- 28.12.2010 00:00
Değerli okurlarımız,
Bizim, Savaş ARI isimli genç acar bir muhabirimiz var. İşini seven, üstlendiği her görevi özveri ile severek yapmaya çalışan bir arkadaşımız.
Geçenlerde beni cep telefonu ile aradı. MHP İl Başkanı ille ilgili yaptığı haber nedeniyle yüzyüze görüşme talebinde bulunan MHP İl Başkanı aramış kendisini: “ abi MHP İl Başkanı beni aradı onun iş yerine, yanına gidiyorum.” Dedi. Bende kendisine; “yalnız gitme istersen ben de geleyim”dememe rağmen ısrarla yalnız gitmek istediğini belirtince “peki” dedim ve bana ihtiyaç olursa telefonla ararsın” diye de özellikle belirtim.
Savaş kardeşimiz takriben bir saat sonra beti benzi atmış bir vaziyette büroya geldi. Yüz halinden kötü şeyler yaşadığı belliydi. Ne olduğunu sorduğumda MHP İl Başkanı Danışmaz’ın fiili saldırısına uğradığını, başkan tarafından “yumruklandığını” söyledi.
Ben hemen MHP İl Başkanı Danışmaz’ı arayarak yaptığının doğru olmadığını, sonuçta Savaş’ın çalıştığı bir gazete olduğunu, o gazetenin sahibi ve sorumlu insanlarının olduğunu en azından doğru bulmadığı, yoruma açık haberler için gazete yönetimi ile görüşebileceğini, yanlı bulduğu haberler için hukuki yolları deneyebileceğini, mahkemeler yolu ile bu işi halledebileceğini söylememe rağmen Sayın Danışmaz, “aynı tarz yayınlar devam ettiği sürece Savaş’ı Düzce’de gezdirmeyeceğini “söyledi.
Bu tehditkâr üslubundan sonra konuşacak fazla bir şeyin olmadığını, sözün bittiği yere geldiğimizi düşünerek telefonu kapattım.
Sayın Danışmaz!
Gazetemizde çıkan bir haber ya da yorumu beğenmeye bilirsin. Ve hatta hatta çıkan haber ya da yorumu çok taraflı da bulabilirsin. Ancak, Bu toprakların geleneklerine de uymayan bir biçimde insanları hem ayağına konuşmak için çağırıp, sonra misafir olarak çay içmeye çağırdığın insanı itip kakamazsın. Misafir olarak konuşmak için işyerine çağırdığın insana ağza alınmayacak galiz küfürler edemezsin. Hele hele onu yumruklayamazsın. Kavga, söyleyecek sözleri olamayanların başvurduğu sokak kabadayılarının bir metodudur. Yoksa siz MHP İl Başkanı değil de sokak kabadayısı mı sınız?
Kusura bakma Sayın Danışmaz!
Biz senin kullanıp kullanıp işi bitince buruşturup bir köşeye atacağın emir erin ya da kapı kulun değiliz.
MHP İl Başkanlığı koltuğunda da oturduğun sürece bal gibi eleştirileceksin. Eleştirilmeyi hazmedeceksin. Eğer eleştirilmeye tahammülün yoksa o koltuğu bırakacak ve kendi özel işlerinle ilgileneceksin. Bak o zaman kimse seninle ilgili bir satır bile yazı yazıyor mu, gazeteciler seni bir daha arayıp soruyor mu? Kapını açıyor mu?
Sayın Danışmaz!
Biz senin MHP içindeki dengelerine,2011 Haziran ayında yapılacak Genel Seçim sürecindeki milletvekilliği adaylığın yâda siyasi hesaplarına göre gazetecilik yapmayacağız.
Aksine sen, Düzce’nin gerçeklerine göre siyaset yapacaksın. Kabadayılığı bir kenara bırakacak, önce medeni bir insan olmakla
İşe başlayacaksın!
Yorum Yap