşmek yerine, başka insanlarda kendini görmeye çalışyorsun gibi geliyor bana ve buna gerçekten üzülüyorum...
Yorum Yap