- 14.01.2016 00:00
Hükümet 2015 yılı ekonomik hedeflerinin hemen tümünü gerçekleştiremedi.
Anlayacağınız 2015 yılı ekonomide de tam bir fiyasko yılı oldu.
Hükümetin 2015 yılını da kapsayan OVP (Orta Vadeli Plan) öngörülen hedeflerinin hemen hiçbirinin tutturulmamış olması yılsonu ekonomik göstergelerinde ortaya çıktı.
Şimdi 2016-2018 yıllarını kapsayan yeni bir OVP ortaya atan hükümetin bu hedeflere nasıl ulaşacağı sorusuna yanıt vermeden önce bundan önceki hedeflere ne kadar ulaşabildiğine bakalım.
Öncelikle 2015 yılında gerçekleşmesi muhtemel ekonomik göstergeler ile 2016 yılı ekonomik hedeflerine bir göz atalım.
Yıl içinde dolar kurunda ortaya çıkan aşırı oynak durum yıl sonuna doğru artan bir hızla yukarı yönlü hareket ederek özellikle iki önemli ekonomik göstergeyi oldukça sarsmıştır.
Bunlarda birisi GSYH diğeri kişi başına düşen milli gelir miktarıdır.
Bunun sonucu 2013 yılında 823 milyar dolar olan GSYH, 2015 yılında 722 dolara düşmüş ve toplamda GSYH yüzde 14 oranında düşmüştür.
Kişi başına düşen gelir de buna paralel olarak 10.822 dolardan 9.286 dolara düşerek toplam olarak yüzde 17 kayba uğramıştır.
Yalnız burada bir noktanın altını çizmek gerekiyor.
Gerek GSYH ve gerekse kişi başına düşen milli gelir, 2,92 TL dolar kurundan hesaplanması sonucu bu seviyelerde gözüküyor. Doların 3 TL ve üzeri olduğunu düşündüğümüzde bu göstergelerin seviyelerinin daha da düşeceği bilinmelidir.
Çok tartışıldığı için yine de bir vurgu yapmakta yarar var. Uzunca bir süredir Türkiye’nin nitelikli ekonomik büyüme sorununa bağlı olarak kişi başı milli gelirde “orta gelir tuzağına” yakalanmış olması üzerinden yapılan eleştirilerin yerini “keşke orta gelirde tutunup kalsaydık” tesellisinin alması bu durumu da kaçınılmaz kılacaktır.
Yine hükümetin OVP’de 2016 yılı için yüzde 4,5’lik bir ekonomik büyüme hedefi öngörmesi hem 2015’te elde edilen yüzde 4’lük büyüme hedefi üzerinde ve hem de pek çok nedenle oldukça gerçekleşmesi zor bir hedef olarak gözüküyor.
Çünkü hükümetin OVP hedefleri içinde ihracatı 140-150 milyar dolar bandında, ithalatı ise 200-210 milyar dolar bandında tutan bir planda ekonomik büyümeyi sadece iç tüketim ve kamu yatırımları üzerinde yüzde 0,5’lik artırmış olması oldukça iyimser bir ekonomik hedef olarak gözüküyor.
Enflasyon hedeflemeleri alanında ise tam bir çuvallama durumu ile karşı karşıya bulunuyoruz.
2015 yılı enflasyon hedeflemesi iki kez revize edilmiş olmasına rağmen tutturulamadı. Önce yüzde 5, sonra yüzde 7,6 olan enflasyon, yılı yüzde 8,8 oranında kapatarak son on yılın yüksek enflasyon oranları içinde yerini aldı. Enflasyon hedefinin belirlenmesinde her ne kadar hükümet ve Merkez Bankası (MB) birlikte sorumlu durumda ise de gerçek durumda davulun MB’nin omzunda, tokmağın hükümetin elinde olduğunu herkes biliyor. Şimdi OVP’de 2016 yılı için öngörülen yüzde 7,5’lik enflasyon hedefi ne kadar gerçekçi olacak ve yıl içinde yeniden ve kaç defa enflasyon hedefi revize edilecek birlikte göreceğiz.
Benim tahminim 2016 yılı için yüzde 9-10 bandında bir enflasyonun olacağı yönündedir.
Yeni OVP’de işsizlik oranlarında yeni yılda da fazla bir iyileşme görülmüyor. Yani 2016 yılında da işsizliğin yüzde 10’nun üzerinde olacağı tahmin ediliyor.
Şimdi işsizlikte bu oranda hedef koyan hükümetin son olarak Suriyeli göçmenlere de çalışma izni verileceğini açıklamasını bununla birlikte değerlendirdiğimizde hem işsizliğin bu oranın üzerinde olacağını ve hem de kayıt dışı ve kuralsız çalışmalarda daha fazla artış olacağını tahmin etmek sanıldığı kadar zor olmayacaktır.
Bu kırılgan ve dengesiz ekonomik tablonun yanına bir de içeride terör ve bölgede savaş durumu ile küresel ekonomide genel olarak durgunluk ve küçülme eğilimlerini eklediğimizde 2016 yılı için bir mucize olmazsa 2015’e göre daha da kötü bir yıl olacağını tahmin etmek güç değil diye düşünüyorum.
mustafapacal34@gmail.com
Yorum Yap