Yeni(k) Türkiye...

  • 6.11.2014 00:00

 İki Türkiye var.

Biri AKP’nin “Yeni Türkiye”si ve bir de “Yeni(k) Türkiye”...

İki Türkiye’nin arasında kıyasıya bir gündem mücadelesi var.

AKP’nin Yeni Türkiye gündeminde “legal görünümlü illegal yapıların, milli güvenliği tehdit ettiği ve devlet içindeki paralel yapıların üzerine gidilmesi için kırmızı kitabın yeniden yazılması” yönünde sözde güvenlik siyaseti ile her yönüyle altyapısı güçlü olmayan ve giderek umutsuzluk rotasına girmekte olan bir “çözüm süreci” var.

IŞİD ve bölge siyaseti konusunda ayrıca bir şey söylemek istemiyorum.

Çünkü tek söyleyeceğim Kobane, Erdoğan’a rağmen düşmedi, düşürülemedi. Kobane sorunu artık bunların değil dünyanın sorunu oldu. İyi de oldu.

Paralel yapı vehmi üzerinden geliştirilen güvenlik siyaseti ve bunun üzerinden oluşturulmaya çalışılan mağduriyet algısı, yolsuzluk ve hırsızlıklarının üstünün örtülmesi için “Yeni Türkiye”nin sanal gündemini oluşturuyor.

Çözüm süreci ise dediğim gibi karşılıklı güven sorunu üzerinden inişli çıkışlı umutsuz bir durum arz ediyor.

Bir de “Yeni(k) Türkiye”nin gerçek gündemi var.

Bu gündemin demokrasi ve hukuk yanı oldukça sorunlu olduğu kadar gündemin asıl konusunu insan hayatına karşı saygı ve sorumluluğun sefalet boyutlarına gelmiş olması oluşturuyor.

Daha dün Soma faciasında 301 işçimizi kaybettik.

Bu facianın yaraları sarılmadan arkasından İstanbul-Mecidiyeköy’de Torunlar şantiyesinde 10 inşaat işçimizi asansör kazasında yitirdik.

Bu facialar için açılan davalarda gerçekten işveren durumunda olanlara yargı ilişemedi.

Bu facialardan sonra kimse işin siyasi sorumluluğunu alarak makamından istifa etmedi.

Kamuoyu ve medya olayları hızla unutmaya başladı.

Derken, acı haber Ermenek’ten geldi.

Tam da sanayi devrimi yıllarından kalma ve bir ölüm kuyusuna benzeyen madende, 18 işçi binlerce ton suyun altında kaldı.

Suyun altında kalan işçilerden birinin annesi “Benim oğlum yüzme bilmez, suyun içinde ne yaptı” diye hepimizin yüreklerini paralayan bir feryatta bulundu.

Şimdi işçilerin cesetleri balçık çamur içinde ne zaman yer üstüne çıkacaklarını bekliyor.

Belki de toprağın, çamurun derinliklerinden hiç çıkamayacaklar; bu belli değil ama belli olan işçilerin hayatlarını kaybettikleri.

Bu maden, Çalışma Bakanı’nın açıklamasına göre aslında kapatılması gereken özelliklere sahip olmasına rağmen, araya giren “hatırlı kişiler” nedeniyle kapatılmamış.

Bu açıklama siyasi çıkar ile insan hayatı arasında bir tercihin yapıldığını bize gösteriyor.

Ve tercih, insan hayatından yana değil “hatırlı kişilerden” yana kullanılıyor.

Takdiri kamuoyuna bırakmaya gerek yok bence; işin gereğini hem Çalışma Bakanı ve hem de Enerji Bakanı istifa ederek yapmalıdır.

Ermenek acısı yürekleri yakarken bu sefer de Yalvaç’ta mevsimlik tarım işçilerini taşıyan midibüse 25 yerine 47 işçinin bindirilmesi sonucu 17 işçi aracın devrilmesi sonucu yaşamını kaybediyor.

Bunlar Yeni(k) Türkiye’nin gerçekleri ve bu acı gerçeklerin değiştirilmesi için 12 yılını tamamlamış hükümetin bizlere göstermeye çalıştığı Türkiye ile bu acı olayların yaşandığı Türkiye sanki birbirine yabancı iki ülke gibi duruyor.

Gündemi ısrarla “paralel devlet” eksenine çekerek mağduriyet algısını güçlendirmek isteyen hükümet, diğer yandan çözüm sürecinde demokratikleşme için atması gereken adımları atmayarak Kürtlere “milliyetçi posta” atıyor.

Şimdilik Yeni(k) Türkiye’nin gündemi, Yeni Türkiye gündeminin gölgesinde kalıyor.

Olsun belki bir gün Yeni(k) Türkiye’nin gündemi, Yeni Türkiye gündeminin önüne geçer.

Umutsuz yaşanmıyor.

mustafapacal34@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums