‘Liberal Demokrasi’ olmadan asla!

  • 15.01.2016 00:00

 Temel sorun, daima ve sadece hep bu idi.

Ne ki, üzerinden iki asır geçmesine rağmen biz bu problemin gerçek yüzünü hiçbir dönemde algılayamadık.

1789 Fransız Devrimi, 19. yüzyılın ilk çeyreği itibariyle önce III. Selim, ama asıl II. Mahmut’la beraber etkilerini Osmanlı’da da göstermeye başlayınca, Türklerin Batılılaşma yahut çağdaşlaşma yolundaki ikilemlerle dolu iki yüzyıllık tarihsel yolculuğu da başlamış oldu.

İlk yüzyılı Osmanlı’da, diğer yüzyılı da Atatürk Türkiye’sinde geçen bu iki asrın, hedefe koyup sadakatle izlediği rol-model konsept Fransa’nınki idi.

Oysa bu iki yüzyıl boyunca uygar dünyayı bile liberalleştirecek olan baskın ekol Kuzey’den; rengini Baltıkve özellikle de Anglo-Sakson çizgideki sosyo-politik anlayıştan alarak olacaktır.

Hattâ Fransa, henüz II. Cumhuriyet kavramını duymaya bile tahammülü olmayan şu bizim kraldan fazla kralcıların tersine, kendi demokratikleşmesini dahi, 1789’dan bu yana Danton- Robespierre- Rousseau Jakobenizmi’nden arındıra arındıra geliştirdiği beş aşamalı bir Cumhuriyet sayesinde gerçekleştirebilmiştir.

Siz, ilelebet tepeden inmeci bir Cumhuriyet’e sadakat yeminleri ederken, öykündüğünüz projenin sahibi Fransa bile bu zaman zarfında “liberal demokrasi”ye doğru evirilmeyi seçmiştir.

Kemalistler değişime o denli kapalı olmuşlardır ki, dillerinden hiç düşmeyen “değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” düsturu, aslında sırf bir ezberden ibaret kalmıştır.

1826’da Vaka-i Hayriye ile başlayan, TanzimatIslahat ve İttihatçı hareketlerle devam eden çağdaşlaşma, yüz senelik bir serüvene rağmen Osmanlı’yı kurtarmaya yetmemiştir.

Aynı mihveri takip eden Cumhuriyet Türkiye’sinin yüzyıllık öyküsü de, benzer şekilde demokrasiyi keşfedemediğinden mütemadiyen sorunlarla boğuşmuştur.

Zira özgürlüklere dayalı daha sofistike bir çağdaşlaşma anlayışını kavrayamayan kurtuluşçu subaylar,Fransa çizgisindeki bir Jakobenliğin ötesini tahayyül dahi edememişlerdir.

O nedenle de, Enver Paşa İttihatçılığıyla, ona seçenek olarak tasarlanan Mustafa Kemal Paşa Kuva-yı Milliyeciliğini hiçbir surette aşamayacaklardır.

Bu yüzdendir ki, ileriki süreçlerde askerî darbeler, toplumun konjonktürel tortularla tıkanan damarlarını açmada çaresizce başvurulan by-pass operasyonlarına dönüşecektir.

Belki de Alemdar Mustafa Paşa’nın Türk Magna Carta’sı sayılabilecek Sened-i İttifak’ı ile başlatmanın doğru olacağı bir diğer mihver ise; Büyük Reşit Paşa’yla, Cumhuriyet’in ilk Meclis’indeki II. Grup’la, Dr. Adnan Adıvar gibi sürgüne müstahak liberallerle, daha sonra da Menderes ve Özal’la anılabilecek, sonu bir türlü gelmeyen hareketler güzergâhı olarak kalacaktır.

İşte sorunun temelinde bu tür bir “Batılılaşma ortodoksluğu”nun olduğu görülememiştir.

Türkiye bugün dahi hâlâ aynı tektonik hareketlerle sarsılmaktadır.

Bir ülkede liberal değerler, neredeyse her kesimden ideolojinin ortak düşmanıysa, belli ki orada tarihsel bir çıkmaz var demektir.

Nitekim özgürlükler bağlamında, kendiliğinden bir toplum gelişmesine hiçbir zaman geçit verilmemiştir.

Hep müdahalecidir; hep toplum mühendisidir.

AKP bile, ilk ortaya çıktığında liberal damarı temsil ettiği sanıldıysa da, bu kısa sürmüş; ülkede çağdaşlaşmanın gereklerine göre esneme olanağı hanidir bulunmadığından, bugünkü gibi tepkici bir dinsel anakronizmin batağına düşmek kaçınılmaz olmuş ve Erdoğan Jakobenliğinin dinci versiyonu’na bütün kapılar ardına kadar açılmıştır.

Hâlbuki, özgürlükler iklim yaratan sistemlerdir.

Nasıl ki müreffeh coğrafyalar, toprağıyla, havasıyla, suyuyla, ürün çeşitleri ve üzerinde yaşayan canlılarıyla mümbit bir eko-sistemse, özgürlükler de aynı şekilde toplumsal yapıyı biçimlendiren ve düzenleyen mekanizmalar oluştururlar.

Eğer özgürlükler yoksa, ancak onunla gerçekleşebilecek şeylerin hiçbiri ortaya çıkmaz.

Muasır medeniyetler seviyesine yükselmek istiyorsanız; ilk ve tek yapacağınız, her şeyden önce özgürlüklerden başlamak olmalıdır.

Hem de, kayıtsız şartsız ve sınırsız özgürlüklerden…

İlk hareket kolu” budur.

cinarnamik@hotmail.com

twitter@cinarnamik

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums