'Tek adam' ve doğmamış çocuklar

  • 18.04.2014 00:00

 Fukuşima'daki nükleer santralları havaya uçan Japonlar da Sinop'a nükleer santral dikecekler.

İnsanın gözü doymaz güç arzusunun, yeryüzünü insafsızca sömürme isteğinin, aynı acımasızlıkla cezalandırıldığı bir örnek ver derseniz eğer, hiç düşünmeden 1986 yılındaki Çernobil 'felaketinden' söz ederdim. Ancak insanlık tarihinde pek çok kez olduğu gibi Çernobil’de de cezayı felakete sebep olanlar değil, dünyanın en masum insanları çekiyorlar. En az yedi sekiz kuşak boyunca, ana karnına düşen bebekler daha doğmadan hastalanmaya, bozulmuş kromozomları nedeniyle hilkat garibeleri gibi doğmaya devam edecekler; sadece anne ve babaları bu felaketten etkilendiği için. 

Çernobil nükleer reaktörü 1986 yılında infilak ettiğinde, Hiroşima ve Nagasaki’ye atılan atom bombalarının nerdeyse yüz katı bir nükleer serpinti açığa çıktı. Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi'nden İngiltere’ye kadar olağanüstü büyüklükte bir alan bu felaketten etkilendi. Patlama, yakınındakileri kavurdu, uzaktakilere tam olarak ne yaptığına dair ise bir fikrimiz yok. Karadeniz’de ve Türkiye’de meydana gelen kaç tane kanser vakasında, Ukrayna’dan esip gelip, çay filizlerinin üzerine ve toprağa sinen radyoaktif tozların etkisi vardır bilmiyoruz. 
Ancak felaketin, Çernobil’e ne yaptığı bugün dahi çıplak gözle görülebilecek durumda. National Geographic dergisinin fotoğrafçısı Gerd Ludwig’in siyah beyaz çektiği fotoğraf karelerine şöyle hızla bir bakınca, geride kalan hayalet şehri ve onun mutsuzluktan ölmek üzere olan insanlarını görebiliyorsunuz. Ödene ödene bitmeyecek bir kefareti taşıyor bu insanlar sırtlarında... 

Bu reaktörü oraya diken Ruslar şimdi Mersin Akkuyu’ya bir tane nükleer santral kondurmak için kolları sıvamış durumdalar. 2011 yılında Fukuşima’daki nükleer santralları havaya uçan Japonlar da Sinop’a nükleer santral dikecekler. 

Benim bütün bunları hatırlamama sebep olan ise çarşamba günü bizim gazetenin internet sitesinde izlediğim bir videoydu. Bu videoda bir Japon vatandaşı, Türkçe olarak, Japon hükümetinin Türkiye’ye nükleer santral inşa etmesinden bazı Japonların duyduğu kaygıyı dile getiriyor. Peşinen, Japonya’nın bu girişiminden dolayı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından Japonlar adına özür diliyor. Fukuşima’da meydana gelen kazanın boyutlarının hâlâ tam olarak bilinemediğini, çünkü kimsenin hâlâ santrala yaklaşamadığını söylüyor bu Japon dostumuz. Videoda santrala 20 km uzaklıktaki bir kasabanın görüntüleri yer alıyor, taş üstünde taş kalmamış, sonsuza kadar sürecek bir lanet yerin altına da üstüne de kendisini kazımış. Santraldan halen daha günde 300 ton radyoaktif atık deniz suyuna karışıyormuş. Japon dostumuz, insanın yüreğine dokunan bir ses tonuyla, benzeri bir felaketin Türkiye’de yaşanması halinde ne olacağını soruyor. 

Benim, bizlerin gündemine bu büyük tehlikeyi yine Japonya’nın iyi insanları getiriyor. Herhalde Japonya’da bazıları onları 'vatan haini' olarak görüyorlardır, ülkelerinin Türkiye’de yatırım yapıp, para kazanmalarını engellemeye çalıştıkları için... 

Türkiye yeniden, 'hainler', 'ajanlar', 'vatan hainleri' laflarını diline dolarken, bu ülkenin gelecek bin yılını etkileyebilecek, büyük felaketlere gebe bu tür projeler, sessiz sedasız, üzerine hiç bir kamusal tartışma yürütülmeden geçip gidiyor. 

Bir 'tek adam' şovunda, sadece onun istediği yerlere gözümüzü dikip, kaderimizi, geleceğimizi hiç düşünmeden ona ve onun ihtiraslarına teslim etmemiz isteniyor. Bu ihtirasların felakete yol açacak sonuçlarını göğüslemek ise bu ülkenin doğmamış çocuklarına kalıyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums