Yaşıyorsak umut vardır

  • 2.02.2016 00:00

 Başlangıçların zor olduğunu söylerler. Zor olan bitirmektir, başlamak değil.

Çok değil bundan dört beş yıl öncesine kadar demokratik, özgürlükçü, çoğulcu Türkiye hayali olan bizler, bugün geçmişi arar duruma geldik.

İtiraf etmeliyim ki, karşı karşıya olduğumuz bu Türkiye fotoğrafında benim de sorumluluğum var.

Sorumluluğumuz, kanaat önderi olmayı aydın olmaya tercih etmemizde. Eleştirel yaklaşımdan uzaklaşıp, taraf olmamızda. Yaşananlar üzerine az soru sormamızda.

Hayalimiz; demokratik, her türlü vesayetten arınmış, siyasetin alanının genişlediği, toplumun devlet karşısında güçlü olduğu, temel hakların, düşünce ve ifade, din ve vicdan, basın özgürlüğünün tam olduğu, çoğulcu bir Türkiye idi.

Bugün ne yazık ki, tam tersi bir Türkiye’yle karşı karşıyayız.

Elde edilmiş her türlü demokratik kazanımın ortadan kaldırıldığı, askeri vesayetin yerini Cumhurbaşkanı Erdoğan/AKP iktidar vesayetinin aldığı, AKP’liler dışında kalan herkesin ötekileştirildiği, hain, düşman, bölücü ilan edildiği bir Türkiye ile karşı karşıyayız.

Partili Cumhurbaşkanı modelinin de facto (fiili) olarak hayata geçtiği, Meclis’in işlevsiz bırakılarak siyasetin ortadan kaldırıldığı, yargının partilileştiği, AKP’nin hem yerel yönetimler hem de teşkilatlarıyla parti/kişi devletinin resmi kurumlarına dönüştüğü bir sistemle karşı karşıyayız artık.

Bu tanıdık bir model. Bu model, tek parti döneminin kötü ve kaba bir kopyası. Bu model, çoğunluğun yani AKP’lilerden oluşan tahakküme dayandığı ölçüde ayakta kalacak sanılıyor.

Bugün, Türk’ün Türk’e propagandasının yerini AKP’nin AKP’lilere propagandası aldı.

Şimdi samimi olarak cevap aramamız gereken soru şu: Bu parti/kişi devlet anlayışıyla; çözümü demokrasiden, özgürlükten, çoğulculuktan geçen Kürtlerin, Alevilerin, farklı cemaatlerin, Müslüman olmayan vatandaşlarımızın sorunları çözülebilir mi?

Karşı karşıya olduğumuz bu otoriter zihniyetten demokratik bir siyaset ve demokratik Türkiye çıkar mı?

Çıkmaz ama umut da bitmiş değil.

Umut, siyasette.

Umut vicdanlarımızda.

Umut Erdoğan/AKP/Devlet mağdurlarının siyasal işbirliğinde.

Bu köşe, bu umutlar var olduğu için yazılıyor.

Bilen değil öğrenen köşe
New York Times’ın yazarlarından Thomas Friedman, “Bir yazar okuyucusundan ne bekler?” sorusuna; okuyucu yazıyı okuduktan sonra;

“Bunu bilmiyordum.”

“Biliyor musun bu meseleye ben bugüne kadar hiç böyle bakmamıştım.”

“Ben kendimi nasıl ifade edeceğimi bilmezken, tam da benim duygularıma tercüman olmuş.” ve

“Senden de, yazdıklarından da bakış açından da nefret ediyorum.” şeklinde dört farklı beklentisi olabileceğini yazmıştı.

Bu köşe, yaşadıklarımızı ‘açıklamayı’ değil ‘anlamayı’ önceleyecek. ‘Bilen’ değil ‘öğrenen’ köşe olmayı hedefleyecek.

Bunu da ancak sizlerle birlikte başarabileceğim için lütfen yazın.

Hoş bulduk.

https://www.yenihayatgazetesi.com/yasiyorsak-umut-vardir-5614

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums