Murat BELGE
Murat BELGE Gazete: T24 & BİRİKİM

‘Pis işler’ elemanı

  • 31.07.2012 00:00

 Napoléon Rusya seferinden kolu kanadı kırılmış bir hâlde döndüğünde Avrupa devletleri onu derdest edip İtalya açıklarında Elba Adası’na sürmüşlerdi.

Ama Bonaparte bu adada fazla oyalanmadı. Fransa’da havanın kendi lehinde olduğunu aklı kesince yola çıktı. Paris’e döndü; Kral zaten kaçmıştı. Ama Britanya ile Prusya da harekete geçmişti. Şansı yaver gitse, Napoléon Waterloo’da kazanabilirdi de. Bundan sonra yeniden uzun ömürlü bir rejim kurabileceğini sanmıyorum, ama o gün onu hafife almak pek mümkün değildi.

Bu nedenle, ikinci sürgününde, dünyanın bir bucağındaki St. Helena Adası’na yolladılar. Başına da zebani gibi davranacak bir İngiliz subay diktiler. Bu adamın, yenik “İmparator”a epey eza ettiği, son yıllarında burnundan getirdiği anlatılır. Bu “son yıllar” çok da uzamadı ve Napoléon kanserden öldü.

Tepesinde gardiyanlık yapan o subayın, bu önemli hizmetini tamamladıktan sonra terfi etmesi ve başka önemli görevlere gelmesi beklenirken hiç böyle bir şey olmamış. Adam olduğu gibi kalmış. O zamanlar Britanya’da Başbakan, Pitt. Biri merak edip sormuş, “O adamı nite terfi ettirmediniz? St. Helena’da başarılı değil miydi?” diye.

Pitt, “Biliyorsunuz, tuvalet kâğıdı çok lüzumlu, yararlı bir eşyadır” demiş; “ama kullandıktan sonra atarsınız”.

Ne demek istediği besbelli. Ama o “asıl” anlamın yanında, dikkat çekmeye değer birkaç nokta daha var gibi geliyor bana.

İlkin, Pitt’in düşmanına bir çeşit saygı duyduğu tahmin edilebilir. Napoléon Bonaparte, bir Allah’ın belâsı, ama büyük bir deha. Ya da, “büyük bir deha”, ama aynı zamanda “bir Allah’ın belâsı”. Ne yapıp yapmalı, bu adamın yeniden kendini toparlayıp dünya için bir tehdit hâline gelmesini önlemeli. Ama bunu önlemek için yapılması gerekenler, alınacak tedbirler, öyle pek hoş şeyler olmaz, olamaz. Önce bunları yapmayı içine sindirecek tıynette birini bulmak gerek.

Bu, “Makyavelizm” midir? Evet, hem de dik âlâsıdır. Ama bir siyaset adamını “Sen Makyavelist bir adamsın” diye suçlamak, buna tanık olanlarda fazla heyecan yaratacak bir olay değil. Belki tersini söylemek, “Sen Makyavelist bir adam değilsin!” demek, bu çerçevede daha etkili bir suçlama olabilir. Makyavelizm’i savunmuyorum. Pitt’in ima ettiği gibi, “maalesef gerekli” olduğunu da söylemiyorum. Ama biz yirmi birinci yüzyılın ikinci onyılındayız; anlattığım olay, ondokuzuncu yüzyılın ikinci on yılında geçmişti. Bu oldukça uzun süre içinde çok şey değişti.

Sahiden, çok şey değişti mi? Evet, masa başında, kâğıt üstünde, etik anlayışında epeyce değişen şey var; ama somut düzeyde, özellikle siyaset pratiğinin içinde değişenler o kadar fazla değil. Hattâ, Pitt’in sözüne göre, gerileme bile var. O, bir kere kullanıp attıktan söz ediyor; oysa şimdi “Tekrar tekrar nasıl kullanırım?” diye kafa yoranların siyasetin gidişini belirlediğini görüyoruz.

Bunun da somut, maddî bir açıklaması olmalı. Pitt’in bir tehdit olarak gördüğü bir Napoléon Bonaparte vardı. Bu adamın sıkı gözetim altında tutulması, rahat soluk almasına imkân verilmemesi gerekiyordu. Bu görevi yerine getirecek adamın işi, Napoléon’un hayatıyla sınırlıydı, o bitince iş de bitiyordu. İkinci bir Napoléon çıkmayacağına göre, o adamı iş üstünde tutmanın gereği de yoktu.

Bizim ülkenin başlıca sorunu, bunun benzeri “iş”in hiçbir zaman bitmemesi. Birilerinin zihninde, bu “pis iş” her daim zorunlu. Dolayısıyla onu yerine getirecek “eleman”ları da her daim el altında bulundurmak. Üstelik de, “temiz” olduklarını ilân ederek el altında bulundurmak, burada siyaset yapmanın birinci şartı.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums